Ahmet TAKAN
Baskın seçim kararıyla Türkiye'nin ayarları bozuldu. Net olarak ne olduğunu anlayabiliyor musunuz?.. Fotoğrafı tam olarak görebiliyor musunuz?.. Saman altından yürütülen tezgahları!.. Yüzünüzü ekşittiğinizi, dudak büktüğünüzü görür gibiyim. Haklısınız. Çünkü, Ankara ve İstanbul'da saat başı değişen baş döndürücü bir trafik var. Görünen ve bol açıklamalı görüşmelerin dışında vızır vızır işleyen bir de arka kanal trafiği var. Hele bir de Nişantaşı dukalığının kumanda etmeye çalıştığı siyasi oyunlar var ki sormayın gitsin!.. Allah'tan ki, seçime çok az bir süre kaldı, seçim takvimi sıkıştırdığından, bugün yarın ak koyun kara koyun belli olacak...
"Abdullah Gül, muhalefetin ortak adayı olsun" formülü ile gündem, birkaç gündür muhalefet cephesine odaklandı. Bu, iktidar cephesinin de işine geldi. Muhalefette çatlak ve sürekli bir itiş kakış görüntüsü var, koltuk kavgası var algısı yaratmak isteyenler için bulunmaz fırsat oldu. R. Erdoğan da, "keşke muhalefetin ortak adayı Abdullah Gül olsa da çok yorulmadan şu seçimleri kazansam" diye içinden geçirirken önüne gelen altın değerindeki pası gole çevirebilmek için hiç vakit kaybetmedi. "Abdullah Gül'e karşı etrafını güçlendiriyor" algısını yayarak küskün olduğu, damadı FETÖ'cülükten içeri alınan Bülent Arınç'ı huzura çağırdı. Böylece, barış sinyalleri verilen malum çevrelere de güzel(!) kamuflajlı mesaj oldu. Aslında bilinmiyordu ki, Arınç'tan birkaç gün önce Başbakanlıktan azlettiği Ahmet Davutoğlu ile de sarayda görüşmüştü. Medya manipülasyonlarından dolayı Davutoğlu, sadece Gül ile görüşmüş olarak biliniyordu. Gerçek olan ise Davutoğlu'nun önce Erdoğan'a ardından Gül'e gittiğiydi. Bilinmeyen Erdoğan- Davutoğlu görüşmesinden çok az bilgi sızdı. Kısaca özetlemek gerekirse, Davutoğlu, milletvekilliği istemiyor ama gönlünden geçen Başkan Yardımcılığı, olmazsa Konya Büyükşehir Belediye Başkanlığına fit. Bülent Arınç, Erdoğan ile görüşmesinden sonra "Ak Partiliyim. Benim partim burası" diyerek tavrını net koydu. Arınç'ın yakın çevresinden edindiğim bilgilere göre, Erdoğan ile görüşmenin önemli bir bölümü Abdullah Gül ile birlikte diğer adayların değerlendirilmesine ayrıldı. Gelecek planlamaları yapıldı. Erdoğan, Arınç'a "birlikte çalışabiliriz" diyerek ima yolu ile Başkan Yardımcılığı teklif etti. Kaynağımın anlattığı şöyle;
"Bülent Bey, aktif siyaseti milletvekilliği boyutunda bitirdi ama bu Başkan Yardımcısı olmayacağı anlamına gelmiyor. Yarınlarda olabilecek bir teklifi değerlendirebilecek durumda."
Sarayda, muhalefetin Cumhurbaşkanı adaylarına karşı yapılan diğer bir hesap da şöyle; R. Erdoğan, karşısına çıkacak adayların Başkan yardımcılarının isimlerini seçimden önce kamuoyuna ilan edeceklerinden hareketle, kendi başkan yardımcılarının sayısı ve isimlerini açıklamayı düşünmüyor. Saraydaki kaynağım bu durumu da şu şekilde izah etti, "seçimden önce kimseyi küstürmek istemiyoruz." Demek ki, teklif edilenlerin sayısı başkan yardımcılıklarından daha fazla!..
***
Peki!.. İktidardaki huzursuzluk ve sinirlilik hali Abdullah Gül korkusundan mı yoksa başka bir korku mu?.. Bu soruya da somut bir veri ile cevap bulmaya çalışalım. İktidara yakın MAK danışmanlık şirketi 24 Haziran Cumhurbaşkanlığı seçiminde "Recep Tayyip Erdoğan'a oy vermeyeceğiz" diyenlere sordu;
"Cumhur ittifakının adayı Recep Tayyip Erdoğan'ın karşısında Cumhurbaşkanı adayı kim olmadır."
MAK danışmanlığın ulaştığı sonuçlar şöyle (yüzde);

Abdullah Gül; 15, Kemal Kılıçdaroğlu; 17, Meral Akşener 19, Temel Karamollaoğlu 7, Muharrem İnce; 9, Yılmaz Büyükerşen; 4, Abdullatif Şener; 2, Selahattin Demirtaş; 9, İlhan Kesici; 6, Öztürk Yılmaz; 2, Diğerleri; 5, Görüş yok/Kararsız; 5.
Gördüğünüz gibi, Nişantaşı baronlarının, Abdullah Gül lehine yaptığı tüm manipülasyonlara rağmen iktidara yakın bir araştırma şirketinin yaptırdığı en sıcak ankette bile kaçınılmaz olarak Meral Akşener, Erdoğan'ın karşısında en güçlü aday olarak çıkıyor. Abdullah Gül, Erdoğan'ın biraz daha fazla İngilizce bilen hali olduğuna göre!.. Hangi ata oynanıyor?.. Gerçekte kazanan kim olacak?.. Temel'in dediği gibi mi?.. "Ha bizim uşak ha uşak bizim... O da bizim uşak bu da bizim uşak" mı!.
Kaynak Yeniçağ: Koş vatandaş koş... Sarayda başkan yardımcılığı dağıtılıyor!.. - Ahmet TAKAN
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
1.12.2021
10.11.2021
13.10.2021
12.10.2021
9.09.2021
31.08.2021
4.08.2021
13.07.2021
6.07.2021
2.07.2021