Akif BEKİ
Ulaştırma Bakanı Karaismailoğlu yine insaflı. Kendi işiyle ilgileniyor. Bakanlığına bağlı yolların hangisi hala kapalı, hangisi açık, İstanbul Havaalanı’nda son durum nedir, bilgilendiriyor.
İçişleri Bakanı Soylu’da o sınır da yok, Valiliğin “İstanbul’un her noktasında” büyük özveri ve gayretle verdiği karla mücadeleyi anlatıyor. Yetişmediği yer yok maşallah.
AKOM’a uğramıyor, İmamoğlu’nu telefonla bile arayıp bilgi, ihtiyaç sormuyorlar. İstanbul Valisi Yerlikaya’yla Karayolları’nda toplanıp üçü çıkıyor milletin karşısına.
“Cumhurbaşkanı talimatıyla” güya İstanbul’un imdadına koşmuşlar. Fakat İmamoğlu’nu yanlarına almıyorlar, İBB’nin ve Başkanı’nın adını dahi anmıyorlar.
Yokmuş gibi. İBB yokmuş, çevre ve havaalanı yollarını açmak için Karayolları’nın yardımına gitmemiş, belediye başkanı da kendileriymiş gibi.
Ülke yönetimine sen-ben ayrımı sokulur mu, böyle günde hem de!
İstanbul’a rol çalmaya, siyasi propaganda yapmaya mı gönderildiler; yardıma mı? Zor günde bu nasıl destek ve dayanışma?
Bakanları Ankara’dan İstanbul’a taşıyan uçak, yeni yaptıkları havaalanına bile inememiş, kapattıkları eski havaalanına inmişler.
Dünya birincisi yeni aprondan ayrılan yolcu uçakları havalanamayıp pistte mahsur kalmış. Terminalden pistteki uçaklara 9 saat ulaşılamamış. Yeni terminalde 24 saat tıkılı kalanlar var. Çatı çökmüş...
Karayolları’na bağlı otoyol ve köprüler kapanmış, şehirler arası devlet yolları felç...
Onlar, sözde İstanbul’u kurtarıyor. “İş bilmez, beceriksiz” CHP’li belediyeye bırakacak değillerdi. İstanbul halkını, yanlış seçimine rağmen kaderine terk edemezlerdi.
Halkın iyiliğini halktan fazla düşünen, halka rağmen halkçı yönetimler, böyle de merhametlidir, kıyamazlar.
Medyası siyasetçisiyle iktidar sokağa inmiş, halkın yanında. Şehrin nasıl kara teslim olduğunu, belediyenin niye çöktüğünü, yağış beklendiği halde İBB’nin neden tedbirsiz ve hazırlıksız yakalandığını sorguluyorlar.
AK Partili bilindik simalar, sosyal medyadan feveran ediyor; TEM’de saatlerce mahsur kalanların yaşadığı bu rezillik nedir diye? TEM, belediyeye bağlı sanki.
Köprüden, kapanan havaalanı ve yolundan muhalefeti sorumlu tutanlar da eksik olmuyor.
Belediye çakıldı, kötü sınav verdi de bakanlık çok mu parlak, pek mi güzel altından kalktı!
Kara kış günü aç ve açıkta kalanlar mı dersiniz, yollarda veya ekmek kuyruklarında perperişan olanlar mı...
Milletin canı burnunda, iktidar propaganda peşinde. Varsa yoksa algı...
Gösteriyle, popülist şovla, lafla kar kürenir mi peki!
Günün sonunda “İştir kişinin ayinesi, lafa bakılmaz.” İşinde iyi olan kazanır, ağzı iyi laf yapan, sahnesi iyi olan değil.
MAZERETLE ÜLKE Mİ YÖNETİLİRMİŞ
AK Parti İstanbul İl Başkanı Kabaktepe’yi sormayın, ayrı bir alem.
Şöyle çıkışıyor: “Gerekli ve yeterli tedbiri almayarak kadın-erkek, çocuk-yaşlı yüzbinlerce vatandaşımızı mağdur eden CHP’li İBB yönetimi. Bilin ki İstanbul sahipsiz değildir. İstanbullular bu ayazın üstesinden gelir ancak, bu yaptığınız aymazlığı asla unutmaz.”
Kabaktepe, geçenlerde de İmamoğlu’nu bahanelere sığınmakla suçlamıştı.
Cumhurbaşkanlığından onay verilmediği için İmamoğlu’nun alamadığı metrobüsleri, yapamadığı metroyu kastediyordu.
Yapamamak, İmamoğlu’nun sorunuydu, elini kolunu bağlayanların değil. “En iyi bildiği iş, engelleniyoruz bahanesi” demişti.
Haklı; ne de olsa siyaset, sorun çözme sanatıdır. ‘Dış güçler şöyle engelledi, iç güçler böyle yaptı, ben batırmadım onlar batırdı’ diye ağlaşma yeri değil.
Mazeretlerle ülke yönetilmez, ancak berbat edilir. İmamoğlu, yönetemiyorsa bıraksın; daha fazla üzmesin Kabaktepe’yi.
İstanbullu, ülkenin geri kalanı gibi karla, yoksullukla, zor hayat şartlarıyla boğuşuyor. İktidar partisinin zoruna bak, bundan muhalefeti sorumlu gösterip siyaseten yararlanma derdinde.
Laf sokmanın, siyasi çekişmenin yeri, sırası da gözetilmiyor artık.
Muhalefeti başarısız, iktidarı başarılı göstermekten başka bir şey düşünemiyorlar. Bunu da hizmet yarışıyla değil ağız yarışıyla yapacaklar.
İBB çuvalladı, karla mücadelede çok fena sınıfta kaldı, halkı buna ikna ettiniz diyelim. ‘Bakanlıkça çok mu tedbirli ve hazırlıklıydınız, ne bu hal’ denmeyecek mi, ona nasıl inandıracaksınız?
Yazarlar
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları







































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
30.12.2025
27.12.2025
25.12.2025
24.12.2025
18.12.2025
13.12.2025
10.12.2025
9.12.2025
5.12.2025
4.12.2025