Celal BAŞLANGIÇ
Uzaklardan çatışma sesleri geliyordu. Başlarının üzerinde dolaşıyordu bir askeri helikopter.
O yüzden o gün yaylaya gitmemişlerdi. Köyden bir tek Servet Turgut tarlasına gitmişti.
Kısa bir keşif yaptıktan sonra helikopter köyün ortasına indi.
İçinden inen askerler köylüleri meydana topladılar. Bir komutla herkese diz çöktürdüler.
Köye inen askerlerin komutanı “Buraya terörist gelmiş” dedi. Köylüler “biz de bilmiyoruz, görmemişiz” diye karşılık verdiler.
“Bizim acımız var, içimiz yanmış. Biz köyden gidene kadar burada diz çökeceksiniz, gittikten sonra ayağa kalkacaksınız” diyerek geldikleri helikopterle gittiler.
Akşama doğru bir daha köye geldi askerler. Yanlarında, tarlasında çalışmaya giden Servet Turgut da vardı.
“Osman Şiban kim” diye sordular. “Benim” dedi.
Kimliğini kontrol ettikten sonra ikisini de alarak helikopterin olduğu yere doğru yürümeye başladılar.
Köylüler de arkalarından gitmeye kalktı. Askerler silahını doğrulttu köylülere:
“Gelmeyin, gelirseniz sizi tararız.”
Köylüler yine de gizliden gizliye Osman’la Servet’i nereye götürdüklerine baktılar.
İki köylünün de yaka paça helikoptere atıldığına tanık oldular.
Ayakkabıları ve şapkaları yerde kalmıştı helikopter havalanırken.
Osman Şiban 50 yaşındaydı ve sekiz çocuğu vardı. 55 yaşındaki Servet Turgut da yedi çocuk sahibiydi.
1990’lı yıllarda devlet köylerini boşaltınca Mersin’e göçmüşlerdi. Yasak kalkınca da yılın belli aylarında köylerine gelip tarlalarını ekip biçiyorlardı.
İki gün boyunca haber alamadılar Osman’la Servet’ten.
Köyde telefon şebekesi yoktu. Telefonun çektiği bir yere gidip Van’daki yakınlarını aradılar.
Bir süre sonra haber geldi Van’dan; çok ağır durumda, hastanenin acil servisinde yatıyorlar. Öldüresiye dövülmüşler. Durumları hiç iyi değil, işkence ve aldıkları darbelerden dolayı her tarafları morluk içersinde.
Hemen koşuyorlar Osman’la Servet’in yattığı Van Bölge Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne.
Güvenlik güçleri önce özel bir hastaneye götürmüşler. Orada bir rapor hazırlandıktan sonra daha teşekküllü olan bölge hastanesine götürülmüşler.
Hazırlanan raporlara iki köylü için de “yüksekten düşme” notu düşülmüş. Osman’ın raporunda ayrıca “helikopterden düşme sonrası acil servise getirildiği” bilgisi de yer alıyor.
Osman’ın raporuna göre her iki gözünde morluk, baş, boyun ve yüz bölgesinde travmaya bağlı şişlik var ve kanlı kusuyor.
Servet Turgut’un oğlu Hüseyin de yoğun bakımda yatan babasının durumunu anlatıyor Mezopotamya Ajansı muhabirine:
“Göğsünün sağ tarafında yedi, sol tarafında ise dört kaburgası kırılmış. Beyinde iki yerde ciddi kanama var. Akciğerinde büyük yırtılmalardan dolayı göğsünde kan toplanmış. Her iki gözündeki elmacık kemiklerinde kırılma, parmak, el, kol, ayakları ve tüm kemiklerinde kırılmalar var.
Mezopotamya Ajansı’nın gündeme getirdiği bu olay makul bir ülkede bütün yurttaşları, yöneticileri ayağa kaldırır.
Oysa Türkiye’de büyük bir suskunlukla karşılandı.
Üstüne üstlük bu başarılı gazetecilik örneğini veren Mezopotamya Ajansı'na dün erişim engeli getirildi.
Uzun süre ne Van Valiliği ne İçişleri ve Milli Savunma bakanları ne de Cumhurbaşkanlığından tek bir açıklama geldi.
Sınırlı sayıdaki gazete, televizyon ve haber portallarında yer bulabildi ancak.
HDP Milletvekili Tayyip Temel ile DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Yeneroğlu Meclis’e soru önergesi verdi sadece.
Olaydan ancak 10 gün sonra bir açıklama geldi. Ancak valiliğin açıklaması yaşanan olaya, neredeyse vücutlarında kırılmadık kemik kalmamış iki köylünün durumuna, tanık anlatımlarına göre hiç de inandırıcı değildi.
“Söz konusu teröristin etkisiz hale getirildiği yerde gözetleme yapan ve şüpheli hareketler sergileyen S.T. (Servet Turgut) isimli şahsın ‘dur’ ihtarına uymayarak kaçmaya çalıştığı esnada kayalık alanda düştüğü ve yaralandığı gözlemlenmiş, şahıs, mukavemet göstermesine rağmen yakalanıp usulüne uygun olarak muhafaza altına alınmıştır. Bölgede bölücü terör örgütü mensuplarına yardım, yataklık ettiği değerlendirilen O.Ş. (Osman Şiban) isimli şahıs da aynı bölgede mukavemet göstermesine rağmen usulüne uygun olarak muhafaza altına alınmıştır.”
Demek ki insanların vücudunda kırılmadık kemik bırakmamak, iç kanamaya yol açmak Van Valiliği’ne göre “usulün uygun muhafaza altına almak”mış.
Nitekim gördüğü işkence sonucu Osman Şiban hafızasını yitirmişti. Taburcu edildikten sonra bir akşam vakti evinden alınıp askeri hastaneye götürüldü. “İfade verebilir mi” diye muayene edildi. Doktorlar “ifade veremez” raporu verdiler.
Servet Turgut da gördüğü işkence sonucunda yoğun bakımlık olmuştu. 20 gün süre yaşam savaşını ne yazık ki kaybetti. Önceki gün yaşamını yitirdi.
Dün Servet Turgut’un taziyesi vardı. HDP Milletvekili Hüda Kaya da katılmıştı taziyeye. Tam Kaya konuşma yapacakken polisler bastı taziyeyi. Hem de “Bu şova dönüştürülecek bir şey değil” diyerek.
İtiraz eden Kaya’ya “Çıngar çıkarma” diyecek kadar saygısızdılar.
Kürtün dirisini helikopterden atmışlardı, ölüsünün de taziyesini basıyorlardı.
Görünen o ki Türkiye’yi yönetenler özellikle Kürtlere karşı her türlü insanlık suçunun işlendiği 1990’lı yılların vahşetine yeni yöntemler ekleyerek geri döndü.
Önemli fark şu ki, 90’lı yıllarda ülkeyi yönetenler işkenceyi, kaçırmayı, cinayeti gizlemeye çalışır, hiçbir şey yapamazsa inkar ederdi. Çok sıkışırsa göstermelik de olsa resmi görevlileri yargılar, bazılarına küçük cezalar verirdi.
Ancak AKP iktidarı işkenceyi, kaçırmayı, cinayeti göstere göstere yapıyor, bir açıklama bile yapmak gereği duymuyor.
İnsanlık suçu işleyen resmi görevlileri değil yargılamak, adeta ödüllendiriyor.
İşkence suçu işleyen, insan kaçırıp işkence eden, ajanlık dayatan, cinayet işleyen resmi görevliler kalın bir cezasızlık örtüsüyle korunuyor Saray iktidarında.
Böylece toplumun muhalif kesimlerine, hak talebinde bulunanlara büyük bir gözdağı verip Türkiye toplumunu ağır bir suskunluğa mahkum etmek istiyorlar.
Yine bir çağ daha atlattı tek adım rejimi Türkiye’ye; beyaz Toroslarla insan kaçırmadan Kürtlere helikopterden atarak işkence yapma çağına terfi ettiler.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları













































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
23.03.2023
17.03.2023
1.01.2023
17.11.2022
9.09.2022
10.07.2021
26.06.2021
22.06.2021
8.06.2021
4.06.2021