Kurtuluş TAYİZ
Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Afrin’i ele geçirmesi en fazla ABD’nin canını acıtmışa benziyor. Pentagon ve Dışişleri’nden dün Münbiç ve Afrin ile ilgili yapılan açıklamalar ciddi bir moral bozukluğunu yansıtıyordu.
ABD Dışişleri Sözcüsü, Türk Silahlı Kuvvetleri ile Özgür Suriye Ordusu’nun kontrolü altına giren Afrin için “endişe duyduklarını” açıkladı. Pentagon Sözcüsü ise Türkiye’nin operasyon yapmaya hazırlandığı Münbiç’te Amerikan askeri varlığının bulunduğunu hatırlatarak “Münbiç’i boşaltmayı düşünmediklerini” duyurdu.
Nerden bakarsanız bakın, Washington’dan peş peşe gelen bu açıklamalar ciddi bir moral bozukluğunu yansıtıyor. Bu durum anlaşılmaz değil elbet; ABD’nin eğitip donattığı, umut bağladığı terör örgütü, yaklaşık iki ay süren operasyonda 3 bin 500’ün üzerinde kayıp vererek, Afrin merkezini Türk Silahlı Kuvvetleri’ne terk etmek zorunda kaldı. Üstelik, ABD’nin verdiği cephanelikleri de Türkiye’ye kaptırdılar.
Suriye’deki DEAŞ efsanesi El Bab’da, PYD/YPG efsanesi ise Afrin’de çöktü. Türk Silahlı Kuvvetleri, ABD’nin dünyaya pazarladığı bu iki büyük yalanı (DEAŞ ve YPG), sınırlı bir askeri operasyonla çökertmeyi başardı. Afrin’de aynı zamanda YPG’nin dokunulmazlığı da ortadan kalktı. Türkiye, ABD’nin “Kara gücü” olarak koruma altına aldığı, eğitip donattığı, dokunulmaz kıldığı YPG’yi askeri olarak hedef alarak ABD’nin bölgedeki -kafalardaki- “süper devlet”, “büyük güç” imajını da yerle bir etti.
ABD bu yüzden de Türkiye’ye karşı kızgın ve öfkeli. “Münbiç’i boşaltmayız” açıklaması da bu yenilgili ruh halinin dışa vurumu.
Pentagon ne yapacak?
Afrin’in rövanşını Münbiç’te mi alacak? Yoksa Amerikan askeri, Münbiç’te PKK/YPG’yle beraber Türk askerine karşı mı savaşacak?
Bu açıklamalar, Amerikan dış politikasında dengelerin iyice bozulduğunu gösteriyor. Münbiç konusunda Türkiye ile varılan anlaşmaya uyulmazsa Türkiye, Afrin’de olduğu gibi Münbiç’e de askeri harekat düzenler. Bunu dünyaya ilan etmiş durumda. ABD, Afrin operasyonuna karşı nasıl bir tavır aldıysa Münbiç’te de bu tavrın fazlasını alamaz.
PKK/PYD’NİN AFRİN’DE UYGULADIĞI
TEHCİRİ GÖRMEDİLER
Afrin’e konusuna gelince; ABD Dışişleri Sözcüsü “Afrin’de endişeliyiz” dedi. Oysa terör örgütü PKK/YPG altı yıl önce Afrin’i ele geçirdiğinde ABD hiç endişeli değildi. PKK/PYD’nin Afrin’e girmesi üzerine 250 bin sivil, Afrin’den canını kurtarmak için kaçmak zorunda kalmıştı.
Suriye Aşiretler ve Kabileler Yüksek Meclis’inin verilerine göre PYD/PKK, 2012’den bu yana Kuzey Suriye’nin farklı noktalarında Arap, Kürt, Süryani ve Türkmen nüfusa yönelik tehcire başvuruyor. YPG, sadece Afrin civarındaki 60 bölgeden 250 bin sivili sürdü. Suriye topraklarının yüzde 25’ini, Türkiye-Suriye sınırının da yüzde 65’ini işgali altında tutan PKK/PYD’nin zorla göçerttiği nüfus 1 milyon 955 bine ulaştı. Türkiye’nin gündeminde olan Menbiç’ten 250 bin Arap sürüldü. Kamışlı’dan 150 bin Arap, Kürt, Süryani; Deyrizor’dan 350 bin Arap…
Rakamlar sadece Afrin’de değil, PKK/PYD’nin Fırat’ın batısında da, doğusunda da korkunç bir tehcir uyguladığını gösteriyor. Bu korkunç suçları Amerikan desteğiyle işlediler. ABD, DEAŞ-PYD tiyatrosuyla bölgenin demografisini değiştirdi.
Evet, gerçek bu. ABD Dışişleri Sözcüsü’nün “Afrin’de endişeliyiz” sözleri fazlasıyla yersiz, ikiyüzlü ve adice. ABD, PKK/PYD’nin Suriye’de uyguladığı tehcir polkasının başsorumlusudur. “Afrin’de endişeliyiz” sözleriyle de bu sorumluluktan kaçamazlar!
Yazarlar
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.05.2019
10.05.2019
1.05.2019
22.04.2019
19.04.2019
17.04.2019
15.04.2019
12.04.2019
11.04.2019
8.02.2019