Murat AKSOY
CHP seçim bildirgesini açıkladı.
Rusya, Suriye'de IŞİD'i vurdu. BM'de Filistin bayrağı göndere çekildi. Hakem Deniz Çoban bir maçta yaptığı hata için önce maç sonunda canlı yayına çıkarak özür diledi sonra kendi isteğiyle gözyaşları içinde hakemliği bıraktı.
Terör eylemleri devam etti, şehitler defnedildi. Meslektaşımız Ahmet Hakan evinin önünde saldırıya uğradı.
Hükümete yakın yazar ve milletvekilleri muhalif gördüklerine tehditlerine devam etti. Son 24 saat içinde olan olaylardan bazıları. Hepsi ayrı ayrı üzerinde durulmayı hakediyor.
GÖZ GÖRE GÖRE
Bunlar içinde Ahmet Hakan'a gece yarısı evinin önünde yapılan saldırı özel bir yere sahip.
Bu saldırı, Gabriel Garcia Marquez'in Kırmızı Pazartesi kitabında, işleneceğini herkesin bildiği ama engel olmak için kimsenin bir şey yapmadığı romanın kahramanı Santiago Nasar'ın öldürülmesi gibi göz göre göre geldi.
Hürriyet'e yapılan baskınlar, o baskınların birinde eski bir milletvekilinin gazetenin yazar ve yöneticilerine yönelik tehditleri, bu tehditleri Başbakan Davutoğlu'nun 'arkadaşların kendi arasındaki dertleşmeleri' mealinde yorumlaması ve tepki vermemesi, yine bazı köşe yazarı ve TV yorumcularının ekranlardan Hakan'a yönelik ölüm tehditleri.
Umarız Hakan'a yapılan saldırı yukarıdaki olaylar ve kişilerle hiç bir ilgisi olmayan adi bir olaydır.
Ancak şu da bir gerçek ki, bazıları durumdan vazife çıkarmış. Hakan'a yapılan saldırı bunu gösterdi.
TUTUKLAMADAN FİİLİ SALDIRIYA
Bugün sadece farklı düşündüğü, eleştirdiği için Cumhurbaşkanı Erdoğan, hükümet üyeleri, AKP milletvekili ve hükümete yakın yazarlar tarafından hain, bölücü, terörist, paralelci ilan edilen medya var. Türkiye, hükümet projesi olarak kurulmuş mahkemeler tarafından her gün soruşturma ve dava açılan gazeteciler cennetine döndü.
Gazetecilere açılan peş peşe soruşturmalar, Türkiye'deki tehlikeli gidişin yönünü gösteriyor.
Türkiye, Erdoğan ve dar çevresinin gelecek kaygıları nedeniyle açık bir cezaevine dönüşüyor.
Ahmet Hakan'a yapılan saldırının en vahim tarafı, Türkiye'de basın özgürlüğü ile düşünce ve ifade özgürlüğünün gazetecilerin sadece soruşturma, gözaltı ve tutuklama ile değil fiili saldırı ve ölümle karşı karşıya kalma noktasına gelmiş olmasıdır. Proje mahkemelerdeki cezalandırmayla yetinmeyenler durumdan vazife çıkarıp sokakta cezalandırmaya girişmeye başlamıştır.
SADECE İKTİDAR BASINI ÖZGÜR
Basın özgürlüğü ile düşünce ve ifade özgürlüğü sadece Cumhurbaşkanı Erdoğan, hükümet üyeleri, AKP milletvekili ve hükümete yakın yazarlar için var. Onlar istedikleri her şeyi söyleyebiliyor, herkesi tehdit edebiliyorlar.
Onlar her şey söylemekte, tehditte, hakarette özgür, biz değiliz.
Yakın geçmişte Davutoğlu, "Gazeteci rahatlıkla evine gidebiliyorsa basın özgürdür" demişti. Şimdi Davutoğlu'na soralım; Ahmet Hakan evini gidemediğine basın özgürlüğü bitmiş midir?
Yazarlar
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.02.2019
23.11.2018
20.11.2018
16.11.2018
13.11.2018
10.11.2018
6.01.2018
3.01.2018
30.10.2018
26.10.2018