Mustafa ARMAGAN
Fransa, karikatür dergisine saldırı derken şimdi de rehine kriziyle boğuşuyor. Şu satırları yazarken ajanslardan ölüm haberleri akıyor ve “neden?” sorusunun çengeli giderek sivriliyor. Arkasında kimler var? Pasaportlarını arabada unutmak terörist tarifine uyuyor mu? Neden Fransa? vs.
Bundan 119 yıl önce hem de İstanbul’un ticari göbeği sayılan Karaköy’de büyük bir rehine krizi yaşanmış ve mahirane bir diplomasiyle fazla büyümeden halledilmişti. Ancak epeyce karmaşık boyutları olan bu hadisenin bilinenleri kadar bilinmeyenleri de ilgi çekicidir.
Osmanlı Devleti’nde Ermeni sorunu denilince 1915 tehciri akla gelir ama bunun bir evveliyatı vardır. 1895 yılı bu sorunun dönüm noktalarından biridir.
Hınçak Cemiyeti üyeleri 18 Temmuz 1895 günü oldukça hareketlidir. Beyoğlu’nda Rus tebasından Megavoryan’ın evinde toplanmış, Doğu Anadolu’da giriştikleri isyan hareketlerinin 2. Abdülhamid’i yola getiremediğini görerek yeni bir eyleme girişmeye karar vermişlerdi. Görünen amaç, Sason isyanını araştırma komisyonunun raporunu protesto etmekti ama asıl Babıali’ye yürüyerek bir çatışma halinde Avrupa kamuoyunun dikkatini çekmek istiyorlardı.
Ne var ki, Ermeni asıllı Vartabetlerin ihbarı üzerine gerekli tedbirleri alan emniyet kuvvetleri ile halk devreye girmiş ve karşılıklı çatışma sırasında askerler dahil pek çok kişinin ölmesiyle sonuçlanan ‘Ermeni patırtısı’ çıkmıştır. İki taraftan da ölenler olmuştu. Bunun üzerine Avrupa ve özellikle İngiltere kamuoyu ayağa kalkar gibi olmuştu, gazeteler zaten günah keçisi haline getirdiği 2. Abdülhamid’e ‘Kızıl Sultan’ veya ‘Büyük Kâtil’ gibi yaftalar yakıştırmakla meşguldü. Kampanyanın fitilini ateşleyenlerden İngiliz Müstemlekât Nazırı Gladstone da vardır (Bediüzzaman’ın hayatını okumuş olanlar onun İslam düşmanlığını hangi raddeye vardırdığını bileceklerdir). Gladstone o tarihte başbakan değildir ama İngiliz kamuoyunu yönlendirenlerden biridir. Bütün sıkıştırmalara rağmen bu krizi ıslahat yapacağı sözüyle atlatan Sultan tam rahat bir nefes almak üzereydi ki Trabzon’da bu defa Müslümanların Ermenilere saldırmasıyla sarsıldı. 26 Ağustos 1896 günü ise genel ayaklanmanın ilk silahı ateşlenecekti.

Bir kartpostalda Karaköy’deki devasa Osmanlı Bankası binası.
150 kişi rehin alındı
Hedefte Karaköy’deki Osmanlı Bankası Genel Müdürlüğü binası vardır. Neden burası? Çünkü İngiliz ve Fransız ortaklığı sebebiyle bankaya yapılacak baskın ve rehin alma eylemi bu ülkelerin kamuoylarını sarsacak, Büyük Güçler de dökülecek kanın hesabını Osmanlı Devleti’nden soracaklardı. İlginç bir şekilde Osmanlı Bankası, Osmanlı Devleti’ne karşı silah olarak kullanılacaktı.
30 kadar terörist girdi bankaya, karşı koymaya kalkan nöbetçiler öldürüldü. Binada bulunan 150 (veya 500) kişi rehin alındı. Tabii bina emniyet güçlerince kuşatıldı, karşılıklı ateşler açıldı. Şehrin ortası harp meydanına dönmüştü. Ermeni teröristler üzerlerine gelinirse binayı yanlarında getirdikleri çuvallar dolusu patlayıcıyla havaya uçurmakla tehdit ettiler.
Her şey göze alınarak binaya silah zoruyla girilebilir ve bu defa Taşnaksutyun Partisi üyelerinin gerçekleştirdiği eylem kan dökülerek sona erdirilebilirdi. Ancak bu defa ayağa kalkmış bulunan İngiliz ve Fransız kamuoyunun hükümetlerine, hükümetlerinin de Babıali ve Padişah üzerindeki baskısına katlanmak zorunda kalacaklardı. Bu kördüğümün içinden ancak Sultan Abdülhamid’in soğukkanlılığıyla çıkılabilirdi. Eylemden önce Taşnaksutyun üyeleri bir talep listesi hazırlamış, “Ermenistan” dedikleri bölgenin 6 devlet tarafından seçilecek bir yüksek komiser tarafından yönetilmesini, ıslahat yapılmasını ve bir genel af çıkarılmasını vs. istiyorlardı. Sultan, 12 maddelik talepleri kabul etmedi ama bir başka çözüm şekli teklif etti.
Osmanlı Bankası’nın yakınlarındaki Rus büyükelçiliğinde tercüman olarak çalışan Maksimof ile banka müdürü Edgar Vincent arabuluculuk yapacaklardı. Görüşmelerde 17 eylemcinin yurtdışına serbestçe çıkmasına izin verileceği kararlaştırıldı. Banka Müdürü’nün yatıyla Fransız gemisi Grondin’e geçecek ve onunla Marsilya’ya gideceklerdi. Nitekim gittiler. Karaya çıkınca göstermelik bir tutuklamadan sonra sorgulanarak serbest bırakıldı Taşnak eylemciler ve ardından ver elini ABD. Gerçi Osmanlı Devleti teröristleri elinden kaçırmıştı ama rehine krizini de büyümeden atlatmıştı. İşin bundan sonraki safhasını halletmek Sultan için nispeten daha kolaydı.

Osmanlı Bankası baskınının başını çeken Karekin Pastırmacıyan.
Gladstone kuduruyor
Ermenilerin bu başarısız girişimi Osmanlı’yı köşeye sıkıştırmak isteyen çevrelerin de başarısızlığı demekti. Tabiatıyla Ermenilerin hâmisi Gladstone da sonuçtan memnun değildi. 12 Eylül 1896 günü gazetelere gönderdiği yazıda ortak hareket edilmesi gerektiğini duyuruyordu Avrupa liderlerine: “İğrenç ve vahşi despotluğa şahit olan ya da tahammül eden bir dünya olarak tüm sesimiz ve gücümüzle ezilenler için hareket etmeliyiz.” (T. Niyazi Karaca, Büyük Oyun, Timaş: 2011, s. 320.)
Bir hafta sonra St. John Hall’da düzenlenen büyük mitinge gönderdiği mesajda ise İngiltere’nin Ermeni meselesinde yalnızlığa itilmesine isyan ediyordu. Yaşlı kurt Gladstone, bunda Sultan Abdülhamid’in dar alandaki manevralarının büyük payı olduğunu öğrenemeden hayata veda edecekti.
Osmanlı Devleti 1895-96 krizinde, hele Osmanlı Bankası baskınında bazı tavizler vermişti ama bunları asla uygulamaya yanaşmadı. Bunun üzerine “Ölürüm de bunları uygulamam.” diyen Yalnız Sultan’ın direnişini aşamayınca önlerinde büyük engel olan Abdülhamid Han’ın tahttan indirilmesini ciddi ciddi projelendirmeye koyulacaklardı. François Georgeon’un dediği gibi ana fikir, Sultan’ın tahttan indirilip yerine ‘daha uyumlu bir şahsiyetin’, Veliaht Reşad’ın geçirilmesiydi. Ne var ki bunu 13 yıl daha başaramayacaklardı. Şu sözler Georgeon’un: “Demek ki Abdülhamid Büyük Güçler’e kafa tutmayı başarmış, onların arasındaki bölünmelerden ve zıtlıklardan, özellikle de Rusya ile İngiltere arasındaki uzlaşmaz çelişkiden yararlanmayı bilmiştir.”
Şunlar da: “Hınçak Partisi tüm girişimlerinde başarısızlığa uğramıştır. Abdülhamid’in üzerinde baskı yapmak için Avrupa’nın müdahalesine yol açma taktiği hedefine ulaşamamış ve kanlı sonuçlar vermiştir. Taşnaksutyun’un da başarısızlığı ortadadır. Osmanlı Bankası’nı işgal eden teröristler canlarını kurtarmış ama onların bu girişimi, binlerce vatandaşlarının hayatına mal olmuştur.” (Sultan Abdülhamid, Homer: 2006, s. 353-4.)
Sultan Abdülhamid’in Mabeyn Başkâtibi Tahsin Paşa’nın anlattıkları epeyce şaşırtıcıdır. Osmanlı Bankası olayından sonra Saray, Beyoğlu’ndaki bir Ermeni kilisesinin duvarına silah gömüldüğü ihbarını alır. Baskın yapılıp duvar yıkılır ve silah deposu ele geçer. Elçiler çağrılıp silahlar kendilerine gösterilir. Bununla da yetinmez Sultan, Türk dostu Ashmead Bartlett delaletiyle çıkan silahları Londra’ya götürerek parlamentonun yanında teşhir ettirmiş, böylece İngiliz kamuoyunda aleyhimize uyandırılan gayz ve gazabın mecrasını değiştirmiştir.
Alman Büyükelçisi Baron Saurma-Jeltsch ise Sultan’ı haklı görüyordu: “Eğer Sultan bu maskesi düşmüş âsilere karşı tedbir alıyorsa bunda tamamen haklıdır ve ülkesinin sahibi olduğu müddetçe de ona kimse karışamaz.” (Hans Barth, Ey Türk Uyan!, 2003, s. 47.)
Yazarlar
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları



















































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
16.04.2017
9.02.2017
26.03.2017
19.03.2017
12.03.2017
26.02.2017
5.02.2017
29.01.2017
22.01.2017
15.01.2017