Ümit Fırat
Bugünkü yazımda, geçen haftaki “Önce Vatan” başlıklı yazıma devam etmek ve orada yer veremediğim bazı eleştirilerimi aktarmak istemiştim. Ama ne de olsa Türkiye’de yaşıyoruz ve gündem her an değiştiği için o yazımı bu haftanın gündemini dikkate alarak ertelemek gerektiğine karar verdim.
41 sene önce kaybettiğimiz ve Kürt siyasi dünyasının en renkli ve unutulmaz simalarından biri olan, çok değerli dostum ve ağabeyim, rahmetli Terzi Niyazi Usta’nın bir sözü vardı. Bizlerin solculuktan kaynaklı her şeyi bilen ukala tavırlarımıza karşı derdi ki, “Buralarda ne olacağını, okuduğunuz kitaplarla, sosyolojiyle, felsefeyle veya bilimle falan açıklayamazsınız. Buralarda ne olacağını yalnız ve yalnız Allah bilir.”
Saygı ve özlemle andığım Niyazi Usta’nın bu sözü neredeyse 50 senedir asla zihnimden çıkarmadığım bir veciz sözdür ve yine o haklı çıktı. Pek çok gelişme, umduğumuz ve beklediğimiz formlarda karşımıza çıkmamakta.
Gerçi çok da beklenmeyen veya sürpriz bir gündem maddesi olarak manşetlere oturmasa da, yine de gündelik hayat üzerindeki yakıcı/yıkıcı etkisi nedeniyle ekonomide yaşananları görmezden gelerek, nerede kalmıştık diye devam edemezdim. Krizin eni, boyu, evveliyatı, milletlerarası boyutu gibi teknik konularda uzun uzadıya yorumlar yapmak benim işim değil; zaten okuyucuların da benden bunu bekledikleri kanaatinde değilim.
Liseden sonra iktisat okudum. Aradan 50 yıl geçse de bazı temel kavramları öğrenmiştik ve hafızamıza yerleştirmiştik. Zaten dünyanın geldiği bu günkü şartlarda, hayatımızın hemen her evresinde de, belli başlı ekonomik kavramlarla iç içe yaşamaktayız.
Bir ekonomist olmasam da, bazı olaylardan sonra, hangi olayların geleceğini üç aşağı beş yukarı tahmin edebilecek durumda olduğumu sanıyorum. Böylesi büyük bir krizin patlak verebileceği de son birkaç yıldan bu yana tahmin edilebiliyordum. Pek çok insan gibi buna ilgisiz kalmak imkânsızdı.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 8 Ağustos’ta Twitter hesabından yaptığı açıklamada, AK Parti yönetimini şöyle eleştiriyordu: "Eskiden Merkez Bankası dolara müdahale ederdi, bugün dolar Merkez Bankasına müdahale ediyor. TL’nin değer kaybını önlemek için Amerika’ya heyet üzerine heyet gönderiyorlar… Sesleri bile çıkmıyor… Öyle ya, tepedeki zat ne diyordu? 'Borç alan emir alır…' Dik duramadılar, emir almaya gidiyorlar… Ne diyorduk? Türkiye yönetilmiyor, Türkiye savruluyor."
Evet, doğrudur. Epey bir zamandan beri Türkiye yönetilmiyor değil, yönetilemiyordu.Daha açık ve net bir ifadeyle söylersek; aslında Türkiye yönetilmiyor,idare ediliyordu. Gerçekten Türkiye, tarihinin hangi döneminde borçsuz bir ülke oldu ki? Borç alanın emir aldığı, bizzat devleti yönetenlerce de itiraf edildiğine göre, demek ki, Türkiye, bütün tarihi boyunca emir almaya mahkûm bir ülke olarak bu günlere gelmiş. Kılıçdaroğlu dik duramadılar diyor. Doğrusu kimi koruduğunu anlayamadım;ama hangi konuda ve nasıl dik durulabileceğini de söyleseydi bari. Yani ABD’ye giden heyetin arkasında mı duruyor, yoksa orada dik duramadıkları Türkiye’yi yeterince savunamadılar diye eleştiriyor mu, pek anlaşılır gibi değil.
Rahmetli Çetin Altan, 50 sene önce milletvekili iken, o günlerde alınan borçların, gelecek nesillere miras bırakıldığını, torunlarımızın şimdiden borçlandırıldığısöyler ve yazardı. Çok ilgilenmezdik, ama hatırımızda tutup, bildiği bir şeyler olduğunu da dikkate alırdık. Tabiio zamanki borç rakamları, şimdiki borç rakamlarıyla mukayese bile edilecek rakamlar değildi.
Ayrıca şimdicüzdanımızdaki paranın bile sabahki değeriyle öğleden sonraki değeri arasında ciddi düşüşler yaşanıyor. Geçen gün Maliye Bakanı ekonomik tedbirleri açıklamaya başladığında, güya bazı radikal kararlar alınmış olabileceği umuduyla, doların düşeceğini bekleyenler olmuştu. Ben dinlemeye değer bir şey söyleyemeyeceğini düşündüğüm için dinlememiştim; amadinleyen hiç kimsenin de bakanın konuşmasıyla ilgili aklında bir şey tutamamış olduğunu gördüm. Bakan Bey konuşmaya başladığında, cebimizdeki 500 liranın, 1,5 saatlik konuşma bitince 400 liraya düşmüş olduğuna da şahit olduk.
Aylarca öncesinden, önümüzde çok ciddi bir ekonomik kriz yaşanacağını sağır sultan bile biliyordu. Defalarca yazılıp çizildi ve söylendi ki, yaklaşan ekonomik krizin seçimlerden önce patlamaması için seçimler öne alınmıştı.Hatta en önemli neden bu gerekçeydi. Şimdi de beklenen oldu ve kriz patladı işte. Burada beklenmeyen bir durum yok.
Yok, ama bu krizin ustaca yönetilip, hükümete zarar vermeyecek bir emperyalist tuzak olduğuna hazırlanmış olmak ve buradan kalkarak hükümetin değil de bütün bir ülkenin emperyalist bir tehdit altında olduğunu yaymak ve toplumu buna inandırmak da ayrı çok özel bir yetenek gerektirir tabii.İzmir’de 2 sene önce niçin tutuklandığı bile açıklanamayan bir rahip,bir türlü içinden çıkılamayan bir davanın sanığı yapılarak, FETÖ ve PKK ile ilişkilendirildi. Tutuklama, başlangıç aşamasında pek dikkat çekmese de, giderek kimsenin hatırına gelmeyen siyasi sonuçlara ulaştı.
Adamın haksız yere tutuklandığını ileri sürerek serbest bırakılmasını isteyen ABD Başkanı Trump’ın sözleri büyük tepki aldı. ABD’nin güya Türk yönetimini zor durumda bırakmak üzere Türkiye’ye dönük yaptırım kararları, yine tam zamanında imdada yetişti ve krizi başka bir boyuta taşımak için yeni fırsatlar yarattı. Ortada ciddi bir ekonomik kriz yaşanıyorken, rahip olayı bir “Milli Dava” senaryosuna dönüştürülerek siyasileştirilerek yeni bir Kuvayı Milliye ruhu ve hamaset edebiyatı ile açıklanmaya çalışılıyor.
Artık bu noktadan sonra işin dolar değeri ve ekonomik kriz boyutu da bir yana bırakılarak bir meydan okuma dönemi başladı. Yeni bir milli seferberlik ilanıyla birlikte, işler neredeyse Sokullu Mehmed Paşa’nın Venedik Sefirine, “traş olan sakal daha gür çıkar” sözlerine ve Lala Mustafa Paşa’nın Kıbrıs’ı fethine kadar uzadı. Milletin onur meselesi öne çıkarılarak gerekirse yeni bir vasi veya stratejik müttefik arayışı için pazar araştırmalarına girişilmekte.Hamdolsun, Allah hükümetin yanındaydı ve “Onların doları varsa, bizim de Allah’ımız ve halkımız vardı.”
Önceki gün Reisicumhur Tayyip Erdoğan’ın, 3 sene önce yaptığı bir haber nedeniyle, edepsizlik, ahlaksızlık, adilik ve “Her yerin gazete olsa, her yerinden kin kussan avucunu yalarsın” diye suçladığı New York Times’ ta ABD ve Trump politikalarına karşı eleştiriler içeren ve Kendi pozisyonunu savunan bir de makalesi yayınlandı. Tabii Trump’ın Erdoğan’ı eleştiren bir makalesi de Türkiye’de yayınlansa neler olacağını tahmin etmek hiçte zor değil.
Süreç giderek senaryoya uygun bir şekle dönüşerek gelişiyor. Muhalefet partileri, Türklüğün ve Türk Devletinin küçük düşürüldüğü gerekçesiyle bu milli meselede hükümetin yanında olacaklarını açıkladılar. Geçen haftaki yazımda da aktardığım gibi, yine “önce vatan” milli refleksi öne çıkarıldı bile.
İyi haftalar diliyorum.
*kurdistan24.net/tr’de yayımlanan yazılar, yazarların görüşlerini yansıtmaktadır. Yazılar K24 Medya’nın kurumsal bakışıyla örtüşmeyebilir. Yazıların tüm hukuki sorumluluğu yazarlarına aittir.*kurdistan24.net/tr’de yayımlanan yazılar, yazarların görüşlerini yansıtmaktadır. Yazılar K24 Medya’nın kurumsal bakışıyla örtüşmeyebilir. Yazıların tüm hukuki sorumluluğu yazarlarına aittir.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları











































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.02.2019
26.12.2018
18.12.2018
15.12.2018
29.11.2018
20.11.2018
14.11.2018
6.01.2018
30.10.2018
23.10.2018