Akın ÖZÇER
Türkiye belki yeni tanışıyor ama silahlı kuvvetlere ihtiyaç duymayan, psikolojik savaş ve medya silahlarını kullanan ve hedef ülkenin siyasi ve ekonomik istikrarını bozmaya yönelik eylemlerle desteklenen yeni nesil darbelere “beyaz eldivenli darbe” (golpe de guante blanco) deniliyor. Deyimin aslının İspanyolca olmasının nedeni bu tür darbelerin, askeri darbeler gibi, ilk olarak Latin Amerika ülkelerinde denenmiş olması. İspanyolcada kuvvet, şiddet ve tehdit kullanmadan, dolayısıyla ellerini kirletmeden işlenen suçlar için kullanılan “beyaz eldivenli suç (delito de guante blanco) deyiminden türetilmiş.
Latin Amerika’daki darbeler tarihi hakkında “Karanlık Zamanlar” (Tiempos de Oscuridad) başlıklı kitabın yazarı Şili asıllı İspanyol Profesör Marcos Roitman Rosenmann, SSCB’nin yıkılmasıyla birlikte, 1990 yılından itibaren Latin Amerika’da askeri darbelerin sona erdiği nispi bir sükûnet döneminin yaşandığına işaret ediyor. Ama bu dönemin çok uzun sürmediğini belirten Prof. Roitman askeri darbelerin arkasında olan ABD ile bağlantılı küresel güçlerin ya da çok uluslu şirketler, uluslararası banka ve kuruluşlardan oluşan Troika’nın Venezuela’daki gibi sistem karşıtı rejimlerle sınırlı olmayan yeni düşmanlarını belirlediğine dikkat çekiyor.
Beyaz eldivenli ilk darbe girişimi, 2002’de Chávez rejimine karşı sahneye konuluyor ama başarıya ulaşamıyor. Buna karşılık yedi yıl sonra bu kez Honduras’ta Devlet Başkanı Manuel Zelaya’ya karşı muhalefetin hâkim olduğu Kongre (yasama) ile Yüksek Seçim Mahkemesi ve Yüksek Adalet Divanı’nın (yargı) ortaklığıyla bu tür darbelerin ilki gerçekleşiyor. Burada ayrıntılarına girmek mümkün değil ama Costa Rica’ya sürülen Başkan Zelaya’nın Kongre’de okunan sahte istifa mektubuyla başlayan bu darbe tam bir komediye dönüşüyor.
Beyaz eldivenli darbelere bir başka örneği Paraguay’da 2008 seçimlerini kazanarak resmi ideolojinin 61 yıllık iktidarına son vermiş olan Devlet Başkanı Fernando Lugo’nun 2012 yılında Kongre tarafından devrilmesi oluşturuyor. Temsilciler Meclisi ve Senato’da büyük çoğunluğa sahip beş siyasi parti, Curuguaty bölgesinde polisle yerliler arasında çıkan ve 17 kişinin ölümüyle sonuçlanan çatışmaların siyasi sorumlusu ilan ettikleri Başkan Lugo’yu Anayasa’nın 193. maddesinde öngörülen başkanlık sistemlerine özgü “impeachment” yoluyla görevden alıyor. Bu nedenle Paraguay’daki bu darbeye “parlamento darbesi” de deniliyor. Aslında bu darbeyi Yeni Kıta’nın devi Brezilya’da Devlet Başkanı Dilma Rousseff’e karşı sonuç alma aşamasına gelen darbe girişiminin bir provası olarak görmek de mümkün.
Brezilya’da İmpeachment’a giden yolda kritik süreç
Brezilya’da Başkan Dilma Rousseff’e karşı Türkiye’deki Erdoğan karşıtlığıyla aynı zamanda ve tuhaf bir paralelizm içinde başlayan “devirmeci” hareketin geçirdiği aşamaları zaman, zaman aktarmaya çalışıyorum. Prof. Marcos Roitman’ın ABD ve Avro bölgesinin onayıyla çok uluslu sermaye ve ulusal uzantılarınca yürütüldüğünü öne sürdüğü “Ekspres Yıkama” (Operação Lava Jato) operasyonunda artık sona yaklaşılmış durumda. Bugün (15 Nisan) 513 üyeli Temsilciler Meclisi’nde Bayan Rousseff’e “impeachment” yolunun açılıp açılmamasına ilişkin süreç başlıyor. Paraguay’da olduğu gibi, milletvekillerinin üçte ikisi bu yönde karar alırsa süreç Senato’da devam edecek.
Konuyla ilgili haberlerde, sürecin devamı için 81 senatörün salt çoğunluğunun onayının yeterli olduğu, üçte iki çoğunlukta ise başkanlığı askıya alınacak olan Rousseff’in ayrıca 8 yıl siyasi haklarından yoksun kalacağı bildiriliyor. Anayasa uyarınca yargılama süreci ya da dönem sonuna kadar görevi bırakması gereken Dilma Rousseff’in yerine başkanlığı Başkan Yardımcısı Michael Temer üstlenecek. İlginç olan şu ki Temer, Rousseff’in Emekçiler Partisi PT (Partido dos Trabalhadores) mensubu değil. PT’nin büyük ortaklarından Brezilya Demokratik Hareketi PMDB’nin (Partido do Movimento Democrático Brasileiro) 5 Nisana kadar başkanlığını üstlenmiş bir politikacı. İlginç olan bir başka husus da PMDB’nin bir ay kadar önce PT ile yaklaşık 13 yıllık ortaklığına son vermiş olması.
Aslında PMDB Bayan Rousseff’in hükümetine destek vermekten vaz geçen tek parti değil. Geçen Salı günü İlerici Parti PP (Partido Progresista) de hükümet koalisyonundan ayrıldığını açıkladı. Parti Başkanı Ciro Nogueira, Rousseff ve PT karşıtlığının büyük destekleyicisi O Globo’ya yaptığı açıklamada bu karara katılmadığını, ama uymaktan başka çaresi olmadığını söyledi.
Ortakları tarafından böyle yalnız bırakılan Bayan Rousseff, özellikle yardımcısı Michael Temer’i, aleyhindeki komplonun şefi olarak niteliyor. Bunda haklılık payı var tabii ama aynı zamanda Temer ’in siyasi geçmişi de “impeachment” sürecinin durdurulmasındaki tek şansı. Çünkü 75 yaşındaki Temer’in sevilen bir siyasetçi olduğunu söylemek mümkün değil. Eğer Rousseff hakkında yolsuzluk iddiaları varsa, Temer hakkında da var. Nitekim efsane Başkan Lula de Silva’nın bu çelişkili durumu ortaya koyarak milletvekilleri nezdinde çekimser oy kullanmaları için kulis yaptığı söyleniyor. Sonucu önümüzdeki günlerde göreceğiz.
Türkiye için çıkarılacak sonuçlar
Bir süredir Türkiye’de Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AK Parti’ye karşı uluslararası ayakları olan yeni kuşak bir darbe planının yürütüldüğü iddia ediliyor. Hatta bazıları uçuk, komplo teorileri bile öne sürülüyor. Bu iddiaları gülünç bulan bir kesim de var. Bütün dünyanın bir araya gelerek Türkiye’ye karşı operasyon yaptığı gibi yaklaşım çok inandırıcı değil elbette.
Bununla birlikte, Batı medyasının yalan, yanlış haberler ve yanlı değerlendirmeler, hatta bazen küfürlerle Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yüklendiği, çeşitli konularda sürekli Türkiye aleyhine yayınlar yaptığı göz önüne alındığında, Latin Amerika’daki gibi, beyaz eldivenli bir darbe girişimiyle karşı karşıya olduğumuz sonucuna varmak irrasyonel bir düşünce değil.
Brezilya örneğine bakıldığında, seçilmiş bir Başkan’a karşı sokak hareketleriyle başlayan, yolsuzluk iddialarıyla devam eden ve yasama organında muhalefet cephesinin genişletilmesi ile son aşamaya gelen bir darbe girişimi görülüyor. Son olarak MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin partinin yeniden dizayn edilmek istendiğine ilişkin feryadı dikkate alındığında, Brezilya ile benzerlikleri görmezden gelmek kolay değil elbette.
Latin Amerika örneklerinde gözden kaçırılmaması gereken bir husus daha var. O da başkanlık sistemiyle yönetilen bu ülkelerde sisteme özgü “impeachment” kurumunun hukuki değil, siyasi amaçla kullanılarak darbeler yapılması. Paraguay ve Brezilya’da olan bitenlerde hep bu kurum gündemde. O bakımdan vesayet organlarını ortadan kaldıracağı ve darbelerinin önünü keseceği söylenen başkanlık sisteminin de beyaz eldivenli darbe girişimlerine karşı anayasal bir kalkan oluşturmadığını kabul etmek gerekir. Prof. Marcos Roitman’ın dediği gibi yeni kuşak darbelere karşı en etkin yol, demokratik bir topluma sahip olmaktan geçiyor kuşkusuz.
Yazarlar
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
















































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.12.2025
13.12.2025
6.12.2025
1.12.2025
13.11.2025
6.11.2025
30.10.2025
19.10.2025
14.10.2025
8.10.2025