Fehmi KORU
Türkiye’yi en iyi tanıyan ülke hangisidir?
Kadir Has Üniversitesi her yıl Türk Dış Politikası Kamuoyu Araştırması yapar; bu yılın araştırması yine ilginç sonuçlar verdi. En yakın dostumuz (yüzde 59,3) Azerbaycan çıktı; Türkiye için en büyük tehdidin geldiği ülke ise, yüzde 22,4’lük artışla, ABD… Vatandaşlar Avrupa Birliği (AB) ülkelerini geçen yıl yüzde 10,4 oranında ‘tehdit’ olarak görürken, bu yıl bu oran bir mislinden fazla artarak yüzde 24 olarak gerçekleşti.
Üye olmak istediğimiz AB Türkiye’ye tehditler sıralamasında 3. sırada yer alıyor (ABD ile AB arasında 2. sırada İsrail var).
Araştırmayı yapanlar o ayrıntıyı vermeseler de, AB içerisindeki hangi ülkenin en fazla ‘tehdit’teşkil ettiği algısına dair tahminde bulunmak güç olmasa gerek: Almanya…
Şimdilerde bayağı didiştiğimiz ülke…
Almanya bizim neyimiz olur?
Kendisinden söz açıldığında Almanya ile tarihi bağlarımızdan ve ekonomik ilişkilerimizin yakınlığından mutlaka söz etmek ihtiyacı duyulur: Osmanlı’yı tarihe gömen Birinci Dünya Savaşı’nda birlikte savaştık; o dönemde genelkurmay başkanlığı dahil birçok kritik askeri mevkide Alman subayları bulunuyordu. Bugün de dış ticaretimizin yarısı Avrupa ile, onun da yarıdan fazlası Almanya iledir. Türkiye’ye doğrudan yabancı sermaye yatırımında en ön saflarda Almanlar bulunur.
Yaklaşık 5 milyona yakın vatandaşımızın da ikinci vatanıdır Almanya. Alman vatandaşı olmuş Türkler yaşadıkları ülkenin siyasi hayatında etkilidir.
En baştaki soruma artık burada cevap verebilirim: Türkiye’yi en iyi tanıyan ülke Almanya’dır.
Bir ara pasaportumda çok fazla Almanya giriş-çıkış damgası bulunuyordu. Değişik Alman vakıfları Türkiye konulu seminer ve sempozyumlar düzenliyor, her kesimden ve her eğilimden kanaat önderini ülkelerine çağırarak görüşlerini almaya çabalıyordu. Türklere vatandaşlık vermekte nazlanan Almanya o sempozyumlarda serdedilen görüşlerden etkilenerek tavır değiştirmişse şaşırmam.
Kütüphanemde en zengin raflardan biri, Alman vakıflarının düzenlediği toplantılardan çıkan yazılı malzemelere ayrılmıştır.
Almanya’da görev alanını Türkiye araştırmaları olarak belirlemiş kurumlar da vardır.
Bütün bunları alt alta koyunca, Alman dışişleri bakanının tatilini yarıda bırakarak Türkiye ile ‘krizi’ yönetmek üzere görevi başına dönmesi, bakanlığa çağrılan Türkiye’nin Berlin büyükelçisine nota verilmesi, bu arada vatandaşlarına ülkemize seyahat yasağı koymaktan bile söz edilmesi hiç hayra alamet değildir.
Herkesin bildiği gerçek şudur: Bugüne kadar Avrupa ile Türkiye arasında çıkan ciddi sorunlarda sorun çözücü olarak devreye giren ve ikili ilişkilerin değerini her zaman bilen Avrupa ülkesidir Almanya.
Şimdilerde ilişki koparmanın sınırlarında dolaşan ülke…
Neden?
Görünür sebep fazla değil: 15 Temmuz hain darbe girişimi ardından başlayan geniş çaplı gözaltı-tutuklama faaliyetlerinde ağa takılanlar arasında üç de Alman vatandaşı var; bu bir… İkincisi de, ‘darbeci’ olduklarından kuşkulanılan sayıları hayli fazla Türk Silahlı Kuvvetleri mensubu subaya Almanya’nın sığınma hakkı tanıması…
Almanlar “Tutuklu vatandaşlarımızı iade edin” diyorlar… Biz de, “Önce size sığınan darbeci subayları iade edin” diyoruz…
Türkiye Avrupa’da seçim sonuçlarını belirliyor
Dün Cumhurbaşkanlığı adına krize yönelik yapılan açıklamada, gerilimin Merkelhükümetinin seçim kampanyasının bir parçası olarak tırmandırılmasından söz edildi.
Evet, Almanya’da 24 Eylül’de federal meclis seçimleri var; Angela Merkel dördüncü defa sandıktan başarılı çıkmayı hedefleyen bir kampanya yürütüyor.
Ve yine evet, Alman seçim kampanyasında en önemli propaganda malzemesi Türkiye…
Her seçimde ve her Avrupa ülkesinde olduğu gibi…
1960’ların başından itibaren Avrupa’ya işçi olarak giden Türklerin yoğunluk teşkil ettikleri bütün ülkelerde, o ülkelerin iç politika konuları arasında bugün Türkiye bulunuyor.
Daha henüz aramız açılmamışken görüştüğüm Hollandalı diplomatlar, “Sizler için Hollanda fazla önem taşımayabilir, ama…” demiş ve şöyle devam etmişlerdi: “Bizim için Türkiye Hollanda seçimlerinde sonuç belirleyebilme değeri bulunan, iç politikada dengeleri değiştirebilecek bir ülke…”
Hollanda’da, Avusturya’da bu yıl yapılan seçimlerde, Türkiye, partilerin kampanyalarının önemli konusuydu ve sandıktan çıkan sonuçta da Türkiye’ye karşı tutumlar etkili oldu.
Türkiye karşıtı partiler kaybettiler.
Merkel de herhalde bunu bilebilecek bir politikacı; Türkiye ile didişerek seçim kazanılamayacağını akıl edecek kadar usta olduğuna da kuşku yok.
İki ülke arasındaki sorunu seçimlere bağlamak bence yanlış.
Üstelik bizim ülkemizde en azından iki yıl seçim de yok.
Ankara’nın gerginliğin temelinde nelerin yattığını mercek altına almasında ve buna göre argüman geliştirmesinde yarar var.
Gerilimi daha fazla tırmandırmayarak ilk adım Türkiye tarafından atılsa iyi olur. En tepe noktadan dönüş en fazla Türkiye’yi yaralar çünkü…
Ülkemizi en iyi ve en yakından tanıyan ülkenin Almanya olduğunu da unutmayalım.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.06.2025
19.06.2025
16.06.2025
10.06.2025
8.06.2025
5.06.2025
29.05.2025
26.05.2025
22.05.2025
18.05.2025