Hayko BAĞDAT

Hayko BAĞDAT
Hayko BAĞDAT
Tüm Yazıları
Benim için de oy iste
20.08.2013
2708

 Lozan Anlaşması 40. Madde diyor ki:

Müslüman olmayan azınlıklara mensup Türk vatandaşları, hem hukuk hem de uygulamada diğer Türk vatandaşlarına uygulanan aynı muamele ve güvencelerden yararlanacaklardır. Bunlar özellikle giderleri kendilerine ait olmak üzere her türlü hayır kurumlarıyla dinsel ya da sosyal kurumlar, her türlü okullar ve buna benzer öğretim ve eğitim kurumları kurmak, yönetmek ve denetlemek, buralarda kendi dillerini serbestçe kullanmak ve dini ayinlerini serbestçe yapmak konularında eşit hakka sahip olacaklardır.

Mealen bugün bir Ermeni vatandaşın, tabelasında “Ermeni okulu” yazan bir kurum açma hakkı vardır.

Bu okul Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı ve aynı zamanda onun güvencesi altında olacaktır.

Okulun müfredatında Türkçe ders saatine eşit oranda Ermenice dil, edebiyat eğitimi verilir.

Ayrıca diğer derslerin büyük bir bölümü Ermenice dili kullanılarak yapılır.

Din dersi saatinde Hıristiyanlık öğretilir.

İstenirse üniversiteye hazırlık dershanesi, üniversite veya ehliyet kursu açılabilir.

Hayatı Ermenice algılayan insanların hizmetine sunulabilir.

Bir başka Rum vatandaş, bir vakıf kurarak Rum Ortodoks inancının öğretileri doğrultusunda hayrî işler örgütleyebilir.

Hastane, huzurevi, yetimhane, kültür merkezi, dernek, aşevi, fikir kulübü gibi kurumlar kurar ve tabelasına “Rum” diye yazar.

Lüzum görürse masrafını karşılamak üzere yeni bir kilise inşa edebilir.

Bu kilisede vaftiz, düğün, cenaze gibi törenler gerçekleştirilebilir, tüm bayramlarda kutlamalar yapılabilir.

Bu kurumların giderlerinin karşılanabilmesi için gelir elde edebileceği mülkler, akarlar satın alabilir, satabilir, kiralayabilir.

Bu dillerde yayın yapan gazete, dergi, internet sitesi,  radyo, televizyon gibi kurumlar kurulabilir.

İhtiyaç duyanlar mahkemelerde anadillerini kullanabilir, gerekirse tercüman talep edebilir.

Biliyorum çok detaylı yazdım, bağlayayım.

Her gün bir yenisini hayata soktuğumuz açılımlar var, bu konuları işliyoruz.

Kürtlerin anadillerini tartışıyoruz.

Onlara “sen anadilini okulda öğrenirsen ben rahatsız olurum” diyoruz.

Cemevlerine “Kültür Merkezi” diyoruz.

Meseleyi “Ali’yi sevmek”e indirgiyoruz.

Yüzyılların getirdiği ritüelleri, gelenekleri, ibadet biçimlerini gayrimeşru ilan ediyoruz.

Oysa bugün bir Kürt’ün, bir Alevi’nin kimlik olarak sahip olduğu haklar bir Ermeni’nin çok daha gerisindedir.

Yeniden keşfetmek için komisyonlar kurup yıllarca tartıştığımız evrensel hak ve özgürlükler bu ülkede Ermeni’ye, Rum’a, Yahudi’ye çoktan sağlanmıştır.

Sonuç?

Memlekette 1.500 Rum, 60.000 Ermeni, 25.000 Yahudi kaldı.

Çünkü onların varlığı, kültürü, inancı büyük topluma bir tehdit unsuru olarak anlatıldı.

Mecburen, gönülsüz teslim edilen bu hakların intikamı alındı.

Yağmaladılar, gasp ettiler, katlettiler, izini sildiler.

Kâğıt üstünde varolan tüm eşitlik maddeleri yok sayıldı, içselleştirilmedi..

Bugün de Kürt ve Alevi açılımlarının yavaşlamasına sebep olarak yaklaşan seçimleri gösteriyorlar.

Ne alakası var?

Kürt’ün, Alevi’nin hakkı hukuku, Türk’ü, Sünni’yi rahatsız mı edecek?

Yangından mal mı kaçırıyoruz?

Mecbur olduğunuz için, gönülsüz mü gerçekleştiriyorsunuz bu açılımları?

Türk’e, Sünni’ye hakkın teslimini göğsünüzü gere gere anlatın.

Korkmadan, çekinmeden anlatın.

Tam da bu adaleti sağlamak için oy isteyin.

Seçmeninizi adalet ve eşitlik davasının paydaşı hâline getirin.

O kadar anlattık yukarıda.

Bundan gayrısı kâğıtta hak, sokakta zulüm doğuruyor.

Öyle yapmayın...


[email protected]

 

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yorumlar (1)
  • Ad Soyad Giriniz...

    Ad Soyad Giriniz...

    31.01.2012 00:59

    İii,

Yazarlar