Cem SANCAR
Saldırı altındayız, iş çok ciddi. Batı cephesinde değişen bir şey yok! Hep aynı nakarat: "Erdoğan gitsin"den, "Başkan olmasın"a kadar düşüldü. Yaşam tarzına saldırı gibi Gezi sloganları, sanatçı girişimi adı altında terör örgütlerinin isteklerini sağlama girişimi vesaire...
Hakikatin üstünü örten şey ahmaklıktır bence. Onun için satranç helal, ahmaklık haramdır naçiz meşrebimce.
Geçen haftaki "Parti edebiyatı" yazısına bıraktığımız yerden devam ediyoruz:
Lenin "Edebiyat, parti edebiyatı olmalıdır. Ve iktidarı onaylama aparatı gibi davranmalıdır" demişti. Türkiye tek parti döneminde de böyle davrandı. CHP aynı zamanda devlet partisi olduğu için partiyi savunmayanları takır takır harcadı. Demokrat parti zamanında bu eh biraz değiştiyse de sürdü. Sonra gelen vesayetçi darbeler "yüksek sesle" Atatürk tişörtü giymeyen herkesi baskıladı, ezdi, süründürdü.
Bu öyle bir eski Türkiye geniydi ki bünyemize bir kere bulaşınca, kanımızı zehirledi.
90'lı, 2000'li yıllar bunun örnekleriyle doluydu. İslam'a dudak bükmeyen, Erdoğan'ı yeterince küçümsemeyen kim varsa itibarsız addedildi. Bezdirildi, görmezden gelindi, açlığa mahkum edildi, en azından sessizlikle geçiştirildi...
Bugün de söz konusu ayrıştırıcı, giderek yayılan tekfirci gen, düşünce boyutunda bazı meseleleri konuşmamızı engelliyor. Herkes farkında bunun.
AB Bakanı Ömer Çelik'in tam yerine oturan sözü gibi, ferasetimiz "aklın neşelerine" açılmalı. Hür bir kültürel ortam yaratılmalı. Yaşar Kemal'in Orta Direk üçlemesiyle Peyami Safa'nın Fatih Harbiye'sinin kütüphanelerimizde sırt sırta oturduğunu artık görmeliyiz.
Mesela yeni bir zihniyet tasarımına, Necip Fazıl ile Nazım Hikmet arkadaşlığını, tartışmalarını, kopuşlarını anlamakla başlanabilir. Niye olmasın?
Türkiye büyük bir karanlıktan ve askeri vesayet kadar içimize gömülmüş GLADYO-FETÖ geçmişten geliyor. Kutuplaşma bizzat onlar tarafından yaratıldı.
Bu nedenle hem Kültür Bakanlığı'nın, hem belediyelerin kültür müdürlüklerinin meseleye kanatlarını geniş açan güçlü bir ruh ve kapsayıcı bir zaviyeden bakması elzem.
Medyanın tek yönlü, dışlayıcı ödül törenlerinin bazı kalpleri incittiği de bir gerçek.
Aydınlarımızı veya esas kendimizi didiklersek kimsenin masum olmayacağını görürüz. DEAŞ kafası aslında tekçi Bolşevik kafanın ters yansımasıdır. İçimizdeki "dar mezhepçinin" tarihi bir bitkinlik ve beyin yiyen bir virüs olduğunu biliyoruz. Aklı örtüyor!
Dünyadaki ruhlar kadar, dünyadaki insan sayısı kadar Hakikate giden çok yollar varken, tek yol benimki diğerlerini silerim, diyen latan fanatizm tartışılmalı ve bizzat o menedilmeli...
Bu noktada berrak bir görüntü vermeli. Mesela Kültür Bakanlığının kültürü destekleme fonları doğru, fakat bu 15 Temmuz Konseptinde "çok sesli" ve de "açık-bilinir" olmalı.
Ülkenin saldırı altında olması bu meseleleri konuşmayı sürekli ertelememizin mazereti de olamaz.
Bir zamanlar aynı mazeretlerle İstanbul 2010 Kültür Başkenti skandala neden olmuştu. Başındaki başkan o sıralarda vesayet tartışmaları yüzünden bin türlü fecaate rağmen sessiz sedasız gönderilmek zorunda kaldı da tüm kültürel itibarı paspas yaptı. Unutmayalım!
Bırakın karşı mahalleyi -ki zaten onlar bu tarafı çoktan ötekileştirdiler- bizim mahallede başkasına selam vermeye tenezzül etmeyen bir topluluk, küresel kuşatma ikliminin tozunda dumanında, kostümü yanlış beden bir dük, bir kont ve bir kontes şeklinde salınmakta.
"Oh mon dieu!" Bir tek yüzlerde pudralar eksik.
Öyle bir hengame ki, yaşadığımız kaosun işaretleri gibiler.
Yeni Türkiye'nin kültürel inşa hikayesi, 15 Temmuz'da destan yazanlara yakışır sınırlara çekilmeli. Komediden vazgeçmeli. Onu diyorum.
Naçar âfakıma göre ihtiyacımız olan lisan; bir büyük bütün olarak "Biz"i, kendimizi, dünyaya (ve kendimize) anlatan ve yeri göğü sarsan renklilikteki edebi bir atılımla ancak.
Ve de fikri hür bir cesaretle kurulacak...
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.04.2021
13.09.2020
7.09.2020
30.08.2020
23.08.2020
16.08.2020
27.07.2020
21.07.2020
15.12.2019
18.11.2019