Elif ÇAKIR
Çok değil, daha bir ay önce Çin ekonomi modelinin tartışıldığı günlerde, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ekonomiden sorumlu bakanı, daha doğrusu CB sisteminde “siyasi teknisyeni” Nureddin Nebati cansiperane bir şekilde ucuz işgücüne dayalı büyüme modelini savunuyordu. Haber Türk’ten Sevilay Yılman’a verdiği röportajda bu modelin Çin değil Türkiye’ye özgü bir model olduğunu, iş dünyasına bu modeli ayrıntılarıyla anlattığını ve ucuz işgücüne dayalı ekonomi modelini iş dünyasının memnuniyetle karşıladığını anlatmış, hatta Türkiye’nin “çok güçlü bir şekilde bu modeli hayata geçirmek üzere yola çıkma” hazırlığında olduğunun müjdesini vermişti. Sevilay Yılman’ın “modelinizi daha çok anlatmanız gerekiyor, kamuoyu sizden daha fazla açıklama bekliyor” sözlerine “Yavaş yavaş anlatacağız, hazırlıklarımı tamamlıyorum. Önce MYK’ya sonra kabineye sunacağım ve sonra da kamuoyunun karşısına çıkıp anlatacağım” yanıtı veren Sayın Nebati bu modelin başarısız olmasının ise kendisini çok üzeceğini söylemişti. (13 Aralık 2021)
Bakan Nebati’nin 13 Aralık 2021 tarihli açıklaması böyle. Sayın Nebati Türkiye’ye özgü ekonomi modelinin hazırlıklarını tamamlamış mıydı, MYK’ya ve kabineye sunma fırsatını bulabildi mi bilmiyoruz.
***
Merkez Bankası 16 Aralık’ta faizi 200 baz indirdi. Piyasalar allak bullak oldu. Döviz aldı başını gitti, enflasyon fırladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan 20 Aralık’ta çıktı “Tasarruflarını değerlendirirken kurdaki yükselişten kaynaklanan kaygılarını gidermek isteyen vatandaşlarımıza yeni bir finansal alternatif sunuyoruz” sözleriyle “Dövize endeksli TL mevduat” modeline geçildiğini açıkladı.
Merkez Bankası’nın 20 gün içinde dövize doğrudan 6 kez müdahale etmesine rağmen düşmeyen döviz kuru 20 Aralık gecesi patır patır düştü. 20 Aralık gündüzünde 18.34 seviyesine gören dolar 20 Aralık gecesinde 12 buçuk seviyelerine kadar geriledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan öğrendik ki meğer doların üzerinde bayağı “köpük” birikmiş, Sayın Erdoğan da “biriken o köpüğü” almış.
Meğer Cumhurbaşkanı Erdoğan yıldır “dövize endeksli TL mevduat” modelini bekliyormuş:
“19 yıldır bu ekonomi politikasının hazırlıklarını yapıyoruz. Artık ülkemiz ekonomisinin kronik hastalıklarını azaltma değil tedavi etme aşamasına geçtik. Ülkemizdeki mandacı iktisatçılar ve mandacı siyasetçiler, Türkiye’nin ekonomik kurtuluş mücadelesini tam tersi göstermeye çalışıyorlar. Bu faizler düşecek, biz, yüksek faize halkımızı da çiftçimizi de ezdirmeyeceğiz. Merkez Bankası’nın döviz rezervi neydi biliyor musunuz? 27,5 milyar dolar. Şimdi 127 milyar dolar. Nereden nereye?” (26 Aralık 2021)
Sayın Nebati o gün bugündür “dövize endeksli TL mevduat” modelinin yerliliğini, milliliğini ve faziletlerini, Sayın Erdoğan’ın başarılı politikası sayesinde “kur artışının tartışılır olmaktan” nasıl da çıktığını anlatıyor.
***
Sayın Erdoğan’ın dövizin üzerinden aldığı, süpürdüğü köpük gitti mi? Süpürüldüğü yere hapsoldu mu?
Sayın Nebati’nin söylediği gibi “dövize endeksli TL mevduat” modeli kur artışını tartışılır olmaktan çıkardı mı?
Vatandaşlar dövizlerini bozdurup TL’ye mi yatırdılar? Döviz kurunun başına Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sopası inince Türk lirası değer kazanmaya mı başladı?
Merkez Bankası yüzde 19 olan faiz oranını yüzde 14’e indirdi. Enflasyonu etkiledi mi? Düştü mü enflasyon?
Madem ki Sayın Erdoğan’ın “faiz sebep, enflasyon sonuç” tezi doğruydu. Düşen faizlerin enflasyona olumlu yansımalarını görmemiz gerekmiyor muydu?
Merkez Bankası 23 Eylül 2021’de faizi yüzde 19’dan yüzde 18’e, 21 Ekim 2021’de yüzde 18’den yüzde 16’ya, 18 Kasım 2021’de yüzde 16’dan yüzde 15’e ve 16 Aralık 2021’de yüzde 15’ten yüzde 14’e indirdi.
4 aydan bahsediyoruz. Merkez Bankası 4 aydır istikrarlı bir şekilde faizi düşürüyor. Niye enflasyona gram olumlu yansıması olmadı?
Ekonomide uygulanan herhangi bir politikanın başarılı olup olmadığına kim karar verir?
Politikayı tasarlayan ve uygulamaya koyanlar mı? Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “bu politika başarılı olmuştur” demesi o politikanın başarılı olduğunu gösterir mi?
Ülkemizde artık kur artışı tartışılır olmaktan çıktı mı?
***
Uygulamaya konulan politikanın başarılı olup olmadığı nasıl anlaşılır? Elbette ki ölçü Sayın Erdoğan’ın “başarılı olduk”
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
23.05.2025
30.04.2025
22.04.2025
28.03.2025
28.02.2025
21.01.2025
8.01.2025
1.01.2025
18.12.2024
19.11.2024