Fehmi KORU
Adım adım çatışmaya doğru mu sürükleniyoruz? Bizim de yeni dostluklara ihtiyacımız var…
Ayrıntılarda boğulduğumuz için büyük fotoğrafı mı göremiyoruz, yoksa çok sayıda önemli gelişme ardı ardına yaşanıyor ve hepsini takip etmeye çalışırken aralarındaki ilişki mi gözlerden kaçıyor?
Galiba ihtimallerin ikisi birden geçerli.
Sonuçta her yeni gelişme durduk yere yaşanıyor sanıyoruz.
ABD başkanı Donald Trump, Japonya’da yapılan G-20 zirvesi sırasında bir araya geldiği Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’la görüşmesinin ardından yüreklere su serpen açıklamalar yapmıştı.
Yine aynı Trump, yine henüz G-20’den ayrılmadan, basına veda konuşmasında, “Türkiye 150 bin askeriyle Suriye’ye girecek ve Kürtleri öldürecekti, telefonumla bunu engelledim” şaşırtıcı açıklamasında bulundu.

Trump, içinde Türkiye, Kürtler, vurma sözcüklerinin geçtiği ve “Öyle yaparsa Türkiye ekonomisini çökertiriz” tehdidinin de yer aldığı bir Twit mesajı atmıştı, bu yılın başlarında…
Aynı mesajda şimdilerde Türkiye’ye kabul ettirmeye çalıştıkları 20 km’lik bir alanda ‘güvenli bölge’ oluşturma niyeti de yer alıyordu.
Oysa aynı günlerde Trump şimdilerde sayısını artırmaya çabaladığı Suriye’deki askerlerini bütünüyle çekmekten söz ediyor, etrafından gelen eleştirilere de kulak asmayacağı görüntüsünü veriyordu. [ABD’nin ISIS (IŞİD) ile mücadele koordinasyonuyla görevlendirdiği Brett McGurk, itibarlı Foreign Policy dergisinin son sayısında yayımlanan yazısında, Trump’ın Suriye’den asker çekme kararını Cumhurbaşkanı Erdoğan’la bir telefon görüşmesi yaptıktan sonra verdiğini söylüyor. Etkilenmiş Trump. Barack Obama da kendisini en fazla etkileyen liderin Erdoğan olduğunu söylemişti, görevde bulunduğu ilk dönemde.]
Bunlar elimizdeki veriler…
Peki de şimdi olanlarla bu veriler örtüşüyor mu?
Jeffrey gelip gidiyor, ama…
James Jeffrey’i Ankara’da büyükelçilik yaptığı günlerden tanırım. Konutunda özel bir yemeğe çağırmıştı; o görüşmede uzun uzadıya konuşma ve kendisini tanıma fırsatı bulmuştum. Jeffrey şimdi Trump’ın Suriye konusunda görevlendirdiği diplomat. Ankara’ya geldi geçen hafta ve ‘güvenli bölge’ konusunda ikna faaliyetinde bulundu.
Haberlerde yer almayan ayrıntı şu: Jeffrey Ankara’ya Fırat’ın doğusundaki Dair ez-Zor’dan geldi.

Dair ez-Zor ve çevresi şu sıralarda bayağı hareketli. Komşu Amouda 6-8 Temmuz günleri çoğunluğu Araplardan oluşan 200 yabancı akademisyen ve gazetecinin katıldığı bir konferansa evsahipliği yaptı. 9 Temmuz günü Jeffrey, ABD’nin Suriye’deki uluslararası güçlerle ilgili yetkilisi William Robak ile birlikte bölgedeki Arap aşiretlerinin liderleriyle Dair ez-Zor’da bir araya geldi. 13 Temmuz günü Suudi Arabistan’ın Körfez politikalarıyla görevli devlet bakanı Thamer al-Sabhan Dair ez-Zor’a geldi ve orada ABD’nin dışişleri bakanlığı müsteşarı Joel Rayburn, Jeffrey’in danışmanı büyükelçi William Roebuck ile görüştü.
Jeffrey 7 Temmuz’da ABD çekilse bile bölgede görev yapacak uluslararası güç için Avrupa ülkelerine davette bulundu. [Fransa ve İngiltere davete hemen olumlu cevap verdi, Almanya reddetti, İtalya ve Danimarka davet üzerinde düşünüyor.] Fransa, İsveç ve Norveç’ten heyetler de bölgeye geldi. Kuzey Irak ve Fırat’ın doğusuna Mart ayından beri 1.730 kamyon ‘insani yardım’ değişik ülkeler tarafından ulaştırıldı.
Arap gazeteleri Suriye’nin kuzeyi ile ilgili politikaların belirlenmesinde Suudluların faal olduğunu yazıyor. PYD’nin ana gövdesini oluşturduğu Suriye Özgürlük Ordusu (SDF) temsilcilerini ülkesinde yapılacak ‘Riyad-3’ konferansına bölgeyi temsilen çağıracaklarını ve SDF’nin Suriye ile ilgili müzakerelerde masada yer alması için çalışacaklarını da açıklamış Suudlular…
İşte size bir dizi yeni veri daha.
Dostlar bugünler için gerekli
Türkiye bu gelişmeler karşısında tedirgin; bunu ülkedeki Suriyelilere dönük yeni havadan da anlayabiliyoruz. Daha önce ‘ensar-muhacirin’ ekseninde görülen göçmenlere dönük politika birden bire değişti; ülkenin her yerine dağılmış Suriyeliler sınır bölgelerine dönmeye zorlanıyor.
Bir yandan da ABD yönetimini ve kamuoyunu kendi tezleri istikametinde etkilemeye çalışıyor ülkemiz. Bunun için de ABD’deki güçlü lobi firmalarının yardımlarını alıyor. 45 ülkede büroları veya temsilcileri bulunan uluslararası hukuk firması Greenberg Traurig ana lobi şirketimiz; 2019 yılı için firmaya 1,5 milyon dolar ödenmiş bulunuyor. Traurig de LB International Solutions, Venable LLP ve Capitol Counsel adlı taşeron firmaları devreye soktu.
Şimdiye kadar yazdıklarımdan, aktardığım verilerden siz neler çıkardınız? Benim çıkardığım, bütün aksine çabalara rağmen, ülkemizin adım adım çatışmacı bir ortama doğru sürüklendiği… Bir yandan “Sakın ha” denilirken, bir yandan da karşı saflar sıklaştırılarak uluslararası bir cephe oluşturuluyor ve Türkiye’nin bölgeye askeriyle müdahale etmesi bekleniyor gibi.
Hiç mi dostumuz kalmadı?
Rusya bu denklemin neresinde?
Moskova’da da birileri bu tabloya bakıp avuçlarını oluşturuyor olabilirler mi?
Yazarlar
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları









































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
28.12.2025
26.12.2025
25.12.2025
23.12.2025
19.12.2025
18.12.2025
16.12.2025
14.12.2025
12.12.2025
9.12.2025