Mehmet BARANSU
Fehmi Koru’nun Başbakan Recep Tayyip Erdoğan üzerine yazdığı “Tayyip Bey’i anlamak” yazısını okuyunca aklıma Barbaros Hayrettin’in bir dönem dillerden düşmeyen şarkısı geldi.
“Öl de baba ölelim, eyvallah.
Gül de baba gülelim, eyvallah
Sev de baba sevelim eyvallah
Ben sizin babanızım
Ben ne dersem o olur.”
Koru, son bir yılda Başbakan Tayyip Erdoğan’ın söz ve davranışlarına yansıyan olumsuzlukları bir babanın evlatlarına karşı yaklaşımına benzetmişti yazısında:
“Başbakan Tayyip Erdoğan kendisini evlatlarını yanlış etkilerden korumakla görevli, onların üzerine titreyen bir baba gibi görüyor. O tür babalar gibi, yapılan yanlışı yüze vuruyor, düzeltilmesini istiyor, düzeltilmezse başa geleceği hatırlatmadan da edemiyor.”
Yazısına konu edindiği bu yaklaşımının kamuoyunda eleştirilmesi üzerine Koru dün ikinci bir yazı yazma ihtiyacı hissetti. “Babalar ve çocuklar üzerine” başlıklı yazısında, medyanın, yazdıklarını yanlış anladığını söyledi:
“Medyanın bir bölümü ‘Babanıza itaat edin’ dediğimi sanmış. Dediğim şu; Tayyip Erdoğan ülkemizde yaşayanların ‘iyi birer insan’ olmasından sorumlu olarak görüyor kendisini. Bir tür ‘baba’ gibi yani; ama sert bir baba. Her sert baba gibi de dediğim dedikçi; yanlış da olsa söylediklerinin dinlenmesini, isteklerinin yerine getirilmesini arzuluyor... ‘Babanıza itaat edin’ sonucunun yazımdan çıkartılması hem garibime gitti hem de gözümü açtı.”
Koru’nun her iki yazısını da okudum. Medyadaki genel kanaatinin aksine köşesinde dile getirdiği benzetmeden “Babanıza itaat edin” yaklaşımını çıkarmadım.
Ancak Koru gibi duayen bir gazeteciden, farklı bir değerlendirme beklediğimi de itiraf etmeliyim. “Bir evlat olarak”, “babasını”, eleştirel bir gözle değerlendirebilirdi. “Babadır, ne yapsa yeridir” yaklaşımından çok daha ötesini yazmaktı hakkı.
Madem bir “evlat” olarak kendisi bu alanı eksik bıraktı, bir “vatandaş, seçmen ve gazeteci” olarak bu eksik alana giriş yapayım.
Ve soruya şuradan başlayalım; Ya “baba” hata yaparsa?
Uludere’yi, yaşananları, sonrasında “‘baba’nın” ve “evlatlarının” söylediklerini hatırlıyorsunuz. En yakın zamanda çözülecekti hatanın nereden kaynaklandığı. Sorumlular hesap verecekti. Hem “anne” de ziyaret etmişti Uludere’yi. O da söz vermişti “ana” şefkatiyle.
Sonrasında ne mi oldu?
Uludere komisyonunun AK Partili vekilleri, “istihbarat kimden gitti, bomba emrini kim verdi gibi soruların cevabı raporumuzda olmayacak. Kamuoyu raporumuzdan fazla bir şey beklemesin” dediler.
Bir “evlat” olarak sineye çektik.
“Özel yetkili mahkemeler sınırları aşıyor” yalanıyla Meclis’ten bir yasa geçirildi. Kilitli kasada saklanan yasayı, “Beşli çete haricinde AK Partili vekiller dâhil kimse bilmezken” bu köşeden Meclis’te nasıl bir yasa çıkacağını yazdım. Tam da yazdığım gibi bir düzenleme çıktı.
Çıkar amaçlı suç örgütleri Özel Yetkili Mahkemeler’in yetki alanından kaçırıldı. Yani; rüşvet, kamuyu ihalelerinde örgütlü dolandırıcılık, belediyelerin ihalelerde yaptığı yolsuzluk, usulsüzlük “usta” bir manevrayla örtüldü.
Bir “evlat” olarak sineye çektik.
Şike soruşturması, bir gece yarısı ansızın çıkartılan yasa, şikecilerin korunması, kişilerle kurumların ayrılması, damat Göksel Gümüşdağ’ın yargıdan kaçırılışı, yaptığı pisliklere rağmen korunması, şike rezaletinin kapatılması için Futbol Federasyonu Başkanlığı’na Yıldırım Demirören’in seçtirilmesi..
Bir “evlat” olarak sineye çektik.
Milletvekili bile yapılmayan bazı bakanların haklarındaki iddiaları bilmekti hakkımız ama bunu da...
Bir “evlat” olarak sineye çektik.
“28 Şubat operasyonları dalga dalga ülkeyi boğuyor” dedi “baba”. 28 Şubat’çı Aydın Doğan’la kırmızı kurdele kesti.
Bunu da bir “evlat” olarak sineye çektik.
Sayıştay Yasası, belediyelerdeki yolsuzluk, bakanlıklardaki usulsüzlük, Suriye, düşen uçağımız... Daha yüzlercesi...
Hepsini bir “evlat” olarak sineye çektik.
Çocuklar ne zaman büyür diye sormuş Fehmi Koru. Cevabını da kendisi vermiş: “Babaları karşısında haklı çıktıkça.”
Ben de merak ediyorum.
Bu ülkenin “evlatları” haklı çıkmak için daha ne yaşayacak?
Koru’nun aksine yaşananları bir “Babanın evladına karşı yaklaşımı” olarak değerlendirmiyorum. Üst üste hata yapan, söyleyecek sözü olmayan, partisinin hatalarını örtmek zorunda olan birinin yaklaşımı yaşadıklarımız.
Bu ülke Süleyman Demirel’i, ailesini, çevresini, partisini ve yaptıklarını gördü. Sizi bilmem ama bu bünye ikinci bir “babayı” kaldırmıyor. Tıpkı “Tansu Ana’yı” kaldırmadığı gibi. Daha önce AK Parti ANAP’laşıyor demiştim ama yazınızı okuyunca “gözüm açıldı”, yanıldığımı anladım. Tayyip Bey “Sülümanlaşıyor”, AK Parti DYP’leşiyor sanırım.
Son sözüme gelince; bize “baba” değil, Hz. Ömer adaletini sağlayabilecek yöneticiler lazım.
Yazarlar
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
29.01.2016
5.02.2016
28.12.2015
15.12.2015
9.02.2015
30.11.2015
23.11.2015
16.11.2015
9.01.2015
26.10.2015