Mustafa Karaalioğlu
Bugünden geriye doğru bakınca bazı diplomatik süreçleri yorumlamak gayet kolay olabiliyor. Sebep-sonuçlar elde olduğuna göre karar vermek de şüphesiz çok kolaydır. Ayrıca denenmiş ve sonuç almış hamleler ortada olduğuna göre hata yapma ihtimali ortadan kalkıyor.
Bütün tarihi yeniden yazabilsek, hatalardan ders almış olurduk ve birçok şey tekerrür etmezdi. Ama tarih “olsaydılar”la, “yapsaydılar”la yazılmıyor.
Bu girizgahı Suriye dosyasına taşıyalım. Türkiye’nin Suriye politikası yanlış mıydı? Ya da yol boşunca yapılmaması gereken şeyler mi yapıldı? Suriye iç savaşı öncesiyle bugünü kıyasladığımızda çok içinde olduğumuz ve aktif bir aktörü olduğumuz problemin kazananı olmadığımız aşikar. Savaş öncesi Şam yönetimi dostumuzdu, bu ülkeden kaynaklanan PKK riski bitmişti ve ülkemizde 3,5 milyonu aşkın göçmen bulunmuyordu. Bugün ise, Şam’da Türkiye düşmanı bir yönetim bulunuyor, sınırımız boyunca statü kazanmak üzere olan YPG/PKK var ve hemen hemen bütün vilayetlerimizde yoğun Suriyeli nüfusu ile yaşamaktayız.
Bu tabloya rağmen Suriye politikası tümüyle yanlış değildi. Şam’daki diktatörün kendi vatandaşlarına katliam yapmasına göz yumulamazdı. Unutmayalım ki Esad’ın katliamları 15-20 bine ulaştığı zamanlarda bile Ankara hâlâ bir umutla çözüm telkinini sürdürüyordu. Telkinlerin işe yaramadığı anlaşıldığında da kimse Esad’a “Madem böyle uygun görüyorsun o zaman öldür” diyerek seyirci kalamazdı. Film başa sarılsa, bugün bile bu söylenemez. Türkiye’nin, bugün tartışılıyor olmasına rağmen Suriye göçüne kapılarını açması insani ve doğru bir karardı. Kapılar açılmasaydı o insanların sonu kaçamayanlar gibi ölüm olacaktı.
Bununla birlikte başlangıçtan bugüne Suriye konusunda yüzlerce karar alındı ve bunların birçoğu da yanlıştı. Birçoğunda şu veya bu sebeplerle zamanlama hatası yapıldı ve bazıları da bugün Türkiye’yi baştaki avantajlı konumundan uzaklaştırıp Rusya ve ABD’nin himmetine muhtaç hale getirdi. Ne yazık ki bazı sonuçların da artık telafisi bulunmuyor. YPG yapılanması ve göçmen tahliyesi de bunlar arasındadır.
Evet, Türkiye sorunun güçlü bir tarafı olmaya devam ediyor ama sahada iki süper güç ve onlar bizden çok daha güçlü. Kabul edelim, bizim için sorun olan şeyler onların gözünde aynı anlamı taşımıyor. Zaten, Türkiye’nin Suriye dosyasında talihinin dönmesi de ABD’nin Rusya’ya alanı açmasıyla başlamıştı. O günden beri sürekli geriledik ve şimdi karşı karşıya bulunduğumuz problemler de kronikleşti. Yani, içinde Rusya’nın iştahı ve ABD’nin kayıtsızlığının olduğu Suriye’nin yakın tarihi defalarca yazılsa sonuç bizim için değişmeyecektir.
Şimdiden sonra yapılması gereken hasarı azaltmak ve Suriye meselesini bir güvenlik riski olmaktan çıkarmaktır. Bir yandan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın son Rusya seyahati, öte yandan da ABD ile aramızdaki sınır güvenliği çalışmaları bu faza geçildiğini gösteriyor. En nihayet, baştan beri değişmeyen politikamız Suriye’nin toprak bütünlüğü olduğuna göre bu doğrultuda varılacak bir sonuç Türkiye’yi rahatsız etmeyecektir.
İlk aşamada yapılabilecek olan, YPG riskini sınırın uzağında tutmak ve daha fazla göçmen girişini önlemektir. Mevcut göçmenlerin geri dönüşü ise uzun ve meşakkatli bir konu ki şu anda muhataplarımızın bununla ilgilenmeleri mümkün görünmüyor. Esad ise zaten bu bahse tamamen kapalıdır, bunu da not edelim.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.06.2025
8.06.2025
5.06.2025
1.05.2025
14.04.2025
7.04.2025
31.03.2025
10.03.2025
9.02.2025
13.01.2025