Yalçın AKDOĞAN
FETÖ, 1970’lerden bu yana bir dini cemaat gibi davranarak büyüdü, insan kaynağını da dini motivasyonla toplamaya çalıştı. Örgütün saadet zincirine dönüşmesi veya korku ve tehdide başvurması sonraki aşamalarda yoğunlaştı ve maddi motivasyon daha fazla öne çıkmaya başladı. Çalınan sorularla kazanılan sınavlardan şantajlarla elde edilen haksız imkânlara veya kamu gücünü kullanarak kazandıkları haksız kazançlara kadar birçok faktör örgütü bir güç ve cazibe merkezi gibi gösterdi. Örgüte yakın olmanın getirdiği kârlar veya uzak olmanın doğurduğu riskler… Yalancı bir dünya cenneti sunma güdüsü örgütü palazlandırdı.
Ama tüm maddi boyutlarına rağmen örgütün asıl insan kaynağı din istismarından sağlandı. Vaazlar, rüyalar, sohbetler, dini görünüm altında yürütülen faaliyetler… FETÖ açıkça dini istismar eden örgütler kategorisinde sayılabilir. Tıpkı DEAŞ gibi, El Kaide gibi…
FETÖ’nün bu örgütlerden farkı ise dini sonuna kadar istismar etmesine rağmen dini görünümü mümkün olduğu kadar perdelemeye çalışması, takiyyede ve iki yüzlülükte son noktayı bulması… DEAŞ, çarpık anlayışı sonucu tekbir getirerek sivilleri katlediyor, diğer örgütler din devleti kurma kandırmacasıyla insanları ölüm makinesine dönüştürüyor. Dini açıdan yaptıkları da sorunlu, anlayışları da hastalıklı… Ama suç işleyenler sonuçta dini duygularla suç işlediklerini söylemekten çekinmiyorlar.
FETÖ’cüler ise öyle mi?
Ellerinden masum insanların kanı damlarken pişkin pişkin sırıtan bu canilere şunu sormak gerekir:
Madem çok büyük suçları, günahları, haksızlıkları, cinayetleri dini duygularla işlediniz, niçin bunları göğsünüzü gere gere dile getirmiyorsunuz?Niçin yaptıklarınızı samimiyetle sahiplenmiyorsunuz?
Hırsızlık yapmak, iftira atmak, insanların hayatını söndürmek, masumları katletmek, hak hukuk demeden her türlü kötülüğü yapmak ile dini duyguları bir arada zikretmek komik kaçıyor, o inandığınız yalan dünya çöküyor değil mi?
Allah adını kullanarak kandırdığınız, sırf dini duygularla size yönelen, sizi destekleyen insanlar yüzünüze tükürür diye bunları savunamıyorsunuz değil mi?
İşte bu FETÖ’cüler böyledir, hem yalancıdır, hem karaktersizdir. Her türlü kötülüğü ve pisliği yapmaya kendilerince yol bulur ve cesaret ederler ama onu sahiplenmeye ve savunmaya cesaret edemezler.
Siz hiç dini duygularla bu işleri yaptığını, Allah için bir yola çıktığını söyleyeni duydunuz mu?Diğer örgütlerin elemanları yaptıklarını gururla savunur, bunlar ise korkak ve namertçe yalanların arkasına saklanır.
Balık baştan kokar… Bunların elebaşısı darbe gecesi ilk teberri edip yalan söyleyendi. Tepedeki, milleti kandırdığı kutsalını savunmazsa alttaki tetikçiler neyi savunacak?
Bunların bu kadar olup biten içinde istismar ettikleri duygulardan tek bir cümle kurmamasının sebebi hem her şeylerinin yalan üzerine dönmesi, hem de yaptıklarıyla bu duyguların telif edilemez olması…
Bunlar yasal işler yaparken de Allah’ın adını anmaktan teberri ediyorlardı, dinle izahı mümkün olmayan kötülükler yaptıklarında da böyle bir motivasyonla suç işlediklerini söyleyemiyorlar.
Çünkü dini motivasyon insanları kandırmak içindi, asıl mesele küresel güçlerin ajanlığını ve tetikçiliğini yapmak…
Günlerdir süren pişkin tiyatro gösteriyor ki, bu tipik bir taşeron tetikçi örgütten başka bir şey değil. Sahtekârlık ve kötülük üzerine iyi bir şey inşa edilemezdi. Bunlar hem kurdukları yalan dünya içinde kendilerini kaybetmişler, hem de her türlü kötülüğü kendilerine mubah görecek kadar yoldan çıkmışlar. Suç ve terör üreten bir makine var ortada. O makinenin çarkları ve dişlileri ise yaptıkları kötülüğü savunamaz durumdalar.
Yüzsüz/hayaletbir örgüt suçüstü yakalandı ve şimdi ortada insan suretleri ile yaptıkları iğrençlikler var. Kendini görünmez sandığından her türlü pisliği yapanlar dokunulur olduklarını anlayınca üç maymunu oynuyorlar.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.05.2019
17.05.2019
8.05.2019
2.05.2019
1.05.2019
19.04.2019
17.04.2019
12.04.2019
11.04.2019
4.02.2019