Ali BAYRAMOĞLU
Son yazımda şunları özetle söylemiştim:
28 Şubat’tan bu yana, son 25-30 yılda, seküler ve muhafazakar grupların iç değişimi ülke bakımından oldukça kritiktir. Her iki kesimde evrensel kimi değerlere yaklaşma, kültürel kimlik ve aidiyet özelliklerini ortadan kaldırmasa da kısmi değişimlerine yol açmış, sert laikçi ve dindar tutumları kırmıştır. Bu önemli yer değişimidir. Türkiye’nin değişimi toplumsal grupların kendi içlerinde yaşayacakları değişimle yakından ilgilidir iddiasının doğrulanmasıdır…”
Panaromatr Mayıs ayı gündem çalışmasının, hazırlanması ve değerlendirmesine benim de katıldığım, ülkedeki mevcut birey-kimlik-siyaset ilişkileri iklimi, kültürel kimlik-siyaset-siyasi kimlik ilişkileri, kimlikler arası temaslar ve mesafeleri sorgulayan ODAK bölümü, bu gözlemi doğrulayan bulgular içeriyor.
Diğerleri arasında en önemli bulgu, katılımcıların kimlik tercihlerinde “Atatürkçülük” ve “milliyetçiliğin“ öne çıkmasıdır. Muhafazakarlık, dindarlık, solculuk, sosyal demokratlık gibi kimlik tercihleri açık ara geride kalmaktadır.
Bu durumda önemli soru Atatürkçülük ve milliyetçiliğe verilen anlamların neler olduğudur. Katılımcılara neden bu kimlikleri tercih ettikleri sorulduğunda alınan yanıtlar dikkat çekicidir.
Örneğin, Atatürkçülüğü laikle özdeş görenler sadece yüzde 3-4’tür. Atatürkçülüğü, laik ve çağdaşlıkla (deneklere göre özgürlük, demokrasi, kadın hakları, evrensel değerler, akıl, yaşam biçimi) tanımlayanların oranı yüzde 33, sadece çağdaşlıkta tanımlayanlar ise yüzde 9 civarındadır. Bunların üzerindeki ana tercih şemsiyesi ise yüzde 40 ile milli duygulardır. Bu veriler. Atatürkçülüğün algıda ve tanımda yaşam biçimi hapishanesinden çıktığını, çıkmaya başladığı gösterir. Diğer yanıyla ise yanıyla yeni ve sivil milliyetçilik anlayışının taşıyıcı unsurlarından biri haline dönüştüğüne işaret eder.
Milliyetçiyim diyenler, dnlar bu tercihe ne anlam veriyorlar?
Milliyetçilikte, siyasi ve ideolojik referans ile devlet ve devletçilik referansı toplamı sadece yüzde 25’tir. Yüzde 65, milliyetçilik tanımı “vatan millet sevgisi”dir.
Buna göre, Atatürkçülük ve milliyetçilik benzer içeriklerle ve bir arada son dönemin hakim ulusal kimlik kompozisyonuna gönderme yapmaktadır. Nitekim Atatürkçülük ve milliyetçilik tercihleri birlikte yüzde 55’e varmaktadır.
Bu eğilimlerin içindeki hassas siyasi noktalara gelince…
Araştırma raporundan birlikte okuyalım:
“Bu katılımcıların yaşam biçimlerini tarifte ‘özgürlük ve demokrasi’ şıkkını yüzde 46 civarında bir oranla, açık ara tercih etmeleri de dikkat çekicidir. Ancak daha da dikkat çekici olan yaşam biçimini tehdit altında görenlerin bunu, yüzde 47 civarında demokrasi eksikliklerine bağlaması, bu oranı yüzde 10 ile ekonominin takip ediyor olmasıdır. Bu veriler, yaşama biçim bakımından özgürlük ve demokrasinin yüzde 45 ile açık ara öne çıkan siyasi durum, tutum ve ilkeler olduğuna işaret etmektedir. AK Parti seçmeninde yaşam biçimini dini değerlerle tanımlamayan yüzde 30’luk bir kitle bulunmaktadır…”
Bununla birlikte, sivil milliyetçiliğin dalgasının öne çıkması, milli kimliğin kültürel kimliğin yanında, zaman zaman üstünde hakim kimlik olarak işlev görmesi bir diğer önemli bir veridir. Özgürlük talebi kadar milli-devlet sınırlarını veri alan içe kapanma eğilimleri taşıyan bir dalga toplumda esen hakim rüzgarlardandır.
Bugünün Türkiye’sine toplumsal duruş bakımından bu iki uç, uçlar arasındaki ilişler ve gerilimler temsil etmektedir.
Bu durumun iç siyasetteki ve tutumlardaki anlamı başka yazılara…
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye siyasetinin hastalığı: İmralı tartışmasında serinkanlılık ihtiyacı ve CHP'nin kararı 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin “kritik eşikleri” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi (7): Simit 27.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları





































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.12.2025
6.12.2025
4.12.2025
30.11.2025
27.11.2025
22.11.2025
20.11.2025
15.11.2025
13.11.2025
8.11.2025