Cemile Bayraktar
Amerika’da ve dünyanın birçok yerinde, George Floyd’un polis tarafından öldürülmesine yönelik protesto gösterileri ilk günlerdeki kadar aktif olmasa da devam ediyor. Sadece siyahların değil, ayrımcılığa ve ırkçılığa maruz kalanların katıldığı bu eylemlerde birçok sivil, sivil toplum kuruluşu ve insan hakları örgütleri faaliyet gösteriyor, bazen siyasi isimlerden de destek geliyor.
Amerika, her ne kadar göçmenlerden oluşan bir ülke olsa bile yerlilerin topraklarını işgal ederek kurulduğu için içkin bir ırkçılığa sahip. Bu ırkçılık dönemine göre Kızılderililere, dönemine göre siyahilere, dönemine göre Müslümanlara karşı kullanılıyor. Siyahilere yönelik ırkçılık devam ederken 11 Eylül öncesi başlatılan İslam ve Müslüman karşıtlığı politikaları, 11 Eylül döneminde zirve noktasına gelmekle birlikte halen devam ediyor.
11 Eylül sonrası artan Müslümanlara yönelik ırkçılık sadece ABD sınırları içinde kalmadı; küresel ölçekte Müslümanlar ırkçılık, ayrımcılık, nefrete dayalı saldırı, fişleme, yerinden etme, terörist muamelesi görme gibi haksızlıklara maruz kaldı. Doğu Türkistanlıları, ekonomik nedenlerden dolayı peyderpey ortadan kaldırmayı isteyen Çin yönetimi, 11 Eylül’ü fırsat bilerek katı ırkçı politikalarını meşrulaştırmaya çalıştı, bugün de bu politikalara devam ediyor.
Çin’in Doğu Türkistanlılara yönelik kötü muamelesini biliyor olmama rağmen, yaklaşık 5-6 yıl önce Türkiye’de yaşayan Doğu Türkistanlı biriyle yaptığım röportaj sırasında meselenin bildiğimden daha vahim olduğunu görmüştüm. Kendisi, ismi dahil kendisiyle ilgili bilgilerin paylaşılmasını istemiyordu, Çin istihbaratının Türkiye’de faaliyet gösterebilecek kadar ileri gidebileceğinden ve halen Doğu Türkistan’da olan akrabalarının başına kötü şeyler gelmesinden endişe ediyordu.
Independent Türkçe muhabiri Cihat Arpacık yaklaşık iki hafta önce “Türkiye’deki Uygur Türklerine Çin Takibi” başlıklı bir haber yaptı. Habere göre, Çin vatandaşı olan bir Uygur Türkü’nün kendisini Türkiye’de ziyaret eden annesi Çin’e döndüğünden bu yana kendisinden haber alınamıyor. Ankara’da bir hastane yapmayı planlayan iki Uygur Türkü işadamının mal varlıklarına Çin tarafından el konuldu. Ayrıca Çin, Uygur Türkü gençleri yakınlarını tutuklayarak, gençleri Çin istihbaratı için çalışmaya zorluyor. Maalesef Çin, bununla da kalmıyor birçok Uygur Türkü’nü adım adım takip ediyor. Dahası gerçek olup olmadığı belli olmayan ithamlarla insanlara terörist damgası vurarak iadelerini talep ediyor.
Çin’de Uygur Türkleri, Çin’in “meslek edindirme kursu” dediği toplama kamplarında her tür insanlık dışı uygulamaya maruz kalıyor. Bu kamplarda ölümle tehditten, tecavüze kadar birçok insanlık dışı uygulama yapılıyor. Birleşmiş Milletler raporlarına göre Çin, bu kamplarda 1 milyondan fazla Uygur’u zorla tutuyor.
Black Lives Matter, ABD’de yaşayan siyahilere yönelik çok uzun süredir devam eden ırkçılığa karşı oluşturulmuş bir sivil hareket. Bu sivil hareketten rol kapma niyetiyle değil aksine hem kendilerine destek olmak hem de ırkçılığın her türüyle mücadele etmek amacıyla bazen “Muslim Lives Matter” sloganlarıyla da karşılaşıyoruz. Bazen ekonomik, bazen siyasi, bazen sosyal nedenlerle göçmenlere, azınlıklara, yabancı görülenlere, beyaz olmayanlara, Uygurlar gibi asimile olmayanlara, Müslümanlara, Filistinlilere, Arakanlı Müslümanlara, Hintli Müslümanlara en ağır insan hakları ihlallerinin yapıldığını görüyoruz. Ve hayatlarımızın/hayatlarının önemli olduğunu hatırlatmak zorunda kalıyoruz. Ancak hayatların önemli olduğunu söylemek gibi en temel haklarımızdan mahrum bırakılıyoruz. NBC News’in haberine göre “Black Lives Matter” eylemlerinin Miami ayağında, başörtülü bir kadın heykellere sprey sıktığı için tutuklandı ve başörtüsüz şekilde fotoğraf çekilmeye zorlandı.
Uygurlar, Çin’de toplama kamplarında tutulurken, Türkiye’ye gelebilmiş olanlar Türkiye gibi bir ülkede Çin takibine maruz kalabiliyor. Myanmar’da Arakanlı Müslümanlara yapılan soykırımın ortağına Nobel Barış Ödülü verilebiliyor. Haliyle eş anlı olarak, tekrara düşmek pahasına yine yine zikretmek zorunda kalıyoruz; Black Lives Matter! Muslim Lives Matter!
Yazarlar
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları



























Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
7.08.2025
3.08.2025
16.01.2025
7.01.2025
7.11.2024
31.10.2024
9.10.2024
26.08.2024
20.08.2024
15.08.2024