Gülay GÖKTÜRK
Ortada henüz ne olduğu anlaşılmamış bir telefon dinlemesi var.
Eğer doğruysa çok ama çok vahim. Montajlıysa da, hazırlayan odağın gözü dönmüşlüğünü, ne kadar korkunç tertipler yapabileceğini, demokratik rejimin altına dinamit koyup havaya uçurmasının işten bile olmadığını göstermesi bakımında çok vahim.
Bu durumda ne olması gerekir? Herkesin tek bir cümlede birleşmesi: Gerçeği istiyoruz, hemen şimdi!
Ama bir de olana bakın...
Ses kaydının ortaya çıkmasıyla birlikte hemen iki cephe çıkıyor ortaya. Bir tarafta gerçek olduğundan şüphe duymayanlar, öbür tarafta ise montaj olduğundan kuşku duymayanlar var ve karşılıklı kamuoyunu kendi yanlarına çekme savaşı veriyorlar.
"Hayatın olağan akışına uygun"
Daha ilk gün, Kılıçdaroğlu bandın doğruluğuna yüzde yüz iman etmiş, Erdoğan'a helikopterle kaçmasını öneriyor.
MHP'li Oğan, "Eğer Erdoğan ailesinin olağanüstü zenginleştiği konusunda daha önceki duyumlarımız olmasaydı, ihale karşılığı rüşvet söylentileri ayyuka çıkmış olmasaydı, o zaman bu ses kaydına itibar etmezdik. Ama şimdi başka" gibilerden gayriciddi yorumlar yapıyor ve bu gayriciddi yorumlar üzerinden hükümeti istifaya davet ediyor.
Demirtaş, "TÜBİTAK'a gidin 20 dakikada öğrenin" diyor ama kendisi TÜBİTAK sonucunu beklemeye gerek duymadan "Artık bu iktidarla yürümek imkansız" diye hükmünü belirtiyor; bir "geçiş hükümeti" düşünülebileceğini eklemeyi unutmadan!
Bir köşe yazarı büyük bir uzman edasıyla "O kayıtlar neden montaj olamaz" başlıklı bir yazı döşeniyor ama yazıyı okuyunca neden olamayacağını hiçbir şekilde anlamıyorsunuz.
Biri çıkıyor "Ben bu bandın gerçek olduğuna inanıyorum çünkü duyduklarımız hayatın olağan akışına uygun" gibi saçma sapan bir laf ediyor.
Buna karşılık bir başkası çıkıyor "Bantta dinlediğim Erdoğan'ın psikolojisi benim tanıdığım Erdoğan'ın psikolojisine hiç benzemiyor" diyebiliyor.
Bu arada birileri alelacele benzer bantların Kılıçdaroğlu ya da Bahçeli için de kurgulanabileceğini ispat amacıyla demolar hazırlıyor. Sanki böyle şeylerin yapılabilir oluşu, söz konusu bandın da öyle yapılmış olduğunu kanıtlarmış gibi...
Belki de en vahimi, AK Partili bir siyasetçi, üstelik de bir bakan kalkıp bandı dinlediğini, montaj olduğu konusunda hiç kuşkusu olmadığını, hatta incelemeye gönderilmesine bile gerek olmadığını söyleyebiliyor.
Basit bir bilgi: Gerçek mi montaj mı?..
İşte bu tablo karşısında benim, elime bir megafon alıp bağırasım geliyor:
Bir dakika! Hele biraz susun ve bekleyin.
Herkes tahminini kendine saklasın. Muhtemel sonuçlar üzerinden spekülasyon yapmayı bıraksın. Şu anda yorumlara da, tahminlere de, spekülasyonlara da ihtiyacımız yok. Tek ihtiyacımız basit bir bilgi... Basit, net ve kolay ulaşılabilir bir bilgiye ihtiyacımız var: Bu ses bandı montajlı mı değil mi?
Kaydın gerçek olduğu ortaya çıktığı takdirde Erdoğan'ın artık başbakanlık koltuğunda oturmasının mümkün olmadığı tartışma götürmez; bunu sadece muhalefet değil, AK Partililer de bilir.
Ama daha şimdiden, Başbakan'ı istifaya çağırmak, geçiş hükümetlerinden bahsetmek, Yüce Divan'ın yolunu göstermek, Ukrayna benzetmeleri yapmak da neyin nesi oluyor?
Elinizi çabuk tutun
Hükümete düşen ise, ortadaki vahim iddialara meydanlardan polemikle cevap vermek değil, ses bandının derhal incelenip sonucun bir an önce netleşmesini sağlamaktır. Ama öyle, kim olduğunu kimsenin bilmediği Amerikalı ses teknisyeni Robin Lai tarafından değil; herkesin tanıdığı, bildiği ve tarafsızlığına güvendiği bir kurum tarafından ve daha fazla oyalanmadan... Zira bu ülke bu kadar yüksek tansiyona haftalarca dayanamaz. Ağırdan almak, Erdoğan'ın üzerindeki şaibeyi artırmaktan başka sonuç vermez ve Başbakan üzerinde yaratılan şaibeye bir de kışkırtılmış kalabalıkların provokatif eylemleri binerse, nereye sürükleneceğimizi kimse bilemez.
Yazarlar
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
10.01.2016
8.02.2016
3.02.2016
31.12.2015
29.12.2015
27.12.2015
25.12.2015
22.12.2015
21.12.2015
18.12.2015