Kübra Par
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener bir grup kadın gazetecinin sorularını yanıtlamış. Cevaplarını dikkatle okuduğunuzda hem muhalefet partilerine hem de AK Parti’ye satır aralarında kritik mesajlar veriyor.
AK PARTİ’YE ‘MHP’SİZ GÖRÜŞELİM’ TEKLİFİ Mİ?
Öncelikle MHP’nin Cumhur İttifakı’na davetini bir kez daha net bir dille reddediyor.
AK Parti’ye ise mesajı daha farklı. “İYİ Parti'ye ne Sayın Erdoğan'ın ne de yakınlarından herhangi birinin resmi olarak 'Buyurun bir masaya, sadece sizinle oturalım kardeşim, birlikte bir yol yürüyelim' diye bir teklifi, talebi olmadı” diyor. Burada altını çizmemiz gereken nokta “Sadece sizinle oturup konuşalım demediler” cümlesindeki ‘sadece bizimle’ vurgusu... Yani MHP olmadan AK Parti ile baş başa bir görüşmenin mümkün olabileceğini söylüyor Akşener. İkinci bir şartı daha var; parlamenter sisteme geri dönülmesi...
Erdoğan’ın bu iki şartı kabul etmediği için kendisine “Gel beraber oturalım; sen ne istiyorsun, siz ne istiyorsunuz?" diye bir davette bulunmadığını düşünüyor Akşener.
Yani daha net söylemek gerekirse, şu anki yapısıyla Akşener, Cumhur İttifakı’na katılmamak konusunda net.
Öte yandan Erdoğan’a “MHP ile ittifakını bitirirsen ve parlamenter sistemi kabul edersen ittifak için görüşebiliriz” diyor. Bahçeli’nin reformlar, Çakıcı gibi konularda sık sık 'racon kestiğini' belirterek Erdoğan’a “Bak aranız o kadar da iyi değil” imasında bulunuyor.
AKŞENER’E ‘ADAYLIKTAN ÇEKİL’ DİYEN KİMDİ?
Muhalefet gelecek seçimde ilk turda ortak bir aday çıkaracak mı? Çıkaracaksa o aday kim olacak? Gelecek seçimlere ilişkin en kritik nokta bu. Akşener bu konuda da enteresan mesajlar veriyor.
Muharrem İnce’nin ilk turda seçileceğine dair gerçeklikten uzak bir heyecan yaratıldığını, hatta seçime 15 gün kala "Birinci turda biter, sen bu işi bozuyorsun" denilerek istifa etmesini istediklerini açıklıyor. “Ağzımı açtım mı? Zora sokacak bir cümlemi duymadınız” diyerek muhalefete zarar vermemek için bu konuyu ifşa etmediğini itiraf ediyor.
Dikkat edin, üzerinden tam 2.5 yıl geçtikten sonra Akşener o dönemde kendisine muhalefetten gelen baskıyı ilk kez açıklıyor.
Bence burada hem CHP yönetimine hem de CHP tabanına verdiği açık bir mesaj var. “Muharrem İnce gibi bir figürü aday gösterecek olursanız kaybedersiniz” diyor.
“İnce ile benim aldığım oy Sayın Ekmeleddin İhsanoğlu'nun aldığı oy kadar” cümlesiyle de bunun altını çiziyor.
Burada sormamız gereken üç kritik soru var.
"Birinci turda biter, sen bu işi bozuyorsun" diyerek Akşener’in adaylıktan çekilmesi için telefon açan kimdi? CHP’den biri miydi?
2.5 yıl aradan sonra bunu neden şimdi açıklıyor?
Bütün bu sözlerinin altında muhalefete “İlk turda her kesimden oy alacak bir ismi ortak aday gösterelim” çağrısı mı yatıyor?
SAADET’E ‘TARAFINI SEÇ’ MESAJI
Akşener’in açıklamalarında dikkat çeken bir başka bölüm de Saadet Partisi’ne ilişkin.
“Millet İttifakı olarak 24 Haziran'da 4 partiydik biz. Demokrat Parti, İYİ Parti, CHP, Saadet Partisi. İş 31 Mart'a geldiğinde 2 parti kaldık. Onun üzerine yeni partiler kuruldu. Saadet Partisi'nin durumu ne olacak? Çünkü başkanlık konusunda daha esnektiler, bu uygulamadan sonra ne olur?” diye soruyor.
Yani Millet İttifakı’ndaki dağınıklığın altını çiziyor. Saadet Partisi’ne ve yeni kurulan partilere de “Artık tarafınızı seçin” diyor.
Özellikle Saadet Partisi’ndeki kafa karışıklığı su yüzüne çıkmış olmalı ki Cumhurbaşkanı da Oğuzhan Asiltürk’ü evinde ziyaret etti ve ardından da açıkça bunun bir ittifak daveti anlamına gelebileceğini söyledi.
“Benim bu ziyaretim hem nezaket hem de bu ittifak meselesinde seçim ittifakı mı olur, geleceğe yönelik terörle mücadelede her türlü desteğin bizim yanımızda olması lazım. Yalnız hissetmememiz lazım. Şu anda buna benzer görüşmeleri yapmayı planlıyoruz. DSP Genel Başkanı ile de görüşmemiz oldu. Bundan sonraki süreçte görüşmeler devam edecek” diyerek diğer küçük partileri de Cumhur İttifakı’na katmak için yeni adımlar atacağının sinyalini verdi.
İttifak dengelerindeki bu aşırı hareketlilik 2023 seçimlerine daha 2 yıl varken olağan mı? Erdoğan’ın Cumhur İttifakı’ndaki parti sayısını artırma hedefi olası bir seçim hazırlığı mı? Muhalefet ortak bir aday üzerinde uzlaşabilecek mi? 2021’in ilk yarısında bunları bolca konuşacağız belli ki...
İktidar Boğaziçi konusunda Perinçek’i dinlemeli
Salı akşamı Açık ve Net’te Boğaziçi Üniversitesi’nde yaşanan protestoları konuşuyorduk. Söz sırası Doğu Perinçek’e gelince ne diyeceğine kulak kabarttım çünkü bir yandan 68 devrimci gençlik hareketinin lideri ve 2 çocuğu Boğaziçi’nde okuyan bir veli, öte yandan son dönemde iktidara yakın açıklamalar yapabiliyor.
Şöyle dedi Perinçek:
“Mesele Melih Bulu meselesi değil. Üniversite rektörünü üniversite seçer. Eğer rektörünü seçemiyorsa oraya üniversite denmez. Ortaokullardan, liselerden üniversiteyi ayıran budur. Üniversite üniversal bir kenttir. Kendi başına bir âlemi vardır. Her üniversitenin bir geleneği, kültürü, kişiliği vardır. Onu bozmamak gerekir. Üniversite hocalarının kimi rektör seçeceğinden kuşku duymak çok yanlış olur. Melih Bulu değerli bir akademisyen ama ben bunu tartışmıyorum. Siz o üniversiteye kendi rektörünü seçme hakkı tanımazsanız, o zaman protestoların kötüye kullanılacağı bir zemin yaratmış olursunuz.”
Doğu Bey ile siyaseten farklı düşündüğümüz konular olabiliyor ama rektör atamaları konusundaki tavrına tamamen katılıyorum.
İktidar da Perinçek’in bu akil sözlerine kulak verir ve rektörlerin atama değil üniversite içinden seçimle geleceği bir yasal düzenlemeyi bir an önce hayata geçirir umarım.
Yazarlar
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÜzgünüm, kimse Türkiye’yi bölmek istemiyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
7.11.2021
12.05.2021
11.05.2021
3.05.2021
28.04.2021
23.04.2021
22.04.2021
6.04.2021
26.03.2021
24.03.2021