Mithat SANCAR
Mehmet Ağar, yattığı cezaevinde “memleketin iyiliği ve huzuru” için çalışmalarını sürdürüyormuş. Radikal muhabiri, “karizması”ndan mı etkilendi bilinmez, biraz da güzelleyerek aktarıyor Ağar’ın durumunu ve sözlerini. Haberin ruhu, Ağar’ın uzun zamandır yaratmaya çalıştığı“ermiş insan”, “mağdur edilmiş, ama mağrur ve vakur devlet adamı” imajıyla uyum içinde.
Muhabirden öğrendiğimize göre Ağar, Kürt sorununa odaklanmış. Bir “Kürt raporu” hazırlıyormuş. “Yılların deneyimi var” diyor muhabir. Haksız mı? Elbette hayır! Hakikaten çok önemli bir “deneyim birikimi” var Ağar’ın.
Muhabir, “sorun çözücü formülü”nü soruyor; Ağar, “kendinden emin” bir şekilde cevaplıyor:
“Tarihi formüller kafamda ve üzerinde çalışıyorum. Geçmişin hatalarını tekrar mı edeceğiz, yoksa yaşananlardan ders alıp vizyon mu geliştireceğiz? Ben ikincisini tercih ediyorum.”
Bu haberin havası, belli ki, Radikal’in yönetimini tedirgin etmiş. Muhtemelen yaptıkları şeyin hesabını kamu vicdanına vermekte zorlanacaklarını fark ettiler ve dünkü nüshada bunu düzeltmeye çalıştılar. Bunun için, Selahattin Demirtaş’ın sözlerini manşete çıkardılar.
Diyor ki Demirtaş, “rapor tek cümle olmalı: Kürt halkından özür diliyorum. Gerisi hikâye!”
Gerçekten yeter mi bu? Ya da Ağar’ın Kürt sorununun çözümüne hiç mi katkısı olamaz?
Bence Ağar’ın yapması gereken tek şey, “özür dilemek” değildir. Hatta hiç özür dilemeden de “memleketin iyiliğine ve huzuruna katkı”da bulunabilir.
Şüphesiz Demirtaş’ın Eyüp Can tarafından da desteklenen açıklamasında vurguladığı üzere, Ağar’ın “bütün o dönemin suçlarının ve suçlularının ortaya çıkmasını sağlayacak itiraflar”da bulunması çok önemlidir.
Lakin Ağar’ın yapabileceklerini bundan ibaret görmek bana doğru gelmiyor. Önce şunu hatırlamakta fayda var: Ağar, Kürt sorununa “güvenlik odaklı yaklaşımın” en radikal versiyonunun baş mimarlarından ve birinci derecede sorumlularındandır. Şimdi bürünmeye çalıştığı “masum, mülayim ve fedakâr adam” pozlarını bir sürü insana yutturabilir belki. Lakin mağdurların bireysel ve toplumların tarihsel hafızaları öyle kolay unutmaz. Zaten bizzat Ağar’ın, sorumlu olduğu insanlık suçu kapsamına giren “operasyonlar”a dair itiraf niteliğinde pek çok sözü var kayıtlarda. Tanıkların çoğu da hayatta! İşte Güldal Mumcu’yla girdiği “diyalogu” çarpıtma girişimine karşı, hemen o tanıklar söz almış!
Ağar’ın “kilit rol” oynadığı dönem, Kürt sorununda her türlü hukuk kuralının, aslında bir bütün olarak hukuk düzeninin askıya alındığı yıllardır. Olağanüstü hal ve sıkıyönetimden çok daha beter bir durumdur bu. Bu konseptin amacı, PKK’yi bitirmek, böylece Kürt sorununu bir kez daha tarihin karanlık kuyularına gömmek ve koyu bir suskunluğa mahkûm etmek! ABD’nin Vietnam’da deneyip hüsrana uğradığı “gerilla, halk, balık, su” formülü, o dönemde açıkça telaffuz ediliyordu. On binlerce insanın katledilmesi, binlerce köyün yakılması hep bunun içindi.
Sonuç, PKK’nin kitleselleşerek daha da güçlenmesi ve Kürt sorununu kangrene dönüştürme potansiyeli olan pek çok yaranın açılması oldu. PKK’nin bugünkü sadık tabanını ve gücünün önemli dayanağını oluşturan milyonlarca mağdur bu dönemde yaratıldı. Kürtlerde “çatışma enerjisini”nin dinamosunu oluşturan köklü öfkenin kaynakları büyük ölçüde bu dönemde yatıyor.
Ağar, bu dönemi “en iyi bilen” birkaç kişiden biri! Şayet gerçekten Kürt sorununun çözümüne katkı sunmak ve vicdanını rahatlatmak istiyorsa, bu dönemin politikalarının nasıl oluşturulduğunu ve uygulandığını, bunlardan kimlerin ne ölçüde sorumlu olduğunu açık açık anlatsın. Madem “geçmişin hatalarını tekrar etmeyi değil, onlardan ders çıkarmayı” tercih ettiğini söylüyor, o zaman bu hataları lafı dolandırmadan ifşa etsin.
Hazırlayıp hükümete sunmak istediği Kürt raporunda, mesela en son tatbikini Diyarbakır’da dehşetle izlediğimiz politikalarının çıkmaz yol olduğu konusunda hükümeti uyarsın. Sembol nitelikteki temsilcilerine yönelen saldırıların Kürtlerde nasıl derin bir öfke yarattığını, mesela hem Vedat Aydıncinayetini, hem de onun cenaze törenine yapılan acımasız saldırıyı hatırlatarak izah etsin. Desin ki hükümete, “Biz Kürtleri bastırmak, sindirmek, aşağılamak için akla gelebilecek her türlü yolu ve yöntemi denedik ama şimdi görüyorum ki yanlış yapmışız, kötülük etmişiz. Gelin siz de aynı hatalara düşmeyin, henüz vakit varken vazgeçin bu hırstan ve hınçtan”.
Üstelik bütün bunları söylemek için raporu tamamlamayı beklemesine de gerek yok, hemen şimdi yapabilir bunu. Çağırır güvendiği bir veya birkaç gazeteciyi, bir nehir röportaj verir, olur biter!
Demirtaş’ın hangi niyetle söylediğini tahmin ediyorum ama yine de şu sözlerine katılmıyorum: “Kürt sorunu Mehmet Ağar ve onun gibilerin tespitine muhtaç değildir.”
Bence Ağar, Kürt sorununun çözümüne katkı sunabilecek çok önemli isimlerden biridir, onun tespitlerine de ihtiyaç var. Yeter ki, yukarıda çizmeye çalıştığım çerçeve içinde davranmaya niyet ve gayret etsin...
Yazarlar
-
Bahadır ÖZGÜRLaleli Çamaşırhanesi -3- Videoya çektiler: ‘Cırt’ sesi geldikçe bağırıyor! “Maşallah, Maşallah!..” 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın ötesi… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALEş Şara’dan yeni bir Esad çıkarmak mı? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERHarakiri Bütçesi 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürt Sorunu 2.0’a Hazır mıyız? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidarın ağzındaki bakla!... 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEABD, Suriye için neye karar verdi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluBüyük sorunları çözememe serisi bu kez bitecek mi? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÖcalan’ın mektubu üzerine bazı gözlemler 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİKandil’in polemikçisi şampanya sosyalistlerine karşı 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraKaçıncı CHP? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolAK Partili bir okurla sohbet 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZÖzel’in bütçe konuşmasında sürece dair mesajları 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSeçime henüz vakit varken sandık hesabı 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanAmerika çökmekte olan bir uygarlık mı? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuCeylanpınar cinayeti… 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENFeti Yıldız kime sesleniyor? 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilTürkiye neden sanayileşemiyor: Sermayenin, güvenin ve kurumların zayıflığı öyküsü 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciEn büyük tehlike NÜFUS yokluğu 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAJohn Holloway ; Abdullah Öcalan’ın Kuramı Devrim İhtimali Fikrini Yeniden Düşünülür Hale Getiriyor! 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSuriye bir kere daha çözümü bozabilir mi? 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTElveda Lenin ve Düzce Belediyesi… 10.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasSokak çeteleri devlet kurumlarına karşı 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalHay'at Tahrir el-Şam'ın Evrimi ve Suriye'nin Geleceği 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞTahmin ediyordum, artık netleşiyor galiba (Transfermarkt, karapara) 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNStratejik illüzyon! 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞAYM BAŞKANI AĞLIYORSA… 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBağımlı finansallaşmanın anatomisi ve Türkiye’nin bitmeyen kırılganlığı 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanMüslüman dünyada yeni bir fıkhi yaklaşımın önü açılabilir mi? 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEÇıkış yolu 8.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçTürk ve Kürt yalnızca seçmen değil aynı zamanda insan ve yurttaş 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünMonroe Doktrini gibi bir Trump Doktrini… 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTeostrateji yahut Din ve Dünya ilişkisinde kalibrasyon sorunu 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımı hangi barışı getirecek? Üç barış teorisi 7.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselIMF’in siyaseten can sıkıcı tavsiyeleri 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSürecin “kritik eşikleri” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye siyasetinin hastalığı: İmralı tartışmasında serinkanlılık ihtiyacı ve CHP'nin kararı 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi (7): Simit 27.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları





















































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
24.03.2015
22.03.2015
12.02.2015
5.02.2015
27.01.2015
20.01.2015
13.01.2015
6.01.2015
29.12.2014
23.12.2014