Osman CAN
Toplumun kapasitesi ile siyasetin limiti arasındaki boşlukta entelektüelin devreye giren talebi maksimalist değildir. Toplumsal eksende suyun çatlağını bulması için yol temizliğidir.
MARKAR Esayan’ın başlattığı, benim bir ve Mümtazer Türköne’nin de iki yazıyla sürdürdüğümüz tartışmada sanırım şimdilik ortak bir noktada buluştuk. O da tartışmanın devam etmesi gerekliliği.
Bu değerli tartışmayı Markar’ın (26.3 tarihli) yazısının
Demokrat, liberal veya özgürlükçü sol entelektüelin toplum karşısındaki işlevi iki yönlüdür. Bir ülkenin bütünsel gelişimi iki eksen arasındaki etkileşime de bağlıdır.
Entelektüelin toplumsal ortalamanın dışında oluşu, yani “yalnızlığı”, onu idealize ettiği bir tasavvuru gerçekleştirmeye zorlar. Bu bir lanetlenme durumu aslında ve entelektüelin laneti sisyphos lanetinden çok
Filizlenmeyi bekleyen tohum
Toplum da entelektüelden etkilenir. Etkileniyorsa, bu aslında etkilenmeye açık ve onu taşıyabilecek alt yapıya ve dinamiklere
Faşizm esasen toplumsal dinamiklerin beslediği bir siyasal anomali değildir. Hele Türkiye’de faşizmin yüceltildiği dönemlerde ekonomik-politik bir aktör olarak “toplum” yoktur. Almanya’da yetersizdir. O dönemin kimi entelektüeli siyasal hegemonya karşısında geri çekilip, mücadelesini sonraki kuşaklar
Suyun çatlağını bulması
Totalitarizm bir yönüyle toplumsal ortalamanın taşıyabileceği bir siyasal işleyiş olmaktan çok,
Üçüncü bir
Burada limit ile
Toplumsal
Maksimalist ve hayalci miyim?
Karamsarlığı reddimin temelinde yatan olgu ise, limitin kapasiteyi baskıladığı, toplumsal dinamiklerin daha ileri bir demokratikleşmeyi taşıyabilecek durumda olduğu inancıydı. Üstelik bu
Bu nedenle Markar’ın “maksimalist ve hayalci” gördüğümü varsaydığı talepler toplumsal kapasitenin üstünde değil. Aksine siyasal aktörler bu kapasitenin hem ürünü, hem de -biraz entelektüel rolüne benzer bir şekilde- hem de taşıyıcısı olduğu halde, onlarda “limit” daha trajik bir etkiye sahiptir. Zira onlar Ankara’nın bürokratik,
İşte bir itirazım da bu siyasal aktörler ile toplumun aynı kefeye konulmasıdır.
Dolayısıyla Markar’a yönelik itirazım, bu “aynılaştırma” hatasından hareketle, siyasetin limitini topluma taşımaya çalışmak ve oradan karamsar sonuçlara ulaşmaktır.
Kabul edelim, yüz yıllık zehirlenmenin yarattığı toplumsal limit bir risktir, ancak bu risk, toplumsal dinamikler karşısında düşüktür. Siyasetteki risk daha yüksektir. Zira siyaset hâlihazırda toplumdan daha muhafazakârdır. Dolayısıyla toplumda limit olarak tanımlanabilecek risk, siyasal aktörler bakımından bir
Eskiye göre daha muhtaçlar
İşte toplumun kapasitesi ile siyasetin limiti arasındaki boşlukta entelektüelin devreye giren talebi maksimalist değildir. Toplumsal eksende suyun çatlağını bulması
Burada dahi karamsar olmak istemem, zira siyasal aktörler eskiye oranla daha fazla toplumsal dinamiklere muhtaçtır ve onlar da topluma,
Bu espri hala anlaşılamadı
Avrupa Parlamentosunun karar taslağında demokratikleşme ve özellikle
Yazarlar
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları


















































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
24.03.2021
9.01.2021
20.07.2020
12.07.2020
23.06.2020
20.06.2020
20.06.2020
24.04.2019
18.01.2017
1.02.2015