Enver SEZGİN
Geçen hafta yine bu sütunlarda yerel seçimlerde BDP’nin aldığı oyların ne anlama geldiğini değerlendirmeye çalıştım.
Devam ediyorum...
Bilindiği gibi Barış ve Demokrasi Partisi, sadece oy oranını artırmakla kalmadı, bir yandan da elindeki belediyelerin sayısını artırdı. Gücüne güç kattı. Temsil ettiği seçmenin yerel yönetimlerle bağını güçlendirdi. Demokratik yollarla hak arama bilincinin gelişmesine yardımcı oldu.
Kürt halkının yasal siyasetle ve seçimlerle ilişkisi, Türkiye’nin çok partili hayata geçişi kadar eskidir. Kürtler, CHP’nin tek parti diktasına karşı, Demokrat Parti’nin yanında yer aldılar. İlerleyen yıllarda ise özellikle Kürt gençleri ve aydınları Türkiye İşçi Partisi (TİP)’in saflarını tercih ettiler.
Bu partide, yöneticilik yaptılar, milletvekili oldular...
Partinin politikasının geliştirilmesine katkı yaptılar. Bu sayede Türkiye İşçi Partisi’nin, 1965 yılında yapılan genel seçimlerde Kürtlerin yoğun yaşadığı illerde yüksek oy almasını sağladılar.
1970’in ikinci yarısı Kürtler için “güçlerini” ispat etmeye çalıştığı yıllar oldu.
Tarihten örnek: 1978 yılında yapılan seçimlerde Mehdi Zana, “bağımsız aday” olarak girdiği, Diyarbakır Belediye Başkanlığı seçimini kazanarak, büyük bir başarıya imza attı. Diyarbakır halkı o güne kadar “alışık olmadık” bir tercih yapmıştı. Bir yıl sonra yapılan ara seçimlerde Kürtler siyaset sahnesindeki güçlerini daha da artırarak “sistem dışı” tercihlerine devam ettiler.
1979 yılında bu kez, Urfan Alparslan, Ağrı Belediye Başkanı olmayı başardı. Keza, Edip Solmaz, Batman Belediye Başkanı oldu. Yine aynı yıl yapılan Senato seçimlerinde Mahmut Oral, Gani Sungur ve Kenan Bulut isimli Kürt siyasetçiler, Türkiye Sosyalist İşçi Partisi(TSİP) listesinden Van, Siirt ve Mardin’de senatör adayı olarak, hatırı sayılır oylar aldılar. Elbette tüm bu adayların arkasında farklı Kürt siyasi grupları vardı. Ancak amaç aynıydı: Kürtlerin “var” olduğunu göstermek ve potansiyelini ortaya çıkarmak.
Tüm baskılara ve olumsuz koşullara rağmen Kürtler demokratik siyasetten ellerini çekmediler. Her yeni seçim, Kürt dünyasının kendisine olan güvenini artırdı. Son yerel seçim sonuçları ise bu güveni pekiştirdi.
Barış ve Demokrasi Partisi, 75 belediye de zafer kazanmış durumdadır. Bu, partinin geniş bir coğrafyada yerel iktidar olduğu anlamına gelmektedir. Çok önemli imkânları elinde tutan BDP, her şeyin Ankara’da belirlendiği siyasal sisteme itiraz etme gücüne kavuşmuştur. Yerelin söz ve karar sahibi olduğu bir politikayı mevcut kısıtlayıcı yasalara rağmen belli ölçülerde uygulayabilir.
Gelelim seçimlere katılan diğer bir Kürt partisine.
HAK-PAR, kurulduğundan beri ikici kez seçimlere katılıyordu. Bu defa, öncekinden daha iddialıydı. Nitekim elli beş ilde adaylar göstererek bu iddiasını ispatlamış oldu. Bekledikleri başarıyı elde edemediler. Parti Meclisi Üyesi, M. Celal Baykara şunu söyledi: “Evet, yüksek oylar toplayamadık. Ancak şehirleri ve köyleri dolaştık, görünür olmaya çalıştık. Boşuna bir çaba göstermediğimizi düşünüyorum.”
HAK-PAR’ın önümüzdeki seçimlerde nasıl bir sonuç alacağı bilinmez ama siyaset sahnesinde başka Kürt partilerinin de boy göstereceğini söyleyebiliriz.
Geçmişte değişik siyasi örgütlerde yer alan bir grup insan, “Hewldana Partiyeke Kurdistanî(Kürdistani Parti Girişimi)” adı altında biraraya gelme kararı verdiler. Adından da anlaşıldığı gibi parti kurmayı hedeflemektedirler.
Bir başka girişim: “Platforma Demokratên Kurd (Demokrat Kürtler Platformu)” Onların da amacı partileşmektir.
Kürt siyaseti giderek daha da güçleniyor.
Sıra artık çoğulcu bir yapıya kavuşmasında...
Not:HÜDA-PAR bir başka yazının konusudur.
Yazarlar
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.05.2016
13.04.2016
2.02.2016
16.02.2016
9.02.2016
26.01.2016
13.01.2016
30.12.2015
23.12.2015
8.02.2015