Oyunu Erdoğan’a, Cumhur İttifakı’na verecek dostlarım, arkadaşlarım, okuyucularım, sevenlerim var. Bazen telefon açarak, bazen yolda karşılaştığımızda endişe ve tereddütle, “bir terslik olur mu?” diye soruyorlar. 

Belli ki, gönülleri Erdoğan ve AK Parti’den yana olsa da algı operasyonlarının, manipülasyon saldırılarının ister istemez tesiri altında kalıyorlar. 

Haksız da değiller. Bugüne kadar içimizde dolaşmış, hatta akıl danelik yapmış, AK Partili gözükmüş nice muhteris de can havliyle sahaya sürüldü. Onlar da habire karşı tarafın değirmenine utanmadan, sıkılmadan su taşıyorlar… 

Her defasında endişeli arkadaşlara şunu söylüyorum: Büyük resmi görelim, şu son 50 yılda milletin değerlerine sahip çıkanlar nereden nereye geldi? Başörtüsü zulümlerinden, “okumak istiyorlarsa Arabistan’a gitsinler” aşağılamalarından, imam hatip düşmanlıklarından nereden nereye geldik? Horlanan, gerici yobaz diye itilip kakılanlar, bugün hangi makamlarda, hangi konumlarda? 

İnsanî hatalarımız, Müslümanlığımızın noksanlıkları var tamam, onları terazinin bir kefesine koyalım. Ama öteki kefedeki; “bitti, bitirdik” dedikleri milletimizin uyanışını, yürüyüşünü, bu yolda Erdoğan’ın ve AK Parti’nin açtığı yolu, yaşattığı diriliş heyecanını asla unutmayalım. 

15 Temmuz ihanetini göğsünde söndüren bu millet, Allah’ın izniyle artık asla umutsuzluk, eziklik, boynu büküklük yaşamayacaktır. 

Rüzgâr bekleyen bayrak, artık daha yükseklerde dalgalanıyor. 

Teker tümseği aştı. 

Bugün dışarıdan dört koldan, içeriden beşinci kollardan saldırılar artıyorsa, son bir hamle ile Türkiye’ye boyunduruk takmak istedikleri için... 

15 Temmuz’un kahramanı bu millet, milletin önüne düşen Erdoğan artık durmayacaktır. 

24 Haziran’da sürgülü kapılar açılacaktır. 24 Haziran sabahından itibaren bu dualı milletin yakarışlarına Allah’ın sekine, feraset, basiret yardımları gelecektir. 50 yıl, 100 yıl sonrasının nesilleri adına sağanak sağanak yardım gelecektir. 

Biz fert planında, sebepler dairesinde elimizden geleni yaptık. Şu anda bilenler biliyor; sureler dağıtılıyor, Kur’anlar okunuyor, eller, diller niyazda Rabbimizden nusretini bekliyoruz. 

Endişe içinde olanlar asıl karşı taraftakiler. Bittiklerini görüyorlar. Ne yapacaklarını şaşırdılar. FETÖ’yü ağızlarına alamıyorlar. Türk’ün de Kürt’ün de en büyük düşmanı bölücü terör örgütünün siyasi yapısının başındaki adamı cezaevinde ziyaret ediyorlar. Bir koro halinde “Demirtaş dışarı çıkmalı” diye tutturdular. 

Öylesine telaş ve korku içindeler ki CHP, “Seçim ikinci tura kalacak ve Demirtaş’ı Başkan yardımcısı yapacağımızı ilan edeceğiz. Çünkü HDP’lileri motive etmenin tek yolu budur” diyor/diyebiliyor. 

Devletimize savaş açan, askerimizi, halkımızı şehit eden bölücü alçakların sözcülerini cumhurbaşkanı yardımcısı yapacak kadar gözleri dönmüş, akılları başlarından gitmiş, vicdanları kararmış… 

24 Haziran akşamı inşallah büyük, güçlü Türkiye’nin kapıları açılacak ve milletimiz kazanacak. 

24 Haziran akşamı, milletimize güvenenler kazanacak “Amerika’dan telefon ettiler”, “ABD ve Avrupa da Erdoğan’ı istemiyor” diyenler kaybedecek. Erdoğan düşmanları değil, Erdoğan’ı sevenler kazanacak. 

24 Haziran akşamı, milli ruhu, kendi değerlerimizi, diriliş neslini özleyenler kazanacak, millete şirin görünmek için dindarlık taslayan ikiyüzlüler kaybedecek. 

Göreceksiniz 24 Haziran akşamı, İnce’nin, Kılıçdaroğlu’nun, Akşener’in ve Karamollaoğlu’nun yüzü kararacaktır… 

Müsterih olun, ümitvar olun, bayram sevinçlerine hazır olun…