İbrahim Karagül
Müslüman coğrafya çok ciddiye alınması gereken yeni bir tehdit dalgasıyla karşı karşıya. Afganistan’la başlayan, Irak ve Suriye ile devam eden, Libya ve Yemen’i parçalayan Batılı istilave istikrarsızlaştırma projesini, artık tek tek ülkelere değil, bütün bölgeye yayma hazırlıkları yapılıyor.
Coğrafyamızda ülkeler arasındaki diyalogların koparılması, bölge için çatışma alanlarının genişletilmesi, mezhep kimliği üzerinden ayrışmanın yayılması, ülkeleri ortak dayanışmaya itecek moral ve mekanizmaların çökertilmesi, kriz alanlarını daraltmaya dönük az da olsa girişimlerin boşa çıkarılması bütün bölgeyi sarsacak yeni dalganın ön hazırlıkları niteliğinde.
Büyük oyun kutsallar üzerinden kuruldu..
15 Temmuz’da çokuluslu saldırıya maruz kalan Türkiye dahil, Müslüman coğrafyada ağır sempati kaybına uğrayan İran dahil, her an savaşla ve parçalanma tehdidiyle karşı karşıyla kalabilecek olan Suudi Arabistan dahil, son yıllarda ciddi bir istikrar ve ekonomik sıçrama yapan
Pakistan dahil, coğrafyamızın hiç bir ülkesi güvende değil.
İlk kıblemiz Mescid-i Aksa’yı hedef alan İsrail saldırıları da, Mekke semalarından geçen balistik füzeler de bize, bu coğrafyanın insanlarına, yeryüzünün Müslümanlarına çok tehlikeli bir geleceğin mesajını veriyor. İslam’ın en kutsalları saldırıya maruz bırakılıyorsa, büyük oyun bu kutsallar üzerine kurulmuş demektir.
Asıl bombayı İslam’ın kalbine yerleştiriyorlar
Mekke, Medine, Kudüs üzerinden iki milyara yakın Müslümanı infiale uğratacak şekilde çok büyük bir kaos hazırlığı yapılıyor demektir. 21. yüzyılı İslam’la, yer yüzü Müslümanlarıyla mücadele, onları tarih dışına itme yüzyılı ilan edenler, savaşı bütün Müslüman topraklara yayanlar, ülkeleri kurban edip yüzyıllardır beraber yaşayanları birbirine boğazlatanlar, bütün farklılıklarımızı ve zenginliklerimizi düşmanlığa ve çatışmaya çevirenler bu sefer asıl bombayı İslam’ın kalbine yerleştirmeye çalışıyorlar.
Müslüman ülkeler arasındaki bütün sorunlar yapaydır, Ortadoğu’daki bütün çatışma alanları başkalarının açtığı cephelerdir, güçlü ve merkezi ülkelere dönük bütün yıpratma ve diz çöktürme girişimleri Batılı istilanın parçasıdır, topraklarımıza saldıkları bütün terör örgütleri dış tehdittir, çokuluslu işgalin kiralık katilleridir, bu büyük fırtınada küresel istilacılarla ortaklıkyapanlar coğrafyanın ve ülkelerimizin düşmanlarıdır.
Derhal harekete geçilmeli!
Geleceğimizi kurtaracak, ülkelerimizi kurtaracak, coğrafyamızı ve medeniyet havzamızı kurtaracak, şehirlerimizi kurtaracak bir güçlü siyasi irade, söz, duruş inşa edilmesi en acil meseledir.
Türkiye, İran, S. Arabistan, Mısır, Pakistan, Endonezya gibi bölgenin güçlü ülkeleri derhal bu büyük tehdidi görmeli, okumalı, acil önlemlere ve dayanışmaya yoğunlaşmalı. Gerekirse daha dar, birkaç ülke ile ortak bir direnç ekseni, bölgesel dayanışma hattı oluşturulmalı.
Her ülke için bir 15 Temmuz planı, bir harita taslağı var
Coğrafyasını kaybeden ülkesini de kaybedecektir, milletini de, tarihini de, bu bilinmeli. Bölge ülkelerinin bu fırtına karşısında tek başına ayakta duramayacağı artık anlaşılmalı. 15 Temmuz’da, Birinci Dünya Savaşı’ndan sonraki en büyük tehditle, çokuluslu saldırıyla karşı karşıya kalan biz, bunu gördük, anladık.
Her ülke için bir 15 Temmuz hesabı yapıldığı, her ülke için bir iç savaş planlandığı, her ülke için bir harita taslağı olduğu artık görülmeli, anlaşılmalı.
Bugün Aksa’ya yapılanlar yarın Kabe’ye yapılacak!
Mescid-i Aksa’ya yönelik saldırı, aşağılama, İsrail’in bütün Müslüman ülkelerle alay edercesine uygulamaları, işte o büyük, bölgesel fırtınanın işaret fişeğidir. Aksa’ya yapılanlar Kabe’yi de, Ravza’yı da hedef alacaktır. Çünkü onlar artık kutsallarımızı, değerlerimizi, inançlarımızı, en kıymetli varlıklarımızı hedef alacaklar. Büyük kaosu, bölgesel çöküşü böyle saldırılarla deneyecekler. Ülke ayırımı yapmayacaklar, bölge ayırımı yapmayacaklar, şehir ayırımı yapmayacaklar.
Öyleyse her ülke, rüzgarı tersine çevirmek için bir araya gelmenin kendini kurtarmak olduğunun farkına varmalı. Kendini savunmanın komşusunu savunmak olduğunun, coğrafyasını savunmak olduğunun farkına varmalı. Kendini kurtarmanın tek yolunun ortak dayanışma olduğunun, yardımlaşma olduğunun, aramızdaki sorunların birer proje olduğunun farkına varmalı.
Hiçbir mazeret bizi kurtaramaz
Ülkelerimiz için, vatandaşlarımız için, geçmişimiz ve geleceğimiz için bir araya gelemiyorsak Kudüs için, Aksa için, Mekke-Medine için bir araya gelmeyi bilmeliyiz. Bunu yapamayan Müslüman coğrafya, kendisini tarih dışına itmiş demektir, her şeyi kaybetmiş, teslim olmuş demektir. En kutsal olan da bu yakınlaşmayı sağlayamazsa 21. yüzyıl boyunca yüzümüz gülmeyecek demektir.
Rejimlerimiz, liderlerimiz, emirlerimiz, siyasi ve ekonomik sorunlarımız, küskünlüklerimiz artık bahane değil, bizi engellemesin, yavaşlatmasın, durdurmasın. Çünkü ülkelerimizin de üstünde dünya siyasi tarihini değiştirecek bir durumla karşı karşıyayız. Hiçbir mazeret, hiçbir gerekçe bu gerçeğin üstünü örtemez. Hiçbir siyasi anlayış, bakış üstümüzdeki bu görevi, sorumluluğu hafifletemez.
Birkaç cümle söyleyin!
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın inisiyatifiyle Türkiye, İslam İşbirliği Teşkilatı’nı (İİT) olağanüstü toplantıya çağırdı. Salı günü toplanacak dışişleri bakanları, kısır tartışmalar yerine büyük tehdidi görmeli, onu tartışmalı, bütün coğrafyaya ortak birkaç cümle söylemeli. Ortak bir çağrı metni hazırlamalı. Devletler, liderler biraraya gelmeli.
Bir teyakkuz, seferberlik, olağanüstü durum oluşturmalı. Tarih, bu geçiş döneminde kimin nerede durduğunu, ne yaptığını yazacak, bazılarını mahkum edecek, bazılarını kahraman yapacak, unutulmamalı.
Milyonlarca insanımız kurban edildi, ülkelerimiz talan edildi, kadim şehirlerimiz harabeye çevrildi. Sustuk, ezildik, bir direnç oluşturamadık. Bir çok ülke, büyük basiretsizlikle sıranın kendisine gelmesini bekledi. O sıra geldi, gelmeye de devam ediyor, yeni ülkeler, yeni kurbanlar alıyor.
İki-üç yıl içinde Kabe’yi savunmak zorunda kalabiliriz
Ama bu sefer farklı. Bu sefer de susarsak, kaçarsak, içimize gömülürsek, sadece ülkelerimizi kurban vererek de kurtulamayacağız. Çünkü bu sefer hedef İslam’ın kalbi, Müslümanların kalbi, en kutsalları. Fırtına böyle devam ederse, durdurulamazsa, önlem alınamazsa, iki-üç yıl içinde Aksa’yı, Kabe’yi savunmakla yüz yüze geleceğiz.
Daha ne bekliyorsunuz?
Hiç değilse Aksa için, Kabe için, Kudüs için, Mekke için ayağa kalkın! Sizi harekete geçirecek başka ne kaldı!
Yazarlar
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları




























































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.09.2021
26.07.2021
28.06.2021
17.06.2021
14.06.2021
10.06.2021
4.06.2021
31.05.2021
20.05.2021
17.05.2021