Yusuf Kaplan
Küresel sistem, ancak Türkiye’yi bölgede devre-dışı bırakabildiği zaman, bölgedeki varlığını ve küre üzerindeki hegemonyasını sürdürebileceğini iyi biliyor.
O yüzden hem içerden hem de dışardan gerçekleştirilen, dışardan da bir kaç cephede birden hayata geçirilen çok yönlü, karmaşık bir kuşatma ve yalnızlaştırma stratejisi izliyor.
Bu nedenle, bu saatten sonra, büyük hata yapma ve tuzakları görememe lüksümüz olamaz.
ÇOK YÖNLÜ KUŞATMA
Türkiye’yi kuşatma ve yalnızlaştırma planları, önümüzdeki süreçte hız kazanarak artacak. Özellikle de Türkiye’nin savunma sanayisinde attığı önemli adımlar, Fırat Kalkanı’ndan sonra hem arazide hem de diplomaside gerçekleştirdiği çok yönlü açılımlar, küresel sistemin lordlarının tepesini attırmaya yetiyor.
Tam da bu tür nedenlerle, çok yönlü bir kuşatmayla karşı karşıya Türkiye.
Son aylarda Arap halklarında oluşan Türkiye sempatisini tersine çevirmek için yoğun adımlar atıldığı gözleniyor. Sadece “Arap sokağı”nı değil, Arap dünyasını da Türkiye’ye düşmanlaştırmak için her tür şeytanî yola başvuruluyor.
Bu adımlardan biri, Körfez’de yapılan bir gizli toplantıyla gün ışığına çıktı.
Önceki gün Yeni Şafak’ta yer alan bu kritik toplantıyla ilgili “Şer İttifakının Hedefi Türkiye” başlıklı haber pek dikkat çekmedi, nedense! Oysa bu haber, hem Türkiye-Arap dünyası ilişkileri hem Türkiye-İran ilişkileri hem de Türkiye-Batı ittifakı ilişkileri gibi hayatî konularda küresel sistemin ne tür tezgâhlar peşinde olduğunu gözler önüne seren çok kritik ipuçları sunuyor bize.
İRAN BAHANE, HEDEF TÜRKİYE!
Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Mısır ve İsrail’in istihbarat yetkilileri Körfez’de bir yerde yaptıkları bu gizli toplantıda, Suriye yönetimini Arap Birliği’ne çağırma kararı alıyorlar.
Arap dünyasını da, dünyayı da aptal yerine koymak demek bu!
Suriye, bitirildikten, cehenneme çevrildikten sonra mı aklınıza geldi Suriye’ye el uzatmak?
Tiksinti verici, karmaşık, iğrenç ilişkiler bunlar!
Mossad’ın istihbarat şefinin kilit rol oynadığı anlaşılan bu toplantı’nın bilgilerinin Londra merkezli Middle East Eye başlıklı bir sitede duyurulması da çok ilginç!
Toplantıda Mossad’ın şefi Yossi Cohen’in bölgede “asıl tehlikeli ülke”nin İran değil de Türkiye olduğunu vurgulamasına özellikle dikkatinizi çekmek isterim.
Başından beri söylüyorum: İran varlığını İsrail’e, İsrail de varlığını İran’a borçlu.
Emperyalistler yüzyıllık, iki yüzyıllık stratejik planlamalar yapıyorlar.
Emperyalistlerin en önemli stratejilerinden biri, her ne suretle olursa olsun İran’ın önünü açmak, dolayısıyla İslâm dünyasının ana omurgasını ortadan yarmak, dolayısıyla Türkiye’nin bölgenin şekillenmesinde belirleyici olmamasını sağlamak!
İran devrim olduğundan bu yana Türkiye’de kaç darbe tezgâhladı emperyalistler ama İran için “kem küm etmek”ten başka bir şey yapmadılar! Mısır’da Mursi’yi darbeyle gönderdiler ama İran’a Yemen’e kadar yol verdiler, İran’ı Arabistan yarımadasına yerleştirdiler!
Dikkat ederseniz çok yönlü bir kuşatmayla karşı karşıya Türkiye: Bir yandan Türkiye ile İran ilişkilerinin bozulması için her yolu deniyorlar.
Emperyalistler, İran’ın önünü açıyor olabilirler ama Türkiye, İran’la ilişkilerini bozmamalı; İran’a aslâ tam olarak güvenmemeli fakat İran’la ilişkilerini güçlendirmeli, böylelikle İran’ı Batılıların kucağına itmemeli, Batılılar tarafından ayartılmasının önüne set çekmeli.
“TÜRKİYE’YE KARŞI ARAP CEPHESİ” TEHLİKESİ!
Öte yandan da Türkiye ile Arap dünyasının ilişkilerini bitirmek, dahası Arap dünyasını Türkiye’ye düşman etmek, Türkiye’ye karşı bir Arap cephesi inşa etmek istiyorlar.
Türkiye’nin burada izleyeceği strateji, Türkiye’ye karşı Arap cephesi oluşturulması stratejisini yarmak, boşa çıkarmak olmalı.
Bunun için hem Körfez ülkelerinde hem de Sudan’a ve Fas’a kadar uzanan Arap coğrafyasında özellikle Suud ve BAE’nin başını çektiği -emperyalistlerin tepe tepe kullandığı- kukla ülkelerin hem Arap dünyasını hem de genelde İslâm dünyasını nasıl cehennemin eşiğine sürükleyecek iğrençliklere imza attıklarını anlatmalı.
KAMU DİPLOMASİSİ OLMADAN ASLÂ!
Arap dünyasındaki müttefiklerini çoğaltmak için azami gayret göstermeli ve bu tezgâhı öncelikle Arap dünyasının içinde püskürtmeli.
Tabiî bütün bunların en önemli ayaklarından birini kamu diplomasisi oluşturuyor. Türkiye’nin en zayıf olduğu yer burası. Türkiye, bu konuda çok önemli ve hayatî hazırlıklar yapmak zorunda.
Medyada kaybedilen savaş, meydanda kazanılan savaşın da kaybedilmesi anlamına gelir çünkü.
Yazarlar
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol‘Karamsarlık yaymak’ 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİYargıda yine mi temizlik başlamış? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÜzgünüm, kimse Türkiye’yi bölmek istemiyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.06.2021
4.06.2021
31.05.2021
28.05.2021
14.08.2020
7.08.2020
20.07.2020
17.07.2020
26.06.2020
14.06.2020