İbrahim Kahveci
Ekonomik kriz daha ilk aşamasında olmasına rağmen işsizlik rekor kırdı. 2019 Ocak itibari ile 4 milyon 668 bin kişiye ulaşan işsiz sayısı ile yüzde 14.7’ye çıkan işsizlik oranı rekor seviyeye ulaştı. 2001 krizinde dahi yüzde 13’ün altında kalan ve 2008-09 döneminde sadece bir kez yüzde 14.8’i gören işsizlik oranı bu sefer krizin henüz başında yakalanmış oldu.
2018 yılını yüzde 2,6 büyüme oranı ile kapatmamıza rağmen yılın son çeyreğinde yüzde 3,0 ekonomik küçülme yaşadık. Hatta 2018 yılının 3. çeyreğinde de yüzde 1,8 büyüme oranına rağmen bu büyüme oranı işsizliğin azalmasına yetmemiş ve işsizlik oranları yükselmeye başlamıştı.
Nitekim mevsim etkilerinden arındırılmış işsizlik oranı Mart 2018’de yüzde 9,9 ile tek haneden başladığı yükselişini nerede ise her ay hızla artırmış ve Ağustos 2018’de yüzde 11,3’e yükselmişti.
Eylül ayında yüzde 11,5’e ulaşan arındırılmış işsizlik oranı, aralık sonunda yüzde 12,7’ye kadar çıktı. Ve ocak ayı ile bu oran yüzde 13,3 ile adeta 2008-09 küresel kriz seviyelerine yükselmiş oldu.
Mevsim etkilerinden arındırılmış işsizlik oranı Ocak 2018’de ise yüzde 9,8 düzeyindeydi.
Mevsim etkilerinden arındırılmamış, tarım ve turizm gibi mevsimsel etkilerle işsiz kalanlarında hesaba katıldığı işsizlik oranı ise 2019 ocak ayında yüzde 14,7 seviyesine yükselmiş oldu. Aynı oran, yani yine aynı mevsimsel etkiler içeren işsizlik oranı Ocak 2018’de ise yüzde 10,8 düzeyindeydi.
Mevsimsel etkilerden arındırılmamış işsizlik oranı rekoru ise 2008-09 krizinde Şubat 2009 itibari ile yüzde 14,8 ile rekor kırmıştı. Oysa ülkemiz bu krizin henüz başında ve işsizlik oranı nerede ise 2009 rekor seviyesini çoktan yakalamış durumda.
Mevsim etkilerinden arındırılmış işsizlik rekoru ise Nisan 2009 tarihinde ulaşılan yüzde 13,9 seviyesidir.
O tarihlerde oluşan işsiz sayısı ise bugüne göre çok daha düşüktür. Nüfus artışı haricinde, işgücüne katılımın düşük olmasının da etkisi ile o tarihlerde işsiz sayısı daha az olmasına rağmen, işsizlik oranı daha yüksektir.
Mesela 2009 şubat ayında normal işsiz sayısı 3 milyon 331 bin kişidir. Oysa bu işsiz sayısı Ocak 2019 itibari ile 4 milyon 668 bin kişiye çıkmıştır.
Yine mevsim etkilerinden arındırılmış işsiz sayısı Nisan 2009’da 3 milyon 254 bin kişidir. Ama artık bu işsiz sayısı da Ocak 2019 itibari ile 4 milyon 295 bin kişiye yükselmiştir.
NÜFUSA GÖRE İŞSİZLİK REKORDA
İşsizlik rakamlarına 15+ yaş üstü kurumsal olmayan nüfus açısından baktığımızda karşımıza çok daha ilginç sonuçlar çıkmaktadır. Örneğin 2009 yılında 3 milyon 095 bin ortalama işsiz sayısı 15+ yaş üstü nüfusun yüzde 5,97’sine karşılık gelmektedir.
Kısaca 2009 yılında her 100 yetişkinden 5,97 kişi işsizdi. Bugün (ocak 2019) itibari ile her 100 yetişkin nüfusun 7,65 kişisi işsiz dolaşmaktadır. Yani yetişkin nüfusta işsizlik oranı 2009 krizinin bile yüzde 28 daha fazlası noktaya gelmiş bulunmaktadır.
Son bir yılda tam 872 bin kişi işini kaybetmiş oldu. İşini kaybedenlerin eğitim durumuna bakınca karşımıza şu tablo çıkıyor:
Toplam işini kaybeden sayısı: -872 bin kişi -%03,1
Okuma yazma bilmeyenler: -110 bin kişi -%11,6
Lise altı eğitimliler: -1.000 milyon kişi -%6,8
Lise mezunları: -6 bin kişi -%0,2
Meslek lisesiler: -44 bin kişi -%1,5
Üniversite mezunları: +288 bin kişi +%4,4
Buradan da görüleceği gibi kriz en eğitim seviyesi daha düşük mavi yakalı kesimi vurmuş durumda. Hatta üniversite mezunlarının toplam istihdamı aynı dönemde 288 bin kişi (%04,4) artış göstermiştir.
İŞSİZLİKTE BEKLEYEN TEHLİKE
Türkiye 1994 krizinde yüzde 9,1 işsizlik yaşamış ve 90’lı yıllar nerede ise tamamen tek hane işsizlik oranı ile geçmiştir.
Yine kendi krizimiz olan 2001’de ise yüzde 8,9 işsizlik oranı gelmiş ama asıl işsizlik sonraki yıl olan 2002’de yüzde 10,8 ile yaşanmıştır. Çünkü işsizlik oranları krizlerin sonraki aşamalarında giderek daha çok artmaktadır. Hem işini kaybedenler hem de yeni işgücü piyasasına gelenler işsizlik oranının artmasına yol açmaktadır.
Bu açıdan bakıldığında son krizde mevcut istihdam azalışının kasım ayı itibari ile başladığını görmekteyiz. Ekim ayında mevsim etkileri hariç çalışan sayısı 28 milyon 775 bin kişi iken, kasım ayında bu sayı 28 milyon 538 bine düşüyor.
Son bir yılda mevsim etkileri haricinde 921 bin kişi işini kaybederken, bu sayının 761 bin kişisi işini son 3 ayda kaybetmiştir.
İşte bu açıdan hesaplandığında asıl işsizlik tehlikesinin önümüzdeki aylarda bizi beklediğini görebiliriz.
Nitekim İş-Kur kayıtları bile son bir yılda sadece kayıtlı olan işsiz sayısının bile 1,5 milyon kişiden daha çok arttığını göstermektedir. Bu veriler henüz TÜİK kayıtlarında tam olarak karşılık bulmamıştır. O nedenle önümüzdeki dönemde hem işsiz sayısının hem de işsizlik oranının çok hızlı artması beklenmektedir.
Burada tek bir alternatif görülmektedir: O da İşsizlik fonu üzerinden işverenlere bedava sayılabilecek ek istihdam kolaylığının sağlayacağı geçici iyileşmelerdir.
GENÇLER REKORA KOŞUYOR
Son açıklanan işsizlik verilerine göre genç işsizlik oranı yüzde 26,7 seviyesine ulaşmıştır. Genç işsizlik oranı 2008-09 küresel krizinde en fazla Şubat 2009’da yüzde 25,4’e çıkmıştı. Bu açıdan bakıldığında ülkemizde genç işsizlik oranı Ocak 2019’da şimdiden rekor kırmış oldu.
Yeni hayata başlayacaklar açısından gençlerde oluşan yüzde 26,7 işsizlik oranı ayrıca analiz edilmesi gereken meseledir.
GENİŞ TANIMLI RAKAM 8.3 MİLYON
CHP’li Aykut Erdoğdu, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) Ocak 2019 iş gücü istatistiklerine göre resmi işsiz sayısının 4 milyon 668 bin olduğunu belirtti. Erdoğdu, işsizlerin de bu belirsiz ortamından en çok etkilenen kesim olduğunun altını çizdi. İşsizliğin yüzde 14.7’ye ulaşmanın, Türkiye ile ilgili en yakıcı gerçek olduğunu vurgulayan Erdoğdu, şunları ifade etti: “İş dünyası beklemeye girdi. Bu belirsizliğin ekonomideki en olumsuz sonuçlarından biri de işsizlik. Çünkü hukuk ve demokrasinin olmadığı yerde yatırım olmaz, yatırımın olmadığı yerde de istihdam olmaz. İktidar en kısa zamanda, ekonomiye odaklanmalıdır.” İktidarın seçimlerden önce 2.5 milyon kişiye istihdam sözü verdiğini hatırlatan Erdoğdu “Açıklanan işsiz sayısı 4 milyon 668 bin. İş bulma ümidi olmayanlar, çalışmaya hazır ama iş bulmaktan ümidini kestiği için iş aramayanlar ve mevsimlik çalışanlar göz önünde bulundurulduğunda işsiz sayısı 7 milyon 144 bin. Zamana bağlı eksik istihdam edilenler de eklendiğinde bu sayı 7 milyon 552 bin ediyor. Yetersiz istihdam edilenlerin de dahil edilirse en geniş tanımlı işsiz sayısı 8 milyon 344 bin” değerlendirmesinde bulundu.
TÜM SEKTÖRLERDE KAYIP SÜRÜYOR
Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi (Betam) raporuna göre, tarım dişi işsizlik oranındaki artışın 2018 yılının Kasım ayından bu yana 1.9 yüzde puan olduğu ve 15 Temmuz 2016 dönemindeki yüzde 1.5 puanlık artışın da üzerine çıkmasıyla endişelendirici bir boyuta geldiği belirtildi. “Ocak 2019 döneminde tüm sektörlerde istihdam kayıpları gözlenmektedir” denilen notta şu değerlendirmeler yapıldı: “Kasım 2018’den Ocak 2019’a, son üç dönemdeki istihdam kayıpları sanayide 300 bine hizmetlerde 150 bine ulaştı. İnşaat sektöründe kayıplar Şubat 2018’den bu yana 520 bin oldu. Tarım dışında işsiz sayısı 4 milyon 193 bine yükseldi.”
İNŞAATTA İSTİHDAM DÜŞÜŞÜ DEVAM EDİYOR
Betam Direktörü Prof. Dr. Seyfettin Gürsel ile direktör yardımcısı Doç. Dr. Gökçe Uysal Ulaşın ve Araştırma Görevlisi Furkan Kavuncu’nun değerlendirmesine göre “Arka arkaya üç dönemdeki işsizlik artışları rekor diyebileceğimiz bir seviye olan 1.9 yüzde puana ulaştı. Tarım dışı işsizlikteki bu hızlı artış 15 Temmuz 2016’yı kapsayan üç dönemdeki (Haziran, Temmuz ve Ağustos 2016) toplam 1.5 yüzde puanlık artışın da üzerinde oldu. Sanayide son üç dönemde (Kasım 2018’den Ocak 2019’a) toplam istihdam kayıpları 300 bini geçti. İnşaattaki istihdam kayıpları neredeyse bir yıldır (Şubat 2018’den beri) aralıksız devam ediyor. Toplam istihdam kaybı 520 bine ulaştı.”
1 MİLYON KİŞİ BİR YILDIR İŞ ARIYOR
Aykut Erdoğdu, yaklaşık 1 milyon kişinin bir yıl ve daha uzun süredir iş aradığına işaret ederek, ekonomik daralmanın olduğu süreçte Türkiye ekonomisinin başka dönemlerdeki gibi iş yaratamadığını, kriz yönetimini beceremeyen iktidarın, krizin süresini uzatarak halkın ekmeğiyle oynadığını savundu. Genç işsizliğe de değinen Erdoğdu, 15-29 yaş arasındaki gençlerin 5 milyon 175 bininin ne eğitimde ne de istihdamda yer aldığını kaydetti. Erdoğdu, sadece aralık ayından ocak ayına kadar inşaatta 137 bin, imalatta 139 bin, hizmet sektöründen ise 99 bin kişinin işini kaybettiğine dikkati çekti. Erdoğdu, 24 Haziran’dan bu yana işini kaybedenlerin sayısının ise inşaatta 632 bin, imalatta 285 bin, hizmet sektöründe ise 164 bine ulaştığını belirterek “Tarım dışı sektörlerde de hem kayıt dışı çalışan sayısı hem de kayıt dışı çalışma oranları arttı. Geçtiğimiz yılı ocak ayında kayıt dışı çalışma oranı yüzde 21,8 iken bu oran yüzde 22,5’e yükseldi. Son 5 yıllık kayıt dışılık oranlarına bakıldığında Türkiye ekonomisinde ortalama her 5 kişiden 1’inin kayıt dışı, güvencesiz çalışıyor olması bir süreklilik kazandı.” ifadelerini kullandı. Türkiye’de sadece işsizlerin değil, çalışanların büyük bir çoğunluğunun da yoksulluk sınırında ücretle çalışmaktan mutsuz olduğunu ifade eden Erdoğdu, şunları kaydetti: “Çalışanların önemli bir kesimi asgari ücretle çalışıyor. Resmi rakamlara göre 2017’de çalışanların yüzde 35’i asgari ücret üzerinden prim ödüyor. Asgari ücret ile asgari ücretin ancak iki katına kadar maaş alanların sigortalılara oranı yüzde 81’e ulaşıyor. Açlık sınırının Türk-İş’in rakamlarına göre 2 bin 14 lira olduğu göz önüne alınırsa çalışanların büyük bir kısmının da mutsuz olduğu ortadadır. İktidar, işsizliğin altında inleyen kitleler ile asgari ücret civarında yaşayan geniş bir kesime mutsuzluktan başka bir şey vermemiştir.”
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERYeni Bir Çözüm Süreci Ne Kadar Mümkün? 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİNSANLIĞIN ÖLÜMÜ 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
20.06.2025
19.06.2025
18.06.2025
10.06.2025
9.06.2025
4.06.2025
2.06.2025
29.05.2025
26.05.2025
22.05.2025