Namık ÇINAR
Başbakan Erdoğan’ın bu militarist düzenle sistemik olarak bir sorunu yokmuş, meğerse. Sadece, kendi dinsel çizgisine karşı tavır alanlarla imiş, alıp veremediği. Onlarla da aşağı yukarı hesaplaşınca, şimdi geri kalanlarla restorasyon sürecini başlattı. Kürt sorununu çözmeye değil, vesayet sistemini onarmaya girişti; gidiş bunu gösteriyor.
Ne var ki “Uludere”, sanki onun için sonun başlangıcını simgeleyeceğe benziyor. Çünkü,“Ankara’nın karanlık dehlizlerinde kaybolup gitmeyecektir” demişken, içine düşerek yitip gideceği, kendi açık bıraktığı bir rögar kapağını andırıyor bu şimdi.
Son günlerde herkese yumruk atarak ele aldığı “kürtaj” gibi, “sezaryen” gibi konulara bakılırsa, Başbakan’ın serencamı, bir adamın nasıl bittiğinin, umulmadık bir karadeliğin içine düşerek nasıl ibretiâlemlik bir kimliğe büründüğünün göstergesi oluyor.
Kürt sorununu çözerek adını altın harflerle yazdıracakken, şimdi tarihin çöplüğüne var gücüyle ulaşmak için, adeta can atıyor.
“Bir kadın tecavüze uğrasa bile doğurmalıdır, devlet bakar” denecek kadar fıttırmış olunan bu nüfus düşkünlüğü acep nereden geliyor? Erdoğan’ın yüksek doğum ve hızla artan genç nüfus politikası, Türkiye’nin de Çin gibi, Hindistan gibi karın tokluğuna çalışan ucuz emek deposu olmasını mı hedefliyor? Türkiye’nin dünyanın işgücü girdisi bakımından yatırıma en müsait ülkelerinden biri olmaya heveslenmesi, çağın bir kaç nesli ölçü alan yeni tip sömürge adaylığına soyunmasına mı karşılık gelmektedir?
Başbakan’ın böyle şeyleri isteyecek kadar fesat biri olduğunu düşünmüyorum. Fakat bu tutumu ve özellikle de devletçi zihniyetiyle, neye hizmet ettiğinin bilincinde olmadığı da aşikâr değil mi, Allah aşkına?
“Elektronik ve nanoteknolojik aksamların, çelik aksamlardan daha değerli oldukları” bir sürece, şunun şurasında 1980’lerden beridir daha yeni yeni giriyoruz. Katma değeri yüksek ürünlerin sadece işlenmiş insanların kotarabileceği işlerden olduğu; vasıfsız yığınlarınsa ancak verimliliği tükenmiş yükte ağır mallar uğruna avara kasnak çabalarla ömür tüketecekleri gün gibi ortada iken; sonuçları görülmez de ne diye koşulur, aymazlıkla bu tür işlerin peşinden?
En metruk yerdeki değil, en batıdaki limanımızın, daha iskelesindeki sinyalizasyonu ve alelâde ışıklandırmasını bile halledememişsiniz ki, insanlarımız sapır sapır denize uçuyor otomobilleriyle.
Arap âlemini kurtarmaya kalkmak.. Afrika’ya merhem olmak için kesenin ağzını açmak.. dış dünyaya büyük, zengin ve hovarda görünmek.. dış politika adı altında, söyler misiniz, neyin kompleksidir kuzum bu? Evdekiler aç biilaçken, bu yaptığınız hayırsızın teki gibi meyhanede sofra donatmak değil midir, çevresine?
Meselâ son on- on beş yıl içinde, önce İstanbul’da başlayıp sonra tüm ülkeyi pıtrak gibi saran şu AVM’lere bir bakalım:
Türkiye’nin perakende dünyası bu AVM’ler yoluyla, yerli holdinglerin işbirlikçi mihmandarlığında olarak, en fazla 100 kadar uluslararası firmanın kontrolüne girmiş bulunmaktadır. Ülkenin çağın gerisinde kalmış irrasyonel esnaflıkları ve ilkel dükkâncılıkları tarumar edilerek tasfiyeye uğramıştır. Onbinlerce, yüzbinlerce işyeri çöpe gitmiş, gitmeye de devam edecektir.
Sömürünün dik âlâsı dediğimiz şey, işte bu alanda ve gözümüzün önünde yürütülmektedir. Müslüman âlemi diye yatıp kalkıp dövünen Başbakan Erdoğan, kendi yurdundaki insanların bu savruluşlarına kılını dahi kıpırdatmadan, olup bitenleri seyretmekle yetinmektedir.
Yapısal bir büyüklüğün gereği olduğu için değil, yalnızca kendilerinin havuduyla yutmasına yarayan ve sadece kendi kendini tekrar etmekten ibaret görünen yüzlerce zincir mağazanın bir kişinin mülkiyetinde bulunmasını; diğerlerinin de yoksullar ve işsizler kervanına katılmasını hak gören politikaları olağan saymıştır.
Yapacak ne çok şey vardı oysa. Ne güne var idiniz siz? Bu hâller için değil miydi? O biçare orta sınıfı, elinden tutarak, yönlendirerek, dönüştürerek çağdaşlaştırmanız ve dünyaya ayak uydurmalarını sağlamanız gerekmez miydi? O AVM’ler, bir avuç büyük sermayedar yerine, bu maksatlar için biçilmiş kaftan olsalardı fena mı olurdu, o kesimlere? Sükseli dekorasyonları vardı diye, varlıklıların çoğunu kurumsal işletmeler mi bellediydiniz? Birazcık destek görselerdi defterden sildikleriniz, daha âlâsını yapmazlar mıydı sanıyorsunuz? Kendi emsalleriyle küresel rekabetler ölçeğinde kapışacakları yerde, gariban esnafların çöplendikleri alanlara kaymalarına ne diye göz yumdunuz, o stratejik ama daha çok rantiye zenginlerin? Hâttâ Türkiye’nin en kalantoru, New York’ta simitçilik bile düşlemeye kalkışmıştı bir ara, sanki söver gibi.
Genel ekonomide nispi bir iyileşmenin olduğu doğru, doğru olmasına; lâkin neye yarar, cebinizde akrep var sizin. Keseriniz zengine yontup, yoksula da sadaka talaşlarını reva görüyor.
Şimdi de nüfusa takmış, sudan ucuz emek pazarı olsun istiyorsunuz, buraları. Çin yapabilir, Hindistan yapabilir; ama siz bugüne kadar İsveç’in, Norveç’in, Almanya’nın veya İngiltere’nin bir istihdam politikası olarak, kendi ülkelerini ucuz emek pazarına dönüştürmeye heveslendiklerine şahit oldunuz mu hiç?
Yok, eğer bütün bunlar başka şeyleri unutturmak için idiyse; boşuna uğraşmayın Sayın Başbakan, Uludere “aklımda”!
Yazarlar
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları

















































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
11.05.2022
24.03.2022
6.02.2016
30.05.2016
24.05.2016
13.05.2016
10.05.2016
8.02.2016
3.02.2016
29.04.2016