Oya BAYDAR
Avukatın teki, savcı Mehmet Selim Kiraz’ın haince katledilmesi olayında tahrik ve teşvikleri bulunduğu gerekçesiyle birileri hakkında İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’na suç duyurusunda bulunmuş. Dilekçesinde, suç duyurusunun gerekçeleri arasında: “Halkı ırk, din, dil ayrımı gözeterek kin ve düşmanlığa tahrik etme”, “Suçu ve suçluyu övme”, “Terör örgütü propagandası yapma”, “Ölen kişinin hatırasına hakaret”, “Anayasal düzeni yıkmaya çalışma”, vb. suçlar yer alıyor. Şüphelilerin sürekli provokasyon içeren söylemlerde bulundukları iddia ediliyor.
Şimdi size bir bilmece: Bu suç duyurusu kimi/kimleri hedefliyor?
İlgili haberi okuduysanız zaten adları biliyorsunuz ama hadi çekinmeyin, aklınıza ilk gelen kim oldu, itiraf edin. Tabii ki alçak sesle, kimselere duyurmadan... Nemize lazım, yerin kulağı var; bu bilmeceyi sordum, doğru cevabı buldum/bulduk diye hem siz hem de ben suç duyurusuna ekleniveririz maazallah. Bununla da kalmaz, savcılık dilekçeyi ciddiye alır, büyüklere hakaretten falan dava açılır, mahkûm bile olunur bakarsınız.
Saçmalama demeyin, daha komik, daha temelsiz, hukuksuz ve adaletsiz nice mahkûmiyetler, nice beraatler, nice kararlar gördük bu ülkede.
Yukardaki satırlarla
aşağıdakilerin hiçbir ilgisi yoktur!
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, kendisinin halk oyuyla Cumhurbaşkanı seçilmesinden itibaren, parlamenter düzenin bekleme odasına alındığını söyledi. Apaçık anayasa ihlali olan bu beyan karşısında, birkaç münafık yazar çizer, birkaç aykırı ses dışında muhalefetten bile güçlü bir protesto yükselmedi. Hiçbir yargı kurumu, “Dur hemşerim! Hop dedik!” demedi. Belki artık kanıksandığından, belki umutsuzluktan, belki de “Tayyip Bey’dir, ne yapsa yeridir”, diye düşünüldüğünden… Zaten daha önce Erdoğan’ın İçişleri Bakanı Efkan Ala da bu anayasayı tanımadığını söylemişti. (Vallahi, ben de 12 Eylül darbe Anayasası’nın kökten temelden karşısındayım; özgürlükçü, eşitlikçi, sivil bir anayasa peşindeyim. Darbe anayasasının acilen değişmesini istiyorum, ama anayasayı tanımıyorum, diyerek bu berbat anayasanın hükümlerine aykırı bir şey yaparsam, yakama yapışırlar.)
“Anayasayı tağir, tebdil, ilga ve bu kanunla teşekkül etmiş TBMM’yi ıskat ve vazifesini yapmaktan men” suçu en ağır suçtur. Sadece darbeyle iktidara gelenler bu suçu işlediklerinde cezasız kalırlar. Ama onlar zaten darbecidir, demokratik düzenle, hukuk ve adaletle bağlı hissetmezler kendilerini. Anayasayı tanımadığını açıklayan bir İçişleri Bakanı ve Meclis kararı olmadan parlamentoyu bekleme odasına alan bir Cumhurbaşkanı, yeni anayasa kabul edilene kadar, şerefleri namusları üzerine bağlılık yemini ettikleri bu anayasaya uymak zorundadırlar. Anayasayı ihlal ederlerse, mesela parlamentoyu bekleme odasına alırlarsa suç işlemiş olurlar.
Şimdi gelelim, avukat efendinin suç duyurusundaki diğer konulara. “Sürekli provokasyon içeren söylemler”, “Halkı ırk, din, dil ayrımı gözeterek kin ve düşmanlığa tahrik etme” suçsa eğer, “Affedersiniz Ermeni, dini Zerdüşt olanın, Anadolu Alevileri canımız, öteki Alevîler…” türü söylemler, halkın bir bölümüne hitaben Geziciler, teröristler, şerefsizler, hainler, vb. ve sürekli “onlar… onlar” ayrımcılığı kimin söylemi? “Ölen kişinin hatırasına hakaret”den suç duyurusu yapacaksak, öldürülen bir çocuğun annesini meydanlarda yuhalatan, her ağzını açtığında o çocuğun hatırasına saygısızlık etmekten kendini alamayan kindarlığı unutacak mıyız?
X-Ray’den kimler geçmeli?
Avukatlar adliyeye girişte aranmalı mı, aranmamalı mı, X-Ray’den geçmeli mi geçmemeli mi, tartışmaları sürüyor. Bana sorarsanız avukatı, hakimi, savcısı, topu birden meslekî yeterlilik, etik ve vicdan dedektöründen geçirilmeli. Böyle bir tarama yapılsa, hukuku adaleti ayaklar altına alan, iktidar yandaşlığı ve tepedekinin talimatıyla karar veren, düzmece delillerle hüküm kesen, siyasal emellerin aleti olan pekçoklarının adliyelerin kapısından giremeyeceğini düşünüyorum. Mesela, savcı Selim Kiraz’ın katledilmesinin ardından olayla alâkasız 28 kişi hakkında en ağır suçlamalarla suç duyurusunda bulunan sahibinin sesi avukat ve benzerleri meslekî yeterlilik, etik ve vicdan dedektöründen asla geçemeyeceklerdir.
Anayasayı ihlalle kalmayıp yargıdan yürütmeye bütün anayasal kurumları tahrip edenler, halkı bölen, kin ve adavete sevkedenler, millî iradeyi kendine oy verenlerle sınırlayıp ülkeyi “onlar- bizler” diye bölenler, ölü çocukların anısına bile şu kadar saygı duymayanlar; biraz da adaletin, ahlakın, vicdanın X-Ray’lerinden geçemeyecek olanların omuzlarında yükselmiyorlar mı?
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
























































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
24.05.2024
14.05.2024
3.05.2024
3.05.2024
22.04.2024
16.04.2024
3.04.2024
29.03.2024
22.03.2024
7.03.2024