Murat AKSOY
Bir önceki yazıda son anketlerde CHP'nin yükselişinin siyaseten elde edilen bir başarı olmadığını, bunun hormonlu bir artış olduğunu yazmıştım. Yine aynı yazıda bu artışın siyasal söylem ile tahkim edilmezse kalıcı olmayacağını; CHP'nin İP, TKP gibi partilerin peşine takılmasının bu artışı kalıcı hale getirmeyeceğini anlatmaya çalıştım.
Yazıya birbirine taban tabana zıt tepkiler geldi. Sol, sosyal demokratlardan gelenlerle CHP'lilerden gelenler arasında zıtlık aslında çok şey anlatıyor. Hatta bir CHP yöneticisi "CHP'yi büyüten hormonun adını" dahi sordu. Kendisine aradığı cevabın yazının içinde olduğunu söyledim.
CHP üzerine, özellikle de partideki değişim arayışlarını analiz ettiğimiz her durumda karşıma çıkan temel sorunsal, Kemal Kılıçdaroğlu'nun genel başkan seçilme sürecinin politik, siyasal bir mücadele olmaması çıkıyor.
Kılıçdaroğlu'nun genel başkan olması parti içinde fikri, ideolojik gerilim sonucu değil de, kaset skandalı ile olması; başlattığı Yeni CHP iddiasının temelsiz olmasına, haklı olarak sıkça tartışılmasına yol açıyor.
Kılıçdaroğlu ile başlayan dönemde bazı sol, sosyal demokrat isimlerin CHP'ye katılması, parti yönetimine girmesi, bu değişimde ilk adımlar olarak dikkat çekse de, bu değişimin parti içinde dönüşüme yol açtığını söylemek mümkün değil.
Kılıçdaroğlu'nın siyasal mücadele verdiği tek dönem Önder Sav ve ona yakın bazı isimlerin tasfiye süreci oldu. Ne yazık ki Kılıçdaroğlu bu mücadeleyi devam ettirmek yerine kalanlarla belki de "zorunlu" olarak bir "koasliyon" gitti.
Bu koalisyonda baskın görünen iki eğilim var; "Yeni CHP" ve "ulusalcı CHP". Ama CHP sadece bu ikisinden oluşmuyor. Sayı ve etkinlikleri az olsa da, Baykal'a yakın milliyetçi damarı olan grup ve Ergenekon-Demirel hattından partiye sızan merkez sağ gelenekten gelenler var.
Son dönemde iyice konsolide olan bu geniş koalisyon, Yeni CHP iddiasının önünde temel engeli oluşturuyor. Sayın Kılıçdaroğlu ile Haziran sonunda yaptığım söyleşinin sunuş yazısını şöyle bitirmiştim; "İzlenimim şu; Kılıçdaroğlu CHP'yi değiştirmeye çalışıyor. Ama iki temel zorluğu var. İlki zihinsel sınırları. İkincisi de bu sınırları kıramayacak kadar yalnız oluşu." Aradan geçen 6 aylık süreç ne yazık ki beni doğruladı.
Kısaca CHP, artık bir koalisyon partisi. Son dönemde ortaya çıkan siyasal görünüm, bu koalisyonun temel kesinin apolitiklik yani siyasetsizlik olduğunu gösteriyor. Yeni CHP söylemi, buna uygun politik açılımlar ve siyasal adımlar bu koalisyonun dağılmasına yol açacağı için sürekli erteleniyor.
Oysa Kılıçdaroğlu şunu görmeli ki, Yeni CHP ya da CHP'nin yenilenmesi bizatihi bu koalisyonun dağılması ve Eski CHP'nin tasfiyesi demek. Ki, bu aynı zamnada Kılıçdaroğlu'nun liderliğinin kalıcılaşması demek.
Daha önemlisi bu yenilenme dönüşümün Türkiye'nin yararına olacağı için ertelenemez bir ihtiyaçtır. CHP'nin temel hak ve özgürlükler, Kürt sorunu, düşünce ifade özgürlüğü gibi konularda demokratik ve özgürlükçü siyaset ekseninde muhalefet yaptıkça bundan kazançlı çıkacak olan Türkiye olacaktır.
Bu yüzden CHP'de yenilenmenin başlangıcı, yönetim kadrosu ve parti içinde Kılıçdaroğlu'nun ideolojik ve fikirsel yenilenme riskini almasıyla olacaktır.
CHP'nin son dönemde olduğu gibi İP, TKP gibi partilerle yanyana gelmesi bu koalisyonu kalıcı hale getirip partinin siyasetsiz halinin devamını sağlar.
Kılıçdaroğlu eğer Yeni CHP iddiasında kararlıysa İP ve TKP yerine Yeşiller Sol Gelecek Partisi, DSİP gibi sol, sosyalist partilerle işbirliği yapması daha anlamlı ve önemlidir.
Tabi benzer biçimde kendilerini özgürlükçü sol, sosyal demokrat olarak tanımlayan bu partilerin de CHP'yle etkileşime açık olması gerekiyor. Bu partilerin CHP'yi ötekileştirmesi ve tarihsel yükünden dolayı mahkum etmeleri Türkiye'yi demokratikleştirecek muhalefet oluşumuna katkı sunmaz. Bu partilerin CHP'yle kuracaklar ilişki parti içindeki koalisyonun hızla dağılmasına yol açabilir.
İdeolojik olarak güçlü ama toplumsal temsil açısından sınırlı tabanı olan parti ve hareketlerin kitlesel bir parti olarak CHP'nin "Yeni" kanadı ile dönüştürücü etkileşime girmesi önemlidir.
Bu ilişkinin önemini bizatihi AK Parti deneyiminden görmek mümkündür.
Ben dahil olmak üzere kendini sosyal demokrat, demokrat, solcu tanımlayan pek çok insan AK Parti'nin demokratikleşme ve sivilleşme söylemine destek hatta oy bile verdi.
Neden kendine sol, demokrat diyen, kültürel ve sosyolojik olarak aynı dünyayı paylaşanlar "Yeni CHP" çaba ve söylemine destek vermesin? Neden CHP'yi CHP dışındaki solcular, sosyal demokratlar dönüştürmesin?
Böyle bir çabayı anlamlı kılacak olan ise bizatihi ideolojik olarak "Yeni CHP"yi savunan CHP'lilerin çabası olacaktır. Bu CHP'lilerden bazıları dün Uludere'de idi. Orada hem acılara ortak oldular hem de CHP'nin aydınlık yüzünü temsil ettiler.
Uludere demişken, üzerinden 1 yıl geçti. Acılar hâlâ taze, olay hâlâ karanlıkta. Bu karanlığın bir an önce aydınlatılmasını, suçluların yargı önüne çıkarılmasını bekliyoruz. Sabırla ve inatla...
twitter.com/murataksoy
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYargı niye böyle? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUÇevremiz çok bilinmeyenli bir denklem gibi, yoksa bilinebilir mi? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanBatı artık Kiev’de Zalujni’yi görmek istiyor gibi 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYABarış ve Demokratik Toplum Çağrısı; Hasta Tutsaklar 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNMisak-ı Suriye! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKUVVETLER AYRILIĞI YOK İSE… 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRGüvensizliğin gölgesinde siyaset: Geçen yıla kıyasla korku düzeyimiz yükseldi, peki neden? 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.02.2019
23.11.2018
20.11.2018
16.11.2018
13.11.2018
10.11.2018
6.01.2018
3.01.2018
30.10.2018
26.10.2018