Cemil ERTEM
Başbakan Erdoğan’ın, son aylarda yaptığı dış gezilere ve bu dış gezilerin seçimine bakmak gerekir diye düşünüyorum. 17 Aralık operasyonundan hemen sonra Japonya ve Uzakdoğu, Brüksel, İran ve Almanya... Tabii Rusya ziyaretini de buraya eklemeli... Türkiye, yapmaya çalıştıklarını, yaptıklarını ve yapacaklarını anlatmaya çalışıyor. Ve buna bağlı olarak da yeni dünyanın kuruluşunda razı olan değil, irade ortaya koyan ülke olma seçimini yapmış görünüyor.
Başbakan’ın bütün bu gezilerinde Türkiye, yeni bir küresel ticaret rejiminin kaçınılmaz olduğunu, buna bağlı olarak, yeni serbest ticaret anlaşmalarının gündeme gelmesi gerektiği anlatıyor ve bunun imkanları masaya yatırılıyor.
Dünya ticareti ve Türkiye
Japonya ve Uzakdoğu gezisi bu anlamda çok önemliydi. ABD ve AB’nin hukuki üst yapısını hazırlamaya çalıştıkları Transadriyatik Serbest Ticaret Anlaşması eğer devreye girerse, şimdiye kadar bizim bildiğimiz ve Dünya Ticaret Örgütü’nün (DTÖ) kimi zaman dayatmayla kimi zaman da gelişmekte olan ülkeleri ‘ikna ederek’ geliştirmeye çalıştığı gümrük ve ticaret rejimi geride kalacak. Bu, çok büyük bir değişimdir. DTÖ’nün Uruguay Round yolu ile aşmaya çalıştığı ve daha öncesine dayanan Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşması (GATT) bile tam anlamıyla aşılmamıştır. DTÖ’nün, 1994-95’te kurulmasıyla -yenilenmesi demek daha doğru- devreye girmesi gereken çok taraflı ticaret sisteminin yasal-kurumsal yapısı şekilsel olarak oluşturulmuştur; ancak sistem hâlâ gelişmekte olan ülkeler aleyhine işlemektedir.
Çünkü DTÖ, 2001 yılında Doha’da başlayan ‘Kalkınma Müzakerelerini’, gelişmekte olan ülkelerin hak ve hukukunu, en azından, dengeleyerek sonlandırma başarısını gösterememiştir.
İşte çok somut bir örnektir; son günlerde Türkiye’nin ihracatına karşı, neredeyse bir operasyon yürütülüyor. Bulgaristan, Türk TIR’larının geçişini çeşitli ve yasal olmayan bürokratik bahanelerle önlüyor. Daha önce Irak’da da benzer geciktirme ve caydırma girişimleri olmuştu. Çok ilginçtir, Türkiye’nin ihracatının ve çıkışının en yoğun olduğu (Irak ve AB) kapıları neredeyse fiili olarak kapatılmak isteniyor. Yalnız bu durum bile, DTÖ sisteminin ve bunun yaptırım gücünün aslında işlemediğini, AB’nin bunun arkasında durmadığını ve fiili olarak başka bir boyuta geçtiğini bize gösterir.
Tarım gibi stratejik başlıklarda gelişmiş ülkeler, GATT’a dayanan, kendilerini kayıran rejimin devamı konusunda ısrarcı olmuşlardır. Önümüzdeki yıllarda tarım alanlarının verimliliğinin düşmesi ve olası bir gıda krizinin işaretlerinin güçlenmesi ile bu sorunu çok daha yoğun hissedeceğiz ve tartışacağız.
Şimdi özellikle Almanya, AB ile ABD arasında serbest ticaret anlaşması olması için bastırıyor. Çünkü burada Almanya’nın teknoloji verimliliğine bağlı ihracat avantajları var. Euro’nun kısa vadede değerli olması, Güney Avrupa verimsiz oldukça Almanya’nın işine yarıyor.
Dolar, Euro meselesi kur meselesi değildir!
Şimdi biz doları tartışıyoruz; ‘doların aslında bu kadar yüksek olmaması gerekir; çünkü ABD’nin de çok ciddi dış ticaret açıkları var ve bu sonsuza kadar devam edemez’ argümanı çok genel bir çıkarım ancak bir de euroya bakalım; euro neden bu kadar değerli sorusunu da sormamız gerekir. Euro’yu ayakta tutan, yalnız sanıldığı gibi, Almanya’nın isteği ve ekonomisi değildir, ABD, Avrupa’ya bütün Asya’ya yaptığından üç kat fazla sermaye ihracı ve yatırımı yapıyor. Özellikle son yıllarda Çin’in ve Asya ülkelerinin, sermaye girişlerini sınıflandırarak daha yoğun denetlemesi-örneğin Ar-Ge şartı gibi- bu trendi yukarı çekiyor. Aslında Fed’in Cumhuriyetçi kanadının genişlemenin bir an önce sonlandırılmasını istemesi büyük konsolidasyon içindir. Yani dolar değerlensin ve kıymetli dolar, en risksiz alanlara-tabii AB’ye- gitsin ve euroyu yukarıda tutsun. Bir taşla bir kaç kuş... Aynı zamanda da, kriz, gelişmekte olan ülkelere yıkılsın... Yani AB ile ABD’nin birlikte yukarı çekilmesi ve bunun, gelişmekte olan bazı Asya ülkelerini de kapsayarak ABD-AB arasındaki Transadriyatik Serbest Ticaret Anlaşması’nın devreye girmesi çok ciddi bir senaryodur.
Bu senaryo da gümrük sıfırlaması hiç önemli değildir, burada asıl yapılmak istenen, dolar ve euro ya dayanan Bretton-Woods sistemi yerine, AB-ABD’nin doğrudan kontrol edeceği yeni bir para birimi ve sistemine geçmektir. Yani zaten bitmiş olan para ve finans sistemininde büyük değişiklik yapıyormuş gibi yapıp ‘eski tas eski hamam’ devam etmektir asıl amaç.
Tabii burada, eskisinden daha kıyıcı ve doğuyu hiç hesaba katmayan bir dehşet imparatorluğu doğmuş olacaktır. Kara Avrupası-ABD İmparatorluğu... Bu, Britanya’ya ve Çin’e hatta Rusya’ya rağmen olur mu; onların buraya dahli nasıl olur; bu ayrı... Ancak bu senaryo, yeni neocon çıkışıdır ve buraya Clinton’un temsil ettiği ve Obama’ya göre daha ‘tutucu’ olan Demokrat ‘çevreler de teşnedir. Hillary Clinton, Dışişleri Bakanı iken, Transadriyatik Serbest Ticaret Anlaşması’na G. Kore gibi ülkeleri katıp, Çin’i yalnız bırakma konusunda çok hevesliydi.
Şimdi ne yapmalı?
Peki bütün bunlar olurken Türkiye ne yapmalı? Öncelikle geçmişte olanları yapmamakla işe başlamalı. Örneğin AB ile yaptığımız Gümrük Birliği Anlaşması’nda, AB’nin üçüncü ülkelere sağladığı avantajları, biz bu ülkelere, onlar bize aynı avantajları tanımasa bile, kabul etmiş sayılıyoruz. Biz, AB üyesi olmayan bir ülkeye, AB serbest ticaret anlaşması imzalarsa, kapıları açıyoruz; ama o ülke buna mecbur değil. İşte bu büyük bir boşluk; GB Anlaşması imzalanırken bu, pekala düşünülüp bir madde ile bu sorun ortadan kalkabilirdi. Ama o zamanlar Türkiye, başını kaldıramıyordu ki... Önüne ne gelirse, geleceği düşünmeden imzayı atan bir ülkeydi burası...Yine, şu doğalgaz ve enerji anlaşmalarına bakın, aynı aymazlığı orada da görürsünüz.
Arı kovanına çomak sokmak...
Şimdi istediğiniz kadar eleştirin ama şu sıralar şunu teslim etmek zorundasınız; Türkiye, dünya ticaretindeki bu büyük değişimi şimdi görüyor ve bunun önlemlerini bu hükümetle almaya çalışıyor. Enerjiden, ticarete, oradan finansa değin bu ülke sahip olduğu avantajların ve fırsatların-belki- ilk defa farkına varıyor ve kullanmaya çalışıyor.
Başbakan’ın ziyaret trafiği aslında mayıstan beri Hükümetin başına gelenleri de anlatmaya yeter bu anlamda. Türkiye’nin, tıpkı eskisi gibi, AB ve ABD’deki güçlerin mücadelesini seyredip kim kazanırsa onun, önüne süreceği anlaşmalara imza atan bir ülke olmasını istiyorlar. Örneğin Türkiye’nin, kendi doğusundaki ülkelerle, Asya ülkeleriyle Serbest Ticaret Anlaşmaları imzalaması, yerel paralarla ticaret anlaşmaları ve tabii denetimsiz savunma sanayii ve enerji anlaşmaları yapması, arı kovanına çomak sokmak değil midir? Evet, ama demokratik ve gelişmiş bir ülke için de kaçınılmazdır...
Yazarlar
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları







































































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
25.10.2018
24.10.2018
18.10.2018
17.10.2018
25.09.2018
21.09.2018
18.09.2018
11.09.2018