Gökhan BACIK
Taliban’ın kurduğu Afganistan İslami Emirliği ile ilgili bundan sonraki en önemli soru şudur:
Bu devleti resmi olarak kimler tanıyacaktır?
Uluslararası ilişkilerde resmi tanıma için bir nesnel kural yok. Ülkeler tamamen kendi tercih ve menfaatlerine göre başka rejimleri tanıyorlar.
Ancak resmi tanınma olsun olmasın, fiili olarak ABD ve AB gibi büyük aktörlerin Taliban rejimini kabul ettiğini ve onunla doğrudan yahut dolaylı görüşeceğini biliyoruz.
Şekli nasıl olursa olsun, uluslararası sistemin şeriat kurallarına göre yönetilen bir rejimi olan yeni bir üyesinin doğuşuna şahitlik ediyoruz.
Esasen bu ilk defa gerçekleşmiyor: Suudi Arabistan, Maldivler ve İran gibi şeriata dayalı ülkeler eskiden beri uluslararası sistemin eşit üyesi olarak zaten varlar.
Bu açıdan bir şeriat devletinin uluslararası sistemde boy göstermesi ilk defa gördüğümüz bir durum değil.
Kökeni sembolik olarak 1648 Westfalya Anlaşması’na dayanan modern bir uluslararası sistem içinde yaşıyoruz. Bu sistemin parçası olmak için yeter şart, “şekilsel modernlik” kurallarını kabul etmek.
Şekilsel modernlik, devletin modern bir devlet olarak kurulması anlamına geliyor.
Örneğin sınırları olması, başkenti olması, hukuksal temsilcileri olması…
Bu açıdan bakıldığında, İran da modern bir devlet, Norveç de modern bir devlettir.
Şekilsel modernlik açısından Taliban’ın da modern bir devlet gibi kurgulandığını görüyoruz. Taliban şeriat devletinin bir devlet başkanı, bakanları ve diğer kurumları olacak. Tanındığı ülkelere Taliban büyükelçi atayacak.
Zaten şekilsel modernlik açısından İslami hareketin modernlikle bir sorunu hiç olmamıştır. Aksine, İslamcılar (ve geniş olarak ifade edersek Müslümanlar) şekilsel modernliğin ürünü olan modern devlet, modern ordu gibi kurumların onların davalarında büyük birer silaha döndüğünü görmüş ve bunları sahiplenmiştir.
O yüzden Türkiye’den İran’a, modernliği yerden yere vuran İslami/İslamcı aktörler modern devlet, modern ordu gibi kurumlar söz konusu olunca onları kabullenmek ve davaları için kullanmaktan asla çekinmemiştir.
Dolayısı ile Taliban’ın İslami Emirliği de şekilsel olarak modern bir devlet gibi örgütlenecektir. Ancak içeriği elbette modern değerlerle ilgisi olmayan bir ideolojik örgütlenmeye sahne olacaktır.
Ancak bu da Taliban’a özgü bir durum değildir. Nitekim, modern uluslararası sistemde farklı iç ideolojik örgütlenmeye sahip başka ülkeler vardır.
Örneğin Çin ve Küba gibi komünist/sosyalist ideolojiye sahip ülkeler var.
Yine İran ve Suudi Arabistan gibi İslami bir iç modele sahip ülkeler var.
Yahut Kuzey Kore ve Türkmenistan gibi artık absürt denecek biçimde örgütlenmiş ülkeler var.
Kısacası, şekilsel olarak modern bir devlet olarak oyuna katıldıktan sonra kimse sizin iç işlerinize karışmıyor. İsterseniz laik bir devlet, isterseniz şeriatçı bir devlet kurabilirsiniz.
Öte yandan insanlar genel olarak ideolojik olarak benzer ülkelerin birbirine yakın olacağını düşünür. Bu her zaman geçerli değildir.
Nitekim, şeriat devleti kurmakta olan Taliban’ın en yakın destekçisi komünist Çin olmuştur. Ama bu Çin’e de özgü bir durum değildir. Yine bir şeriat devleti olan Suudi Arabistan’ın en yakın müttefiklerinden biri ABD’dir.
Bu şunu gösteriyor: Doğada yerçekimi ne ise uluslararası ilişkilerde esas kural ulusal çıkardır.
O yüzden ülkelerin iç özellikleri – yani ideolojileri – ikincildir. Bunu en iyi Büyük Güçlerin Trajedisi adlı kitabında John Mearsheimer ifade etmiştir. Mearsheimer’a göre uluslararası ilişkiler bilardoya benzer. Nasıl ki bilardo toplarının renklerinin ve üstünde yazan rakamların oyuna etkisi yoktur, devletlerin de ideolojilerinin ve farklı iç yapılarının uluslararası ilişkilerine etkisi çok azdır yahut yoktur.
Çünkü bütün ülkeler ideolojileri, dinleri nasıl farklı olursa olsun çıkarlarına göre davranır. Bunu eleştirmek, yer çekimini eleştirmek gibidir. İç farklılıkları ne olursa olsun İran da Norveç de Meksika da benzer kurallara göre uluslararası ilişkiler oyununu oynar.
Dolayısı ile devletler kendi çıkarlarına uygun gördükleri biçimde Taliban ile dolaylı ve gerekirse onu resmi olarak tanıyarak ilişkiye girecektir.
Tanınma da kritik olan bir iki büyük devletin sizi tanımasıdır. Örneğin Çin ve Rusya, Taliban rejimini resmi olarak tanırsa bu süreci hızlandırır.
Resmi tanıma olmasa fiili, istihbarat aktörleri üzerinden görüşme yahut üçüncü aktörler üzerinden görüşmeler de alternatif olabilir. Uluslararası ilişkilerde alternatifler çoktur.
Örneğin, 1979 İran İslam Devrimi’nden sonra ABD’nin Tahran’da bir diplomatik temsilciliği kalmadığı için ABD’nin diplomatik vb. işleri konusunda İsviçre hükümeti Tahran’daki büyükelçiliği üzerinden “ABD’nin menfaatlerini koruyan devleti” olarak görev yapmaktadır.
Taliban’ın uluslarası sisteme girmesi konusunda en büyük sorun, o nedenle, Afganistan iç politikasıdır. Burada olası en büyük potansiyel dinamik, Taliban yönetimine karşı güçlü bir siyasi muhalefetin ortaya çıkıp Taliban’a rağmen ikinci bir hükümet kurmasıdır.
Bu durumda Afganistan ile ilgili diplomatik tartışmalar bambaşka bir boyuta taşınır. Bu bağlamda da en büyük olasılık Peştun “milliyetçiliğine” dayanan Taliban’a karşı bir Tacik askeri ve siyasi direnişinin başlamasıdır. Böyle bir durumda Afganistan’ın uluslararası sistemde “macerası” bambaşka bir boyut kazanır.
Yazarlar
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları





























































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
24.12.2025
21.12.2025
7.12.2025
16.11.2025
8.11.2025
1.11.2025
26.10.2025
19.10.2025
14.10.2025
4.10.2025