Hakan DEMİRCAN
Papanın açıklaması-Avrupa Parlementosu’nun soykırım kararı… Soykırımın yüzüncü yıldönümü nedeniyle yapılan açıklamalarla,bu konu gündemdeki yerini aldı.
Türkiyeli milliyetçiler tepkili.
Resmi tarih pek çok konuda olduğu gibi,bu konuda da topluma gerçekleri anlatmadığı için bir yalan ve inkar üzerinde oturuyoruz.Soykırım edilen Ermenilerin mallarının mülklerinin üzerine konanlar (yani CHP-MHP tarafı),bu konuların konuşulmasını istemeseler de gerçekleri bilmeye toplumumuzun hakkı vardır.Gerçeklerin bilinmesi halinde sağlıklı değerlendirme yapılabilir çünkü.
Bu konu zaten her yıl 24 nisanda gündeme geliyor.Bu yıl 1915’in yüzüncü yıldönümü oluyor.24 Nisan 1915’te İttihat Terakki Hükümeti Sadrazamı Talat Paşa imzası ile Osmanlı Ermenilerinin tehcir edilmesi kararı alınıyor.Onun için konu her yıl 24 nisanda gündeme geliyor.Talat Paşa’nın defterleri yayınlandı.Ortada hiçbir şey olmadı denecek bir durum bulunmuyor.
Geçen yıl, o günkü sayın başbakan 24 Nisan 1915’te yaşananlardan dolayı üzüntü duyduğunu zaten açıklamıştı.Bu yıl da yine benzer bir açıklamayı hükümetten bekliyoruz.Tabi hiçbirşey olmadı diyenler oldukça azaldı ama bu sefer de “ama onlar da bize yaptı” söylemleri arttı. Batılılar da; Afrika’da, Amerika’da, Asya’ da katliamlar yapmıştı denmeye başladı.Doğrudur batılı sömürgecilerin bu tip günahları çoktur.Ama biz kendi tarihimiz ile ilgili olanı konuşuyoruz.Her toplum kendi tarihi ile kendisi yüzleşmeli diyoruz.
Bana göre bu konuyu sadece 1915’in 24 Nisan günü olmuş bir konu olarak görmek hatalı.Konunun bir geçmişi var.
1.Dünya Savaşı çıkmış, bütün halklar artık birbirini boğazlamaya başlamıştır.Bu şartlarda konu ele alınırsa, o zaman bütün toplumların birbirinden özür dilemesi gerekecektir.
Halbuki Ermeniler Osmanlı zamanında “sadık millet” olarak anılırdı. Pek çok hizmetleri olmuştur.Ne olmuştur da bu sadık ermeniler ile müslümanlar karşı karşıya gelmiştir? Önceleri halklar arasında bir sorun yoktu. Bu konuyu sorun haline getirenin Osmanlı egemen sınıfı olduğu ortadadır. Onun için konunun 2.Mahmut’tan itibaren Osmanlının merkezileşme ve toplum mühendisliğine başlama kararı ile birlikte ele alınması gerekiyor.
Böyle bakılırsa görülecektir ki, o gün Ermeni burjuva sınıfını soykırım eden Osmanlı egemen sınıfı ile bugün AKP’li burjuva devrimcisi sınıfını yok etmek isteyen Osmanlı egemen sınıfı -devlet sınıfı- aynıdır.
Konunun 2.Mahmut’tan 1915’e nasıl geldiği hakkında görüşlerimi sunmak istiyorum.Aslında bu konuyla ilgili Sayın Münir Aktolga’nın sitesinde geniş bilgi var.Osmanlı’dan bu yana kapitalizmin gelişmesi isimli 6 bölümlük çalışmada bu konuya da değiniliyor.İsteyen siteye girip bakabilir.
Bana göre bu konuyu devletler arası bir konu olarak görmek te yanlış.Çünkü o gün ortada bir Ermenistan Devleti yok.Yani Osmanlı Devleti ile varolmayan Ermenistan devleti arası bir çatışma degildir bu.Bu Osmanlı egemen sınıfı ile gelişmeye başlayan müslim ve gayrimüslim burjuva sınıfları arasındaki sınıf çatışmasıdır.
1915 yılını baz alırsak bunu böyle göremeyiz.Çünkü ortada artık herkesin birbirini öldürmeye başladığı1. Dünya Savaşı var. Ancak 2. Mahmut’a kadar gidersek konunun nerden nereye geldiği hakkında fikrimiz olabilir.
Bu, o dönemde Osmanlının kendi halkı üzerinde kurduğu baskıdır.Dolayısıyla bu konuyu öncelikle Osmanlının kendi iç çatışmaları olarak görmek gerekir.
Konuyu devlet konusu olarak görsek dahi şöyle sonuçlar çıkıyor.Soykırımı Osmanlı yapıyor.Ama bugün ortada uluslararası hukuka göre Osmanlı Devleti yok.Konu Lozan’da da görüşülüyor ve altı bağlanıyor.Üzerinde pek durulmuyor.Çünkü artık bolşevik devrimi olmuş.Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulması o gün batılı devletler tarafından istenen birşey.Bolşevik devrimine karşı TC bir tampon bölge görevi göreceğı için kendilerine lazım.
Bugün küresel sermaye artık ulus devlet sınırlarını aşıyor.Türkiye gibi ülkelere geliyor.Buradan Türkiye gibi daha az gelişmiş ülkeler kalkınmaya başlıyor.Bu da batılı devletlerin işine gelmiyor. Ermeni konusu Lozan’da olduğu gibi yine batılı devletlerin elinde farklı bir koz görevi de görüyor.Biz bunu anlıyoruz.Bu durumda AKP hükümetinin ve Türkiye’nin yanında duruyoruz.Ama konunun tarihi gerçeklerinin de bilinmesi gerektiğini düşünüyoruz.
Bu konu, devletler arası bir konu olarak görülmekten çıkmalıdır.Bu tip konuları artık halklar arası barışmanın, işbirliğinin bir fırsatı olarak değerlendirmekte fayda vardır.Batılı devletlerin farklı niyetleri olacaktırAncak, tarihte yaşanmış her tür üzücü konuyu bölge halkları ,kendi arasında çözebilir ve bunu demokrasi ticari ve kültürel işbirliği temelinde barış durumuna dönüştürebilir.
Bunun için de tarihte ne olmuşsa ,bütün gercekliği ile toplumumuz rahatça konuşabilmelidir. Bugün resmi tarih yalanları yerine ihtiyacımız olan sadece gerçeğin bütün çıplaklığıdır.
Kapitalist sistemin daha fazla kar elde etmek isteğinin kurbanı daima halklar olmuştur.Önceleri imparatorluklar vardı. Birinci Dünya Savaşı sonucu dağılan sadece Osmanlı degildi ki.İngiltere, Rusya, Avusturya Macaristan İmparatorlukları da dağılmıştır.Çünkü artık kapitalizm imparatorluk istemiyordu.Ulus devletler dönemi gelmişti.Osmanlıyı yaşatmanın hiçbir imkanı zaten yoktu.Yapılabilecek olanı 2. Abdülhamit yapmış, batılı devletleri birbirine karşı kullanarak diploması ile Osmanlının ömrünü uzatmıştı.Daha fazla yapacak birşey yoktu.
Osmanlı bakiyesinde Türklerin devlet kurma hakkı var ise Yunanın, Ermeninin, Kürtün de hakkı vardı.Onun için Ermeninin de kendi devletini kurma isteği normaldi.Ama, Balkanlardan, Kafkasyadan sürülen müslümanların bu konuları o gün sağlıklı bir şekilde değerlendirecek durumu yoktu.Müslümanlar da geldikleri yerlerde çok eziyetler çekmiş, katliamlara uğramışlardı.Artık herkes için hayatta kalma, varolma kaygısı vardı.Bu noktada Talat Paşa’nın soykırım kararı rahatlıkla uygulandı.
Soykırımın sonucunda, Ermenilerin mallarına Osmanlı egemen sınıfı yani İttihat Terakki kondu.O da CHP oldu, Tüsiad oldu.Bu durumda bugün AKP’nin kendisinin yapmadığı bir soykırımı inkar etmesi ya da soykırımı savunan varsa, savunması için bir neden bulunmuyor.
Soykırımdan Türkiye halkları değil, Osmanlı egemen sınıfı -devlet sınıfı- İttihat Terakki sorumlu çıkıyor.Onun için AKP bu konularda CHP’yi adres gösterebilir diye düşünüyorum.AKP yine bu durumdan üzüntü duyduğunu ifade edebilir.Bu da Hitlerin yahudi soykırımını gerçekleştirmesi yüzünden, Alman Şansölyesi Willy Brand’ın özür dilemesi gibi bir durumdur.Hitlerin yaptığından bugünkü Almanya devleti sorumlu tutulamıyorsa, Türkiye Cumhuriyeti devleti de sorumlu tutulamaz. Sadece, Lozan’dan sonrasında hala Türkiye’de kalan TC vatandaşı Ermenilerin ve diğer gayrimüslimlerin uğradığı ilave adaletsizliklerin düzeltilmesi gerekir.
O gün Ermeni burjuvalarını yok eden Osmanlı egemen sınıfı; bugün de seçilmiş hükümet olan AKP’ ye hükümet olma hakkını tanımak istemiyor.Bu durumda AKP’li burjuvalar ile soykırım edilen Ermeni burjuvalarının kaderi aslında aynı oluyor.Ermeniler soykırım edildi; önümüzdeki seçimde AKP’ yi korumak desteklemek görevimizdir.Yine zamanında Kürtlerin özerklik hakkını elinden alanın da, tek tipçi ırkçı sistem kuranın da CHP olduğunu dikkate alarak; yeni demokratik bir sistem kurabilmenin, tarih gerçekleri ile barışabilmenin önündeki asıl engelin CHP olduğunu ,Kürtlerin de herkesin de görmesi gerekiyor.Bu konulardan dolayı bütün Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları sorumlu tutulamaz.
Hükümet konuyu İttihat Terakki’nin sorumluluğu olarak gösterebilir diye düşünüyorum.Bu konuda açık bir sermaye transferi var.Bu transferin gayrimüslim burjuvalardan ittihatçılara doğru olduğu görülüyor.Bu ittihatçılar CHP oldu.Konuyu etnik bir konu olmadan önce sermaye transferi olarak görmek lazım.
Bu konudaki yazımın devamında, 2.Mahmut’tan itibaren Osmanlının ne yaptığına ve bunun sadık millet olan Ermenileri nasıl isyankar hale getirdiğine değineceğim.
Yazarlar
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları











































































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
19.06.2015
26.05.2015
22.04.2015
18.04.2015
14.04.2015