Umut ÖZKIRIMLI
Her ne kadar “umurumuzda değil” deseler de, bundan birkaç yıl öncesine kadar Batı tarafından ‘model’ ülke olarak pazarlanan Türkiye’nin imajının yerlerde sürünmesi, Erdoğan-Davutoğlu ikilisinin adlarının Putin, Orban gibi otokratlarla anılmaya başlaması AKP yanlısı medyada yazanların asabını iyice bozmuşa benziyor.
Ahmaklar ve ‘Yeni Oryantalistler’
Bu bağlamda kimileri AKP’nin otoriterleştiği tezinin Batı’da‘psikolojik ihtiyaçlar nedeniyle artık bir varsayıma dönüşmüş’ olduğunu öne sürer, iktidarı eleştirenlerin kendilerini‘toplu bir ahmaklık ritüeline’ kaptırdığını iddia ederken, kimileri de ‘Batılı siyasal çevreler’ ile ‘entelektüeller’ arasında ‘hastalıklı boyutları olan’ bir ilişkinin yaşanmakta olduğunu’savunuyor. Buna göre Türkiye’nin ‘dünya kamuoyunun gözünde basit bir polis devleti haline getirildiğini’ (elbette kimler tarafından olduğu belirtilmeden), ‘büyüyen Türkiye’nin iç siyasette ve bölgesel gelişmelerde inisyatif kazanmasının’istenmediğini öğreniyoruz.
En çok da Batı’nın ve onun kuyruğuna takılanların şekil hatalarına odaklanıp esası kaçırdıkları, büyük resmi göremedikleri tezi dillendiriliyor. 17-25 Aralık’tan bu yana yaşananların siyasi iktidarın muhalefeti bastırmasından ibaret olmadığı, asıl meselenin ‘meşru’ ile ‘gayrı meşru’ arasındaki bir kavga olduğu iddia ediliyor. ‘Gayrı meşruya’ yönelik hamlelerin özgürlüğe müdahale olarak algılanmasının ‘kestirme’ ve ‘önyargılı’ bir okuma olduğu öne sürülüyor.
Daha da ötesi, ‘yargı bağımsızlığı, basın özgürlüğü, çoğulculuk’gibi değerlerin arkalarında yatan dinamikler dikkate alınmadan savunulmasının ‘global bir klişe’, hatta ‘yeni oryantalist bir tavır’ olduğu iddia ediliyor. ‘Gayrı meşru’ yapıya karşı hamlelerin bir otoriterleşme dalgası olarak lanse edilmekten vazgeçilmesi çağrıları yapılıyor.
Hangi büyük resim?
Bir an için bütün bu iddia edilenlerin tümünün doğru olduğunu kabul edelim. Hatta son birkaç yıldır tanık olduklarımızın ‘meşru’ile ‘gayrı meşru’ arasında bir iktidar mücadelesinin de ötesinde‘gayrı meşru’ yapının bir darbe ile ‘meşru’ hükümeti devirme girişimi olduğunu varsayalım. Ve bir dizi soru soralım.
‘Meşru’ iktidar ile ‘gayrı meşru’ darbeci yapı 10 sene boyunca bu ülkeyi birlikte idare etmedi mi? Ülkenin tüm kurumlarına sızdığı söylenen ‘gayrı meşru’ doku altın çağını AKP döneminde yaşamadı mı? Bizzat dönemin Başbakanı tarafından ifade edildiği gibi, ‘ne istedilerse verilmedi mi’?
Yoksa ülkeyi yönetenlerin hukuk dışı işlemlerden haberdar olmadığını mı düşünmeliyiz? Sıkça söylendiği gibi‘kandırıldığına’ mı inanmalıyız? ‘Gayrı meşru’ dokunun bünyeyi sarmasına göz yuman, bunu teşvik eden siyasetçilerin sorumluluklarını görmezden mi gelmeliyiz? Bu işbirliğinin ‘kimi sanık hakkı ihlalleri, kitlesel gözaltı furyaları ve soruşturma gizliliğinin yerlerde sürünmesi dışında … Türkiye’nin sivilleşme sürecinde hafife alınmayacak bir rol’ oynadığını mı düşünmeliyiz? Bunu savunmak da iktidar tarafından‘kandırılmak’ olmaz mı?
Peki kendi celladıyla suç ortaklığı yapan ‘meşru’ iktidar hala meşru mudur? Ve cellat kendi boynunu vurmaktan vazgeçer, biat ederse bu işbirliğine kaldığı yerden devam edecek midir?
Demokrasi ve hukukun ırzına geçmek
Yolsuzlukları ‘bahane ederek’ seçilmiş hükümeti devirmeye çalışan bu ‘gayrı meşru’ yapının darbe girişimini boşa çıkarmanın en kestirme yolu bu iddiaların geçersizliğini kanıtlamak, yolsuzluğa bulaşanları yargılamak mıdır, hukuku askıya almak, soruşturmaların üzerini kapatmak mıdır?
AKP’yi eleştirenleri ahmaklıkla, oryantalistlikle suçlayanlar uçaklarına bindikleri siyasetçilere “kasetler montaj demiştiniz, öyle olmadığı bilimsel raporlarla kanıtlandı; bu konuda ne düşünüyorsunuz” diye sormuş mudur?
“Yolsuzluk soruşturmasında ele geçirilen paralar faiziyle birlikte suçlananlara iade edildi, bu nasıl iş” diyebilmiş midir? Yolsuzlukla suçlanan bakanların neden hala
Her otoriterleşme, otoriterleşme değildir!
‘Fena halde yanılan’ aydınlar
Zaman kimin yanıldığını göstermeyecek mi sonunda?
http://www.diken.com.tr/otoriterlesme-ve-buyuk-resmi-gormek/
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları






























































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
16.03.2020
25.02.2020
10.02.2020
16.12.2019
5.01.2019
19.10.2019
12.10.2019
6.08.2019
2.07.2019
24.03.2020