Yıldıray OĞUR
Bir taraftan 1990’larda Diyarbakır’da yaşamış JİTEM ‘uygarlığı’ kazılıyor. Fail-i meçhul dosyalar yeniden açılıyor. Harika. Ama sanki bu hesaplaşmaları biraz üstünkörü yapıyor Türkiye. “Derin devlet”, “Ankara’nın karanlık dehlizleri”, “karanlık odaklar”, neredeyse uzaydan gelip ülkemizi karıştırarak gezegenlerine dönen uzaylılar gibi bahsedilen “JİTEM” diye kum torbaları ya da büyük halılar bulduk bunları dövüyoruz, olmadı altına süpürüyoruz. Adını koymuyor, isim vermiyor, ayrıntılara girmiyoruz.
“Maraş Katliamı’nı derin odaklar yaptı 1 Mayıs’ın arkasında darbeciler var, Özal’ı öldürdüler, Eşref Bitlis’in uçağını düşürdüler, Uğur Mumcu’yu, Bahriye Üçok’u öldürüp İslamcıların üzerine attılar. “
Her biri normal bir ülkede ortalığı toz duman edecek bu hüküm cümleleri üzerinde Anayasa’nın değiştirilmesi teklif dahi edilemez ilk dört maddesinden daha geniş bir mutabakat var.
Fail-i meçhuller, “yaptılar”, “öldürdüler” de bahsedilen gizli zamirlere yükleniyor. Böylece sanki aydınlanmış olan bu dosyalar psikolojik olarak kapatılıyor. Sorun şu ki; hukukta gizli zamirlerin ceza ehliyeti yok.
Bunu gazetecilerin, kanaat önderlerinin yapmasına alıştık. Ama bunu bir Başbakan da yaptığında herhalde lafın gelişi deyip geçmemek “bir şey mi demek istiyor” diye düşünmek gerek.
Son grup toplantısında Ankaralılaşma iddialarına Milli Güvenlik dersinin kaldırılması gibi somut bir müjdeli haber ve yine “gönlümüzün Başbakanı” prompterdan akan sivil bir konuşmayla cevap verdi Başbakan Erdoğan. Konuşmasının bir yerinde, herhalde yıldönümü de olduğu için 19 yıl önce 24 Ocak günü Uğur Mumcu'nun katledildiğini hatırlattı ve “Bu meselelerin üzeri o dönemlerde örtüldü” dedi.
Bu, Başbakan’ın konuşmalarını hazırlayan danışmanlarının genel geçer “gizli odaklar” kültünü tekrarlaması değilse o halde mesela şu soruyu sormak hakkımız: 2000 yılında “Uğur Mumcu Uzun Takip” adlı UMUT Operasyonu’yla aydınlatıldığı söylenen seri cinayetlerin (Bahriye Üçok, Uğur Mumcu, Ahmet Taner Kışlalı, Muammer Aksoy) üzerleri hala örtülü mü?
“Sence aydınlandı mı gerizekalı” seslerini duyar gibiyim. Haklısınız. Uğur Mumcu’nun ailesi bile bu davayla cinayetin tam olarak aydınlanmadığını düşünüyor.
İyi de o zaman neden kimse bir şey yapmıyor?
Eğer UMUT soruşturmasında iddia edildiği gibi bu cinayetlerin emri İran gizli servisinin bir kolu olan Kudüs Ordusu’ndan geldiyse, dava dosyasında cinayeti azmettiren İranlı diplomatların adları varsa neden Türkiye bugüne kadar İran’a bu konuda bir nota bile vermedi? Az bir şey midir başka bir ülkenin aydınlarının ölüm emrini vermek?
Yoksa yıllarca çözülemeyen cinayetleri 2000 yılında bir anda ortaya çıkarılan katillerin itirafları, cinayetlerde kullanılan silahlar, bombaların üzerinde parmak izleri gibi somut delillerle aydınlatarak geçmişini temizlemek isteyen devletimiz, kendi bulduğu cinayet hikâyesine inanmadığı için mi boş yere diplomatik kriz çıkarmadı?
Doğrusu Uğur Mumcu cinayeti gibi üzerinde söylenmemiş söz, dillendirilmemiş iddia kalmayan bir cinayetle ilgilenmeye ondan boşalan Cumhuriyet’teki koltuğa ve köşeye oturan Mustafa Balbay’ın günlüklerinde okuduğum bir diyalogdan sonra başladım.
Balbay’ın yine zamanında haber yapmayıp, kitabı için heybeye attığı manşetlik haberlerden biriydi bu not. Balbay’ın 6 Nisan 2003 Pazar günü saat 12.30'da Genelkurmay’da bin yıldır o karargâhta görev yaptığı anlaşılan Aslan Güner ve Yaşar Büyükanıt’la yaptığı görüşmenin bir aşamasında Büyükanıt şöyle diyor:
“Uğur Mumcu benim arkadaşımdı. Buraya çok geldi gitti. Bizim arşivde çalıştı. En sevilen yazardı... Öldürülmese ertesi gün, pazartesi buraya gelecekti. Arşivde çalışıyordu. Öcalan'ın karısının babasının MİT’e çalıştığını saptamıştı. Daha derin araştırmalar içindeydi.”
Acayip gelmiyor mu size de bu sözler. Bunca sivilleşmeden sonra bile Genelkurmay arşivlerinde çalışmak benim bildiğim kadarıyla Can Dündar dışında başka bir faniye nasip olmadı. Mumcu’nun ne üzerinde çalıştığını da biliyor Büyükanıt. Hatta bir daha ne zaman geleceğini de. Bu araştırmayla yakından ilgilendiği açık. Hem de devletin istihbarat kurumunu çok zor durumda bırakacak bir araştırmayla. Genelkurmay arşivinde MİT konusunda zengin bir arşiv olması da ayrıca ilginç.
Uğur Mumcu cinayetiyle ilgili çok dikkat çekmemiş ama neredeyse bir Stieg Larsson kitabı kadar gizemli hikâyelerin anlatıldığı bir kitap okudum. Umut davasının avukatı Ceyhan Mumcu’nun Kaynak yayınlarından çıkan, bence hak ettiği ilgiyi görmemiş “Kardeşim Uğur Mumcu” kitabı.
“Kardeşimi kim öldürdü” sorusunun cevabını bulabilmek için mal varlığımın tamamına yakınını tükettim” diyor Ceyhan Mumcu. Peki, cevabı bulmuş mu? “Ölmeden önce adaletin bu cinayetleri azmettirenlerin yakasına yapışmasını diliyorum” dediğine göre hayır…
Uğur Mumcu’nun Ankara’daki iktidar çatışmaları arasında kaldığını söyleyen daha pek çok örnek var Ceyhan Mumcu’nun kitabında.
Birkaçını hızlıca yazayım:
Mumcu’nun öldürülmesinden iki saat sonra Genelkurmay Başkanı Doğan Güreş ve Yaşar Büyükanıt Mumcuların evini ziyarete etmiş.
Uğur Mumcu öldürülmeden 15 gün önce, okulun o dönemde komutanı olan Kemal Yavuz’un davetiyle Harp Akademileri’nin açılış dersini vermiş.15 dakika sürmesi gereken konuşmanın 3 saat sürmüş.
Ailenin çok rahatsız olduğu anlaşılan soruşturmayı yürüten (daha doğrusu yürütmeyen) savcı Nusret Demiral’ı dönemin Adalet Bakanı Seyfi Oktay ısrarla görevinin başında tutmuş. Aile “Demiral’ı kim koruyor” anlamak için MİT Müsteşarı ve Genelkurmay Başkanı ile görüşmeler yapmış. MİT Müsteşarı Sönmez Köksal aileye olay yerini incelemek isteyen MİT mensuplarının Demiral hakkında tuttukları “bize engel oldu” tutanağını göstermiş. Onlar Köksal’ın yanından çıkarken içeriye Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Güngör Özden girmiş. Mumcu “Demiral’ı koruyan oydu” diyor kitabında.
Genelkurmay Başkanı Doğan Güreş’le yaptıkları görüşmede ise Güreş basın bunu yazabilir diyerek “ Türk halkı örgütlenmeli, Meclis’in kapısına kadar yürümeli, Uğur Mumcu’nun katilini istiyoruz diye bağırmalıdır açıklamasını yapmış. Güreş’in “Mumcu’nun öldürüleceği istihbarını aldık, Ankara Valiliği’ne gönderdik” iddiasını ise Ankara valisi “Uğur Mumcu’nun Ankara’da yaşadığını öldürülünce öğrendim. Bize hiçbir ihbar gelmedi” diye yalanlamış.
Mumcu ailesinin davaya bakan DGM’nin askeri savcısı Ülkü Çoşkun hakkında açtığı davaya bakan askeri mahkemeyi askeri yargıçlar hınca hınç doldurmuş. Mahkeme başkanı duruşmaya geçmeden önce Mumcu için herkesi saygı duruşuna kaldırmış. Bakanlığı savunan hakim deniz binbaşı savunmaya başlamadan önce “ Türk Silahlı Kuvvetleri’nin bir deniz hakim binbaşısı olarak şerefim üzerine yemin ederim ki bütün ordumuz bu cinayetin bir an önce aydınlatılmasını talep etmektedir” demiş.
Aile İçişleri Bakanı İsmet Sezgin’i ziyarete edip cinayet soruşturmasının Uğur Mumcu’nun çok güvendiği Dürüst Oktay adlı bir komisere verilmesini istemiş. İçişleri Bakanı’nın cevabı: Teklifiniz doğru ama yapmazlar.!
Mumcu’dan 8 yıl sonra aynı gün öldürülen Gaffar Okan, bir Uğur Mumcu anması organize etmiş. Anmada Ceyhan Mumcu’nun Umut Davası’ndaki savunması okunacakmış. Gaffar Okkan savunmasını istemek için aradığı Ceyhan Mumcu’ya “Mumcu cinayetiyle ilgili önemli bilgilere ulaştım, yakında açıklayacağım” demiş. Anmanın yapılacağı gün suikastla hayatını kaybetmiş.
Ankara’nın karanlık dehlizlerine ad koymaya başlayalım, gizli zamirleri açık edelim mi artık ne dersiniz?
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERYeni Bir Çözüm Süreci Ne Kadar Mümkün? 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİNSANLIĞIN ÖLÜMÜ 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaKılıçdaroğlu’nun adaylığı 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.06.2025
18.06.2025
16.06.2025
15.06.2025
11.06.2025
8.06.2025
4.06.2025
2.06.2025
1.06.2025
26.05.2025