Zülfikar ÖZDOĞAN
Öğrenmenin yaşı yokmuş derler. Anlaşılan yaşadıkça daha çoook şey öğreneceğiz.
Gazetelerin yazdığına göre, Kürdçe, ilkokul 5. sınıftan sonra seçmeli ders olabilecekmiş! Hem de İngilizce, Fransızca, Almanca ile birlikte! Yani isteyen her öğrenci bu dillerden birisini seçip haftada 3-4 saat öğrenim görebilecekmiş!
Kürdçe için ne büyük onur değil mi?
İngilizce, Almanca ve Fransızca ile eşdeğerde seçmeli ders olmak, hem de ilkokul düzeyinde her dile nasip olmaz!..
Yalnız ‘küçük’ bir sorun varmış!
Kürdçe eğitim verecek diplomalı öğretmen yokmuş! Bunların eğitilmesi zaman alacakmış! Çünkü, yakın zamanda alalacele bazı üniversiteler tarafından kurulan Kürdoloji bölümlerinden ilk mezunların 2015 yılında verilmesi bekleniyormuş!
Ama keskin zekalı Talim Terbiye Kurulu mensupları buna da bir çare bulmuşlar: Geçici olarak ‘usta öğretici öğretmenlik statüsü’ (ne demekse?) ihdas edilip sorun halledilecekmiş!
Peki, seçmeli Kürdçe dersinin içeriği ne olacakmış?
‘Kürtçe dersinde öğrencilerin dili öğrenebilmesi için, kitapların yanı sıra, CD, DVD gibi ek kaynaklardan da yararlanılabilecek. Bu DVD’lerde konuların pekiştirilmesi için kültürel bilgiler de verilecek. Dersin “genel amacı”, “Normal hızla konuşulanı anlayabilmesi”, “Dinlediğini anlayabilmesi”, “Doğal hız, tonlama, vurgu ve doğru söyleyiş ile konuşabilmesi”, “Dilin konuşulduğu ülkelerin kültür değerlerinin farkına varabilmesi”, “Duygu, düşünce ve izlenimlerini açık ve anlaşılır bir biçimde yazıyla anlatabilmesi”, “Kendi kültürünün bilincinde olması” ve “Atatürk’ün düşüncelerini ve devrimlerini anlatabilmesi” olarak sıralanacak’!
Ne zeka değil mi?
Hayran olmamak elde değil!..
Peki, bu Kürdçe seçmeli dersler kimlere yönelikmiş?
‘Dersin önümüzdeki eğitim yılında, seçmeli olarak programda yer alması durumunda, özellikle Doğu ve Güneydoğu’da birçok okulda tercih edilmesi bekleniyor.’
Şimdi gelelim asıl soruya:
Türkiye’nin Doğu ve Güneydoğu’sunda kimler yaşıyor?
Kürdler.
Yani anadili Kürdçe olan öğrencilere seçmeli Kürdçe ders verilmek isteniyor!
Bilen bilmeyen de Türkiye’nin büyük bir reforma imza attığını sanır!
Halbuki yapılmak istenen şudur: Adı tarih kitaplarında yüzyıllardır Kürdistan olarak geçen bir coğrafyada yaşayan, kesin sayıları bilinmemekle beraber milyonlarla ifade edilen, ancak dilleri, kültürleri, kimlikleri yasaklı olan bir halkın çocuklarının ana dili onlara ‘seçmeli ders’ olarak yutturulmaya çalışılıyor! Bu bir reform değil, utanç verici bir karardır. Bir insanın ana dili ‘seçmeli ders’ olabilir mi beyler? Lütfen kendinize gelin. Bu çağda böyle abuksabuk kararlar almayın.
Bu kararı vermeden önce modern dünyada olan bitene göz atmak hiç mi aklınıza gelmedi? Bugün hangi çağdaş ülkede anadil yasağı geçerli? Anadil hakkı olmayan ülkelere bugün artık asgari ölçülerde bile ‘demokratik ülke’ denmiyor. Ana dil hakkı, Türkiye’nin de kurucularından birisi olduğu Avrupa Konseyi’nin temel kurallarından birisidir. Avrupa ülkelerinin hemen hemen tümünde farklı ana dillerde eğitim yıllardır veriliyor. Eğer kafanızı biraz kaldırıp çağdaş demokratik ülkelerde olan bitene göz atsaydınız böylesine dolambaçlı yollara başvurmaz, kendinizi gülünç duruma düşürmezdiniz.
Gazetelerin haberine göre, Talim Terbiye Kurulu’nun kararları yakın zamanda Başbakan Erdoğan tarafından açıklanacakmış. Ben Başbakan’ın yerinde olsam bu kararları böyle açıklamak yerine önce yapılanlardan ötürü Kürdlerden özür diler, sonra da anadil ve kendi kendini yönetim hakları dahil Kürdlerin bütün demokratik haklarını sağlamak konusunda kesin söz verirdim ve böylece yıllardır süren bu ‘pis savaş’ın bitmesinin yolunu açardım.
Peki Erdoğan bunu yapar mı?
Yapmaz, yapamaz.
Çünkü onun bir eli ‘milliyetçilik’le, diğer eli ‘muhafazakar’lıkla bağlı. Aklı ise Çankaya tepelerinde dolaşıyor. Gönlünde yatan aslan ise ‘yeni sultanlık’ olarak tanımlanabilecek olan başkanlık sisteminde. Kürdlerin hakları, Türkiye’nin demokratikleşmesi, bu coğrafyaya barışın, özgürlüğün ve adaletin gelmesi Erdoğan’ın ve avanesinin umurunda bile değil. Onlar iktidar ve muktedir olmanın sarhoşluğu içerisinde günlerini gün ediyorlar.
Elbette bu kafayla Kürd meselesini çözmeleri olanaklı değildir.
Yalnız birilerinin şu gerçeği iyice anlaması gerekiyor: Uyanan, haklarını arayan bir halkı bu türden ‘Ali Cengiz oyunları’ ile kandırmanız artık olanaklı değildir. Bunlarla belki biraz daha zaman kazanabilirsiniz, ama sorunu asla kökten çözemezsiniz. Sorunun kökten çözülmesi söz konusu olduğu zaman da zararlı çıkan siz olursunuz. Onun için, gelin yol yakınken aklınızı başınıza toplayın,anadil eğitim ve öğretim hakkını tam olarak tanıyın. Dolambaçlı yollara başvurmayın. Adil, doğru dürüst karar alın. Türkiye’nin bu utanç verici, anti-demokratik konumdan çıkmasına bir nebze yardımcı olun.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
15.11.2013
26.09.2013
11.08.2013
15.06.2013
8.01.2013
11.12.2012
26.11.2012
15.11.2012
3.11.2012
15.10.2012