Akın ÖZÇER
AK Parti’nin aylardır beklenen demokratikleşme paketi açıldı. Başbakan Erdoğan’ın da altını çizdiği gibi, iktidar partisinin demokrasi alanını genişletmek için çıkardığı ilk paket değil bu. Türkiye’de demokratik bir anayasa yapılamadığı takdirde sonuncusu da olmayacak kuşkusuz.
Yeni anayasa konusuna gelince, TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in son açıklamasından, iki yıla yakın süredir havanda su döven Uzlaşma Komisyonu’ndan demokratik bir anayasa çıkma olasılığı kalmadığı anlaşılıyor. Oy birliğiyle karar alan bu komisyona katılan CHP ve MHP, değil demokratik bir yeni anayasa yapmak, yaptırmamak için çaba harcıyor adeta. Söylemleri farklı belki ama en azından mevcut darbe anayasasının değiştirilemez maddelerinin yenisine taşınması konusunda birleşiyorlar. Bu iki partinin kırmızıçizgileri örtüşüyor başka bir deyişle.
Buna karşılık, CHP ve MHP’nin çözüm süreci bakımından yetersiz olmakla birlikte, daha çok demokrasi öngören her adım gibi toplumca olumlu karşılanan paketle ilgili değerlendirmeleri birbirinden biraz farklı.
MHP’nin eleştirileri
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli her zamanki aşırı milliyetçi refleksleriyle çözüm sürecine olduğu gibi demokratikleşme paketine de karşı çıkıyor. Paketin “PKK’nın elinden çıktığını” öne sürmekle yetinmiyor; Başbakan Erdoğan’ı “aklını Kandil’de, zekâsını da İmralı’da kaybetmiş olmak” gibi hakaret sınırında seyreden ağır sözlerle eleştiriyor.
Öteden beri Kürt sorununun olmadığını söyleyen bir siyasi partinin, demokrasinin bireylerin eşitliğine ve eşitliğin de farklılıkların özgürce ifadesine dayandığı gerçeğini göz ardı etmesi, 1930’lu, 40’lı yılların değerlerine takılıp kalması şaşırtıcı değil elbette. Şaşırtıcı olan Genel Başkanı’nın, Uzlaşma Komisyonu’nda sahip olduğu veto hakkının verdiği alışkanlıktan olsa gerek, hakkında kimsenin fikrinin alınmadığını söyleyerek, paketi “usul ve esas bakımından anti-demokratik” ilan etmesi. Çünkü demokrasi, evrensel ilkeler ve insan hak ve özgürlükleri bütünü olarak, üzerinde tartışılacak ve oylanacak bir kavram değil. Asıl anti-demokratik olan, isterse yüzde 99 destek alsın, bu ilkelerin, hak ve özgürlüklerin, örneğin anadilde eğitim gibi bir hakkın kısıtlanması ve yok sayılması. Bu nedenle MHP’nin demokrasinin özünden yoksun eleştirileri üzerinde durmanın anlamı yok.
CHP’nin eleştirileri
CHP, Uzlaşma Komisyonu’nda 12 Eylül darbesini yaparak kendini “ kurucu” ilan eden iradenin değiştirilemez buyurduğu maddeleri “kırmızıçizgileri” olarak ilan edecek kadar statükocu olduğu halde, kendisini “sosyal-demokrat” olarak yutturmaya çalışan ve bunda da bir ölçüde başarılı olan bir parti. Kendisini “ulusalcı” olarak tanımlayan, solda durduğu için de belki “ulu solcu” dememiz gereken kanattan bir milletvekiline göre, bu paketle “ ulusal ve laik Türkiye paketleniyor.” Başbakan’ın pakette yer alan konuları daha önce tartıştırmadığını ve sürpriz yaptığını söyleyen bu milletvekili Sayın Bahçeli gibi bu yöntemi “anti-demokratik” buluyor.
Paketi içerik bakımından 1856 Islahat Fermanı’na benzeten CHP milletvekili, MHP Genel Başkanı çizgisinde durarak, pakette ana dille ilgili olarak yer alan reformların, “ulusal dilimiz Türkçeyi farklı dil ve lehçelerden biri konumuna düşürdüğünü” söylüyor; paketin “ne mutlu Türküm demeyi adeta suç haline getirdiğinden” yakınıyor. Ama Bahçeli’den farklı olarak bir şikâyeti daha var: o da “dinci giyim ve davranışları TCK korumasına alması.”
Bir başka CHP milletvekili “dağ fare doğurdu” derken, bir diğeri ilkokullardan andımızın kaldırılmasına sert tepki veriyor. ABD’de de benzeri bir andın bulunduğunu söyleyen milletvekili, bu sözünü, “Obama vazgeçiyor mu, siyasi ağabeyine bunu bir sorsun” esprisiyle tamamlıyor.
Kılıçdaroğlu’ndan demokratlık çıkışı
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’na gelince, paketle ilgili konuşmasında milletvekillerinden farklı olarak, Türkiye’yi bir demokrat gözüyle değerlendirmeye çalışıyor. Aslında demokrasi çıtamızın bu kadar düşük olmasından duyduğu rahatsızlığı paylaşmamak elde değil elbette.
Gel gör ki Kılıçdaroğlu bundan AK Parti iktidarını sorumlu tutuyor. Kendisini dinleyen bir yabancı sanacak ki AK Parti iktidara gelmeden önce Türkiye çok daha demokratik bir ülke. Helsinki Zirvesi ardından reformlarını yapmış ve Kopenhag siyasi ölçütlerini yerine getirmiş. AK Parti iktidara gelince CHP’nin ve tüm muhalefetin çabalarına karşın reform süreci askıya alınmış. (!)
Kılıçdaroğlu alışılagelmedik bir sükûnetle konuşuyor, 121 faili meçhulden, 5600 işkence vakasından, tutuklu gazeteciler, milletvekillerinden söz ediyor. Eskiyi hatırlamasak, “11 yılda Türkiye demokrasisi büyük bir erozyon yaşadı. Demokrasi kültürümüz darbe dönemleri kadar ağır tahribata uğradı. Darbeden daha ağır demokrasi tahrip edildi” palavrasına biz de inanacak ve CHP ile birlikte demokrasi yolunda el ele ilerleyeceğiz. Ama bizler 90’larda işlenen binlerce faili meçhulü, Fırat’ın Doğusunda işlenen cinayetleri, toplu mezarları anımsıyoruz.
Kılıçdaroğlu, 12 Eylül anayasasının değiştirilemez maddelerini neden savunduğunu bizlere açıklamıyor bir türlü ama diyebiliyor ki “ paketi açıklarken ta 27 Mayısa kadar gidiyorsunuz, ama 12 Eylülden bahsetmiyorsunuz. Darbe hukukuna sahip mi çıkıyorsunuz? Aslında soru çok güzel ama CHP yeni anayasa konusunda kırmızıçizgilerini koruduğuna göre bu soruya öncelikle kendisi yanıt vermek durumunda. Öyle ya CHP darbe hukukuna sahip mi çıkıyor ki 12 Eylül generallerinin kırmızıçizgilerini yeni anayasaya taşımak için adeta yırtınıyor.
Kılıçdaroğlu konuşmasında şirazeyi iyice kaçırıyor ve “bugün en statükocu parti AKP’dir. Değişime en kapalı parti AKP’dir “ diyebiliyor. “Karşımızda bütün dünyanın diktatör olarak tescillediği bir başbakanın hazırladığı bir demokrasi paketi var” cümlesini kurabiliyor. Kendi ülkesinin başbakanına diktatör yaftası yapıştırırken, dünyanın diktatör kabul ettiği Esad’ın arkasını kollamaya çalışması ne derece etik, ayrı bir tartışma konusu.
AB ilkelerinden söz edip, ilerleme raporlarında önerilenleri yerine getirmediği gerekçesiyle AKP’yi eleştirebiliyor. Sanki CHP’nin büyük destek verdiği Cumhuriyet mitinglerinde atılan AB karşıtı sloganları ve o mitinglere katılıp, şimdi Ergenekon sanıkları arasında yer alan asker, sivil şahsiyetleri unutmuşuz gibi. Sahi CHP o sanıkların neden arkasında duruyor, yoksa onlar gibi AB’ye ve “Türkiye’yi bölecek ölçütlerine karşı mı çıkıyor? Şu soruya yanıt verse de biz de her yazımızda yineleyip durmasak.
Kılıçdaroğlu yine bu sorunun yanıtını vermiyor, ölçüyü kaçırdığı bu konuşmasında. Aksine CHP’yi tek parti dönemi dâhil bu ülkede demokrasinin yeşermesi için mücadele etmiş, siyasi tarihimizde sayısız darbeye karşı direnmiş bir partiymiş (!) gibi takdim ediyor. Sanki hepimiz ayda yaşıyoruz ya da Alzheimer’in pençesine düşmüş zavallı bunaklarız.
Açıklanan demokratikleşme paketi daha çok demokrasi talep edenlerce eleştirilebilir elbette. Yeterli olduğunu söylemek bizzat Başbakan’ın da kabul ettiği gibi mümkün değil zaten. Ama Kılıçdaroğlu’nun söylediklerinin de postuna büründüğü demokratlıkla yakından uzaktan ilgisi yok. CHP lideri demokrat olduğuna bizleri inandırmak için önce yeni anayasa önüne koyduğu o kırmızıçizgileri kaldırsın, MHP ağzıyla konuşan ulusalcı arkadaşlarıyla yolları ayırsın, sonra kalksın başkalarını eleştirsin. Gerçekleri ters yüz eden bu sözleri, zekâlarıyla alay edilmesine isyan eden milyonlarca kararsızı bile AK Parti saflarına katmaktan başka şeye yaramayacağa benziyor çünkü.
Yazarlar
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Sahur Pilavı… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA“Masada Milyonlar Var” 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUBu çağda harita böyle değişiyor 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYZindanın kapıları açıldı ve muhalif lider serbest bırakıldı 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasTrump niçin İran’ı vurdu? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluSiyasi belirsizlik rüzgarıyla, ‘erken’ seçime doğru… 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERÖzgür Özel CHP’de neyi değiştirdi? 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİNSANLIĞIN ÖLÜMÜ 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
6.05.2023
24.05.2018
9.02.2018
24.04.2018
11.04.2018
28.03.2018
22.03.2018
15.03.2018
1.02.2018
7.02.2018