Alper GÖRMÜŞ
Geçtiğimiz yılın son günlerinde Serbestiyet yazıişlerinden arkadaşlar benim o günlerde yayımlanan bir yazımı yapay zekâya sunmuş ve ondan “Bunu Alper Görmüş’ün sesiyle ve tonlamasıyla okur musun” ricasında bulunmuş. Sekiz dakikalık ses kaydını bana gönderip “yayımlayalım mı” diye sordular. Dinledim, “olur” dedim, altına da şöyle yazdım: “Valla çok başarılı. Biraz da ürkütücü. Beni itirafçı terörist olarak da konuşturabilir. Sonra da ayıkla pirincin taşını.” (Bu kayıt, Etyen Mahçupyan’ın bir yazısının ses kaydıyla birlikte daha sonra Serbestiyet’te yayımlandı. Muhtemelen dinleyenler de ürkmüştür benim gibi.)
Acaba yapay zekâ yoluyla birilerini ‘arzu edildiği’ gibi konuşturan ses kaydı üretmenin ‘ayağa düşmesi’ (düşünsenize, yapmanız gereken tek şey bir metin yazmak ve yapay zekâya “bunu şu kişinin sesiyle ve tonlamasıyla oku” komutu vermek) bir yandan da bu yolla tuzağa düşürülenlerin eline kuvvetli bir savunma silahı verir mi? Verebilir. Herkesin bir dakikada üretebileceği bir ses kaydının sahteliğini öne sürmek ve inandırıcı olmak nispeten daha kolay. Neye nispetle? Mesela 10 yıl önceki 17-25 Aralık ses kayıtlarının sahteliğini öne sürmeye nispetle…
Mesela Başbakan Erdoğan’la oğlu Bilal Erdoğan arasında geçtiği söylenerek yayımlanan ‘sıfırlama’ konulu 10 dakikalık ses kaydının ‘sahte’ olduğunu öne sürmek ve ikna edici olabilmek imkânsıza yakın ölçüde zordu. Ümit Kıvanç, bunun için nasıl bir ‘çalışma’ yapmak gerektiğini, o günlerde bu işin tekniğini inceleyerek şöyle anlatmıştı:
“(…) Buradaki gibi, 10 küsur dakika süren bir konuşmayı, konuşanların başka yerlerdeki sözlerinden kese biçe imal etmek neredeyse imkânsız bir iş. Aslında imkânsız. ‘Neredeyse’ diye ihtiyat kaydı koymam, sadece milyonda bir bunun mümkün olabileceği ihtimalini dışlamamak için. Ama bunun olabilmesi için, hem uygun kelimeleri bulmanız hem de bunların tonlamasının, tansiyonunun birbirini tutması lazım. Meselâ Tayyip Erdoğan’ın halk önündeki konuşmalarından kese biçe, buradaki gibi, ahizeye kapanmış halde, kısık sesle sürdürülen bir konuşma imal edemezsiniz. Bir basın toplantısındaki konuşmasından üç kelimeyle, bir mitingteki dört kelimesini biraraya getirip cümle üretemezsiniz. Sürat ve frekansla biraz oynayabilirsiniz, ama söyleyiş tarzında bariz farklılıklar varsa, bunu dinleyenler kolaylıkla ayırt edebilir.
“Otomatik cevap cihazlarının her seferinde değişen numaraları araya koyarak kurdukları cümleleri düşünün: ‘(Akıcı:) Sayın abonemiz, eğer alan kodunuz… (gereksiz boşluklarla, dura dura:) iki… yüz… on… altı… (akıcı:) ise, lütfen…’ Bunlardaki yapaylığı nasıl hemen ayırt ediyoruz? İşte öyle…”
Şimdi “E, kardeşim, öyle diyorsun da o zaman da kaydın sahte olduğu ‘kolayca’ öne sürülmedi mi” diyecekler tamamen haklı. Onlara cevabım şöyle: Doğru, öyle oldu ama burası Türkiye olduğu için öyle oldu. (Ya da: Doğru, öyle oldu ama konuşanlar muhalefet lideriyle oğlu olmadığı için öyle oldu.)
Teknolojinin sunduğu imkânlar iki seçim arasında bu kadar artmışken trollerimiz uyuyor mu? Bu defa muhalefetten neden ‘dikkat’ uyarıları gelmiyor?
14-28 Mayıs 2023 seçimlerinin üzerinden neredeyse bir yıl geçti ve bu arada başta yapay zekâdaki sıçramalı ilerlemeler olmak üzere digital teknolojideki gelişmeler sahtegerçek üretimi sektörünün eline çok sayıda ilave imkân sundu. Ne var ki, Türkiye yeni bir seçime giderken iktidar kanadından bu imkândan faydalanma yönünde bir eğilim göremiyoruz. Yine muhalefet kanadından bu yönde hiçbir uyarının gelmemesi de ilginç. Oysa tablo, 14-28 Mayıs seçimleri öncesinde hiç böyle değildi. Hatırlayalım:
Önce muhalif medyada “Kılıçdaroğlu’na, söylemediği şeyleri söyleten (deep fake) videolar mı geliyor?” başlıklı bir tartışma açıldı. Ardından, seçime 12 gün kala (2 Mayıs) Kemal Kılıçdaroğlu’ndan çok ilginç bir uyarı geldi:
“Son 10 güne 2 gün kaldı. Ben son uyarımı yapayım. Fahrettin Altun, Serhat ve ekip arkadaşları Çağatay ile Evren; anlaşmaya çalıştığınız dark web dünyası, sizi yabancı istihbaratın eline düşürür. Cambridge Analytica’cılık oynamak sizin kapasitenizi aşar çocuklar. SON UYARIMDIR!”
Kılıçdaroğlu’nun uyarılarını Selahattin Demirtaş’ınkiler izledi:
“Ciddi manipülasyon ve algı operasyonları gelecek gibi görünüyor. Tanımadığınız ya da trol olduğu belli olan veya iktidar çevrelerinin hesaplarından yayılan hiçbir şeyi, LÜTFEN GÖRMEYİN, DUYMAYIN, YAYMAYIN VE PAYLAŞANLARI ENGELLEYİN. Size güveniyorum.”
Gazeteci Murat Yetkin de 3 Mayıs tarihli yazısında CHP kulislerine dayanarak yeni bilgiler verdi. Yetkin, “Kılıçdaroğlu’nun son on gün uyarısı ve ‘deep fake’ istihbaratı” başlıklı yazısında, üstü düzey CHP yöneticilerinin kendisine söylediklerini aktardı. Bunlardan birinde şöyle deniyordu:
“(…) Kampanyanın asıl hedefiyse Kılıçdaroğlu: amaç Kılıçdaroğlu’nu Erdoğan’ın seçim kampanyasında kullanabileceği kişilerle görüşmüş, söylemediği şeyleri söylemiş gibi ses ve görüntü kayıtları üretip bunları hedef internet kullanıcılarına göndererek seçim sonuçlarına müdahale etmek.”
14 Mayıs’a kadar bu uyarıları haklı çıkartacak bir gelişme olmadı. Kimbilir, belki de CHP’nin ve Kılıçdaroğlu’nun yürüttüğü uyarı ve açığa çıkarma kampanyaları etkili olmuş, planlanan bazı faaliyetlerin yürürlüğe konmasından vazgeçilmişti.
Ya da belki “lüzum yok böyle sofistike şeylere, ‘bizim çocuklar’ın hazırlayacağı amatör işlerle aynı faydalı sonucu elde edebiliriz” denmiş ve bu doğrultuda mesela CHP’nin seçim şarkısı ‘Haydi’ye el çırparak eşlik eden Kılıçdaroğlu görüntüsünün fonuna bir de başka bir şeye el çırpan Murat Karayılan’ın görüntüsünü yerleştirmekle iktifa edilmişti.
Sonrasında bu montaj videonun ‘deep fake’ yöntemiyle oluşturulduğu gibi haberler, yorumlar izledik. Bunlar yanlıştı. Deep fake, fotoğraftan, hatta tablodan video üretimini mümkün kılan bir teknoloji. Birinin fotoğrafını alıyorsunuz, ondan bir video üretiyorsunuz ve ağzına da istediğiniz lafı veriyorsunuz; hem de kendi sesiyle ve tonlamasıyla.
Yapay zekânın geldiği seviyede hiç şüphesiz deep fake videolarının inandırıcılık düzeyinde büyük bir ilerleme kaydedilmiş olmalı. Fakat zaten bu digital tekniğin dört-beş yıl önceki hali bile yeterince ikna ediciydi. Ben mesela, üretilen ve yayımlanan deep fake videolarından yola çıkarak daha o zaman şöyle bir örnekle anlatabilmiştim durumu:
“Kendinizi bir an için ünlü bir siyasetçi olarak düşünün… İnternette, 10 yıl önce basına kapalı bir toplantıda yaptığınız bir konuşmanın kaydı olduğu söylenen bir videoyla karşılaştınız… O konuşmada neler söylediğinizi hatırlıyorsunuz, fakat videoda ne o gün ne de bugün asla dile getirmeyeceğiniz fikirleri art arda sıralıyorsunuz.
“Videoyu izlerken, kendi kendinize sorduğunuz bütün sorulara ‘evet’ cevabı veriyorsunuz: Evet, bu benim 10 yıl önceki halim… Evet, sesim aynı… Evet, dudak hareketleriyle sesler arasında hiçbir uyumsuzluk yok… Evet, bu konuşan benim, fakat hayır, ben asla bu cümleleri kurmamıştım.
“Doğru, kurmamıştınız ama, muhtemel tekzipleriniz muhtemelen sadece o gün o toplantıda sizi dinleyenleri ikna etmede işe yarayacak. Geri kalanların size düşman olanları videonun sahte olma ihtimalini hesaba katmayıp ânında sizi gömecek, sizi sevenler de ölümcül bir ikilemle karşı karşıya kalıp kendilerine şu soruyu soracak: ‘Acaba izlediğim video bir ‘deep fake’ (derin sahtelik) üretimi mi, yoksa bizim adam gerçekte bu muymuş?’”
14-18 Mayıs seçimlerinde olmayan, şimdi olur mu?
Önümüzdeki Pazar seçim var. Yukarıda da dediğim gibi muhalefetten bu yönde hiçbir uyarı gelmiyor. İki nedeni olabilir bunun: Bu defa gerçekten de kuşkulu istihbari bilgiler almamış olabilirler ya da “geçen seçimde yapmadılar demek ki niyetleri yok” rahatlığıyla hareket ediyor olabilirler.
Dileyelim böyle bir şeye tevessül edilmesin, fakat varsa bir hazırlık, bunun -maç spikerlerinin klişesiyle- “telafisi mümkün olmayan dakikalarda”, yani seçimden önceki son bir-iki günde sahaya sürüleceğini tahmin etmek zor değil.
İktidar mensuplarının kendileri hakkında böyle kuşkuların dile getirilmesine alınma, kızma hakları yok. Bunu son seçimde amatörce yaptılar, şimdi de profesyonelce yeni bir atak geliştirmelerinin ihtimal dahilinde olduğunu düşünme hakkımız var.
Yazarlar
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSon vatanı Türkiye olanlar ilk vatanı Türkiye olanlara vatanseverlik dersi veremez 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİYargıda yine mi temizlik başlamış? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazBöyle mahkemenin hükmüne adalet denir mi? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasBakü ve Erivan başardı, Türkiye kazandı 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha Akyol‘Karamsarlık yaymak’ 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUTürkiye terörsüz olacak, bölünmeyecek.. Amenna.. Ya Suriye’den gelecek tehdit? 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞŞimşek, ÖTV, cari açık ve gümrük birliği 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUŞakülünden çıkmış bir ülke: Türkiye 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni çözüm süreci komisyonuna dair 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞKOMÜNİST BİR YAZAR VE“İKİ KADIN İKİ AŞK…” 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkanİsrail ordusu, Gazze’de ekilebilir arazileri de sıfırlıyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNZengezur’a Trump kaması: Kime niyet kime kısmet? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA15 Ağustos Toplumsal Devrime Giden Yol... 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR'Yeni Türkiye'de umudu yalnızca 51 kişilik komisyona bırakmalı mıyız? 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURÜzgünüm, kimse Türkiye’yi bölmek istemiyor 11.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayBir dönüm noktasında mıyız? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKYeni Süreç, korkular ve umutlar 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanDevleti yönetenler milletlerine güven vermek istiyor olsaydı… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNE“Norm Devlet” üzerinde 19 Mart gölgesi 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezTeo-politik inşaya karşı dinsel bireycilik: İtaat mı? İtiraz mı? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilYolsuzluk: Çürümenin Kurumsallaşmış Hali 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRBU KOMİSYON NE ÇÖZER? 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunÖzlemek ne uzun bir mesafe, Dersim… 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKBatı, Türkiye, ulus-devlet: Vazgeçmenin fırsatları ve riskleri 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPartiler ve toplum nereye gidiyor? 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın korktuğu başına geldi 3.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.07.2025
14.07.2025
23.06.2025
19.06.2025
17.06.2025
8.06.2025
1.06.2025
11.05.2025
8.05.2025
4.05.2025