Ferhat KENTEL
Soma içimizi yaktı. Göz göre göre 301 insanı kaybettik.
Ne pahasına olursa olsun kalkınma, kâr, göstermelik teftişler, rüşvet, insan hayatının ucuzluğu, dibine kadar sömürü, hep daha çok üretim gibi gayet iyi bildiğimiz "çılgın" politikalarla 301 insan öldürüldü.
O insanları kapitalizm öldürdü.
Tabii ki bu bir kaza değil, cinayet...
Tabii ki kâr hırsından gözleri dönmüş patronlar suçlu... Ama tabii ki onları denetlemeyen, çünkü işlerine gelmeyen, çünkü onlarla çok sıkı fıkı kâr, kalkınma ve üretim ilişkisi olan hükümet de suçlu...
İşçileri üç kuruşa, yarış atı gibi çalıştıran, "işçilerimiz haftalar boyunca (yoksa aylar boyunca mı demişti?) yaşam odalarında hayatlarını sürdürebilirler" palavrasını sıkan, üç kuruşluk gaz uyarıcı aletlerden tasarruf eden, güvenlik önlemlerine sürekli kulak tıkayan, taşeron marifetiyle çok yönlü bir sömürüyü tezgahlayan Soma Holding'in patronu tabii ki suçlu.
Maden işçilerine "Bu vatan-millet için gerekirse 13-14 saat çalışacaksınız" diye gaz veren; güvensizliğin zirve yaptığı bir işletme için "en güvenilir işletme" payesini veren; Şili'deki maden kazasında işçiler (palavradan değil, gerçekten varolan) "yaşam" odalarında kurtarılmayı beklerken, "biz olsak, 24 saatte işçileri kurtarırdık" diyen; açılacak her türlü maden işletmesine, ("kalkınma" adına!) zerre kadar denetim getirmeden ve de "hiç bekletmeden izin veren" kibirli ve de kifayetsiz muhteris, "iş bilen" bakanlar, sendika lafı duymak istemeyen, muhafazakarlık sosu altındaki liberal kapitalizmin sembolüne dönüşen bir başbakan tabii ki suçlu...
Bir yanda AKP'nin yaptığı her işin, söylediği her lâfın ne kadar "anlamlı" olduğunu, ama "eski Türkiye'de yaşayanların bunu bir türlü anlamadığını" yazıp çizen, rakiplerine vurmak için her türlü bel altı faaliyeti yürüten ve de dolayısıyla sınıf ve sosyal adalet meselelerini zerre kadar kafalarına takmayan gazete, TV kanalı, köşe yazarı ve de "devrim sonrası" yeni rejimin aparaçikleri tabii ki suçlu...
Ancak bu arada, bu aparaçiklerin Soma felaketinden hemen sonraki, AKP hükümetinin "göz yaşartıcı" performansını, ne kadar mükemmel olduğunu, hiç hatası olmadığını yazarken gösterdiği, ne olursa olsun "aklayıcı" performans da not edilmeli.
Önce bu cenahtan birileri faciayı "paralel yapıların sabotajlarına, komplolarına" dayandırmaya bile kalkıştılar. Bu süre içinde öfke içindeki insanlar, "susun, yas tutuyoruz!" diye fırçalandıktan sonra, anlaşılan "öfke"nin temeli saklanamaz hale geldi ki, hükümeti sütten çıkmış ak kaşık halinde tutmak için maden işletmesinin patronu feda edilmeye karar verildi ve kendi öfkeleri ona yöneltildi. Tabii bu arada belden aşağı konuşmak ve yazmak konusunda "uzman" olan Özdilvari şahsiyetlerin ortaya attığı ve AKP cephesini takviye etmek için çok faydalı olan provokasyonların üzerine atlandı ve "aklama" faaliyeti devam etti.
Öte yanda, AKP iktidara geldiğinden beri, doğru dürüst muhalefet edemeyen, bütün meseleyi "şeriat tehlikesi"ne, içki muhabbetine, Erdoğan'ın gayet kurnazca, gündem yaratmak için ortaya attığı her oltaya atlayan, yeminli AKP düşmanlarına dönüşmüş, rakiplerine vurmak için her türlü bel altı faaliyeti yürüten gazete, TV kanalı, köşe yazarı ve de eski rejimin aparaçikleri de tabii ki suçlu...
Ama mesele sadece AKP hükümeti, Soma madeninin patronu olan şahıs ya da ortadan ikiye yarılmış kamuoyunun medyası ve medya canavarları değil...
Bu işe biz de dahiliz, hepimiz dahiliz.
"Kalkınmacılık" adı altında doğayı ve insanı dibine kadar sömürme üzerine kurulu bir ideolojiye sonuna kadar bağlı olduğumuz ve bu konuda zerre kadar kafa yormadığımız için biz de suçluyuz.
Sonuç olarak, travmadan travmaya koşan toplumumuza, kaybettiğimiz 301 insanla birlikte yeni bir travma daha eklendi. İşin kötüsü bu travma karşısındaki performanslar da adeta yeni bir travma olarak tarihimize ve de sosyal psikolojimize eklendi.
http://www.marksist.org/yazarlar/ferhat-kentel/14940-soma-travmasi
Yazarlar
-
Mustafa KaraalioğluGeri dönülmez çözümde son düzlük... 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasHükümet yalanladı konu kapandı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHakan Fidan'ın diploması 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENSüreç Olmasaydı 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURMehmet Ali Sebük’ü neden kimse hatırlamıyor? 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUSiyaset CHP’siz, CHP siyasetsiz olmaz 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçKürt sorunu, komisyon ve Marx… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanAK Parti kendini nasıl bu hallere düşürdü… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTefessüh… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUAnayasa engeli olduğu halde yeniden seçilmek isteyen başkan ne yapar? 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÇeteler çağı ve muhteşem çöküş… 8.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazAYM kararı yargıyı bağlayacak mı? 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTUtanmazlığın ve Çürümüşlüğün Belgesi: Sahte Diploma Skandalı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: “İmralı’da Bir Mahkûm” 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluKalorifer kazanından rektör danışmanlığına ve öğretim görevliliğine uzanan yol: Sahte diplomaya ne g 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet Berkanİktidar ülkeyi yönetebiliyor mu ki? Tek kişi ne kadar yönetebilirse o kadar işte… 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİsa’nın takipçilerine sığınan Muhammed’in takipçileri 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞAdemimerkeziyet: Dikey güçler ayrılığı ya da paylaşımı 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraÇağdaş Türkiye 7.08.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUDemokratlar, ümmetçiler, ırkçılar 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERİki öncü şirkete nasıl sızıldı: Denetimsizliğin çürüttüğü devlet 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞMeslek liseleri tartışmaları (1) 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEKaş yaparken göz çıkarmak 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit Akçay2025’in kalanı nasıl geçecek? 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜR‘Dijital devlet’ işgali: Girilmedik kurum yok! 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBüyük Aldatmaca: Popülizmin (Halkçılığın) Yolsuzluk Ve Eşitsizlik Konusundaki Yalanları 6.08.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKalemşörler ve Çubuk Ustaları da Silah Bıraksın! 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezEkonomiyi düzeltmekle iş bitmez 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTerörsüz Türkiye hedefi: Hukukun ve siyasetin rolü 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNESiyasî kimlikler panayırı kapandı 5.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciÇürüme! 4.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
9.07.2024
16.04.2024
5.02.2024
12.07.2023
24.01.2023
26.11.2021
2.05.2021
16.04.2021
10.10.2020
9.09.2020