Sayın ülkücü gençler!

Ne kadar kitap okuyorsunuz, bilmiyorum.

Ama kavgayı-dövüşü pek seviyorsunuz.

Kavga-dövüş?

I-ıh, tam olarak o da değil aslında...

Adam dövmek diyelim...

Sosu lezzetli bir anlatım olsun diye "ağız burun kırmak" diye de ekleyelim.

*    *     *

Ne diyelim, "demokratik tercih" meselesi!..

Siz de "vatanı böyle seviyorsunuz"...

"Oldukça şiddetli bir sevgi" bu...

Duygular bayağı bir şiddetli...

Yumruklar ve tekmeler de...

İyi de arkadaşlar,

Biraz da mert olsanıza!

Evet, mertlikten bahsediyorum.

Teke tek girişin, mesela, sürü halinde saldırmayın!

*    *     *

Diyelim ki Çin'e "bozuk atıyorsunuz".

Çünkü Uygur Türklerine kötü davrandığını duydunuz bir yerlerden (duymuşsunuzdur çoğunuz, okumamışsınızdır, nedense bana öyle geliyor).

Ve "şip şak intikam" için hemen Çinlileri dövmek istiyorsunuz.

Eh, peki, arkadaşlar...

Gidin dövün!

Ancak...

Çin'e gidin bir zahmet!

Ve o "zalimleri" bulup mutlaka cezalarını verin.

Artık orada karate mi yaparsınız, boks mu, Osmanlı tokadıyla mı idare edersiniz...

Ama Çin'e gidin önce.

Para harcayın, bilet alın, kalkın oralara kadar "seyirtin".

Bi zahmet!..

*    *     *

Yok öyle tembellik ve korkaklık!

Kendi memleketinizde sokağa çıkıyorsunuz.

Sayınız kalabalık...

Gariban bir Çin lokantası çalışanını dövüyorsunuz...

Üstelik onun savunduğunuz Uygur Türkü olduğunu anlayamayacak kadar körsünüz.

Dahası "Çinli kimdir? Çekik gözlülerdir" türünden zekâdan epeyce uzak bir yaklaşımla Sultanahmet'te Korelilere saldırıyorsunuz.

Ne uçak parası, ne vize, ne masraf; polis ve dayak yeme riski falan da yok.

Ne kadar da lapacısınız!..

*     *     *

Kusura bakmayın ama, tembellikte sınır tanımazlığınız, dünya halklarını birbirinden ayırmaya bile çalışmama üşengeçliğinizde ortaya çıkıyor.

"Çekik gözlü" işte, o kadar!

O sırada Serdar Ortaç oradan geçse, icabında ona da "milliyetçi terapi" uygulayacaksınız.

"Ulvi amaçlar" uğrunda bazen ufak tefek kazalar olur, haliyle.

Bir ara Kürtçe konuştuğu sanılan Arap öğrenci bıçaklanmıştı...

Bir protesto gösterisinde "Kürt bayrağıdır" diyerek Kolombiya bayrağı yakılmıştı...

Şimdi de Çinli diye Uygur Türkü ve Koreli dövüldü...

Sizce bütün bunlar ne kadar zekice, sayın ülkücü arkadaşlar?

Biraz okusanız öğrenseniz, az buçuk lisan bilip döveceğiniz kişilere önce "Affedersiniz, siz Çinli misiniz?" diye sormasını becerebilseniz, örneğin...

Siz de takdir edersiniz ki, eğitim şart!..

*     *     *

Bu arada şu da aklıma takılmıyor değil:

Siz Çinlilerle savaş istiyor musunuz gerçekten?

Son kararınız mı bu?

Adamlar epeyce kalabalık yahu, 1,4 milyar kişiler!..

Bakın, size bir fıkra anlatayım.

Rusya'da bizdeki Laz fıkralarının karşılığı Çukça fıkralarıdır. İşte onlardan biri:

Cesaretiyle övünen Çukçalar bütün dünyaya meydan okur.

Çin Genelkurmay Başkanı, Çukça muhatabına cevap verir:

"Peki, sizinle savaşmaya hazırız. Kaç kişi olduğunuzu bilmek istiyoruz."

"Beş yüz kişi falan varız işte. Ya siz kaç kişisiniz?"

"Bir milyardan fazlayız!"

"Eyvaaah!.."

"Ne oldu, korktun, değil mi?"

"Ne korkması! Hepinizi nereye gömeriz diye düşündüm."

*     *     *

Yani diyeceğim o ki...

Ağız burun kırarak cesur, akıllı ve "vatan kurtaran aslan"olamıyorsunuz.

Kars'ta bir Ermeni piyanist konser verdi diye "Ermeni avına çıkma"tehdidi savurmanız...

Çin'i protesto etmek için lokantada adam dövmeniz...

Turistik mekânda "çekik gözlü yabancılar"ı kovalamanız...

Size "tarih yazdırmıyor".

İlla ki kahraman olmak istiyorsanız, size ciddi bir önerim var:

Sizin pek umursamadığınız, hatta sevmediğiniz başka halkların yanı sıra Türkmenleri de öldüren, kafalarını kesen, çocuklarını köleleştiren, kadınlarına tecavüz eden birileri var...

IŞİD'ciler...

Bunlara "girişmeye" ne dersiniz, arkadaşlar?

Ha?..

Zor mu, riskli mi, ürkütücü mü, zahmetli mi?

Anlaşıldı.

O zaman siz bildiğiniz gibi yapın kahramanlığızı; ucuz yöntemlerle şahlandırın Türk milliyetçiliğini:

Haydi, çekik gözlülere hücuuuum!..

@AksayHakan