Mensur Akgün
Diplomasi kabaca karşınızdakini çıkarlarınıza, beklentilerinize saygı göstermeye ikna etme sanatı, hatta biraz da bilimi olarak tanımlanabilir. İçinde kaçınılmaz olarak güç ve taviz barındırır, rasyonaliteyi varsayar, empatiyi öngörür ama özü hala insani ilişkiye dayanır. Ne de olsa sonuçta ikna edilecek olanlar insanlardır.
Başarısı derseniz pazarlıkta elde ettiklerinizle, var olan koşullar altında karşınızdakini ne denli etkilediğinizle ölçülür. Ancak hiçbir zaman objektif kritere dayanmaz. Maksimalist pozisyonlar da ölçüm için başlangıç noktası oluşturmaz. Çoğunlukla da dışarıdan bakanlar, ölçümü yapmaya çalışanlar içeride ne konuşulduğunu bilmez.
Ayrıca başarı baktığınız açıya göre değişir. Mesela bazıları için Lozan bir hezimetken benim gibi düşünenler için büyük bir başarıdır. Çünkü Sevr’in yerini almış, askeri zaferi ve Misak-ı Milli’de ifadesini bulan beklentilerin önemli bir kısmını 24 Temmuz 1923’te imzalanan belgeye aktarabilmiştir.
Benzeri Montrö Sözleşmesi, Türkiye’nin İkinci Dünya Savaşı’na tüm ısrarlara rağmen girmemesi, savaş sonrasında Sovyet baskısından kendisini kurtarması için de geçerlidir. İmparatorluk dönemi de başarılı diplomasi örnekleriyle doludur. Kıbrıs sorununun yönetimi tarihinde barındırdığı aksaklıklara karşın başarılıdır.
Daha sonra yapılacak derinlemesine araştırmalarla daha iyi anlaşılacağı gibi Türkiye’nin günümüzdeki Suriye diplomasisi de bu kategoridedir. Sahada da başarılı olan Türkiye, sadece bir rejimi devirmekle kalmamış, ülkenin bölünme riskine karşı müdahaleleriyle geniş bir tampon bölge yaratmış, İsrail’in aksine çabalarına rağmen Amerika’yı yanına almıştır.
Şara’nın takım elbise giymesi, kravat takmasıyla başlayan değişim Pazartesi günü Beyaz Saray’da yaşanan müzakere trafiğiyle bambaşka bir boyut kazanmış, Dışişleri Bakanı Fidan’ın Amerikalı ve Suriyeli muhataplarıyla paralel görüşmeler yapması ve sonra da Trump-Şara görüşmesine katılması Türkiye’nin kilit konumunu tescillemiştir.
Bu görüşme trafiğinden en çok Suriye halkının yararlanacağını, ülkelerine karşı uygulanan ambargoların, yaptırımların kalkmasının onların refah ve güvenliğini arttıracağını söyleyebiliriz. Amerika ile daha uyumlu, dünyayla daha senkronize bir Suriye kendi içinden ve yakın çevresinden gelebilecek tehditlere karşı daha korunaklı bir ülke olacaktır.
Türkiye açısından bakıldığında ise şu an gelinen nokta önemli bir kazanıma,, SDG içindeki birkaç direnç noktasının kırılması halinde ülke bütünlüğünün yeni bir iç savaş olmadan, askeri müdahale gerektirmeden sağlanacağına işaret etmektedir. Amerika Suriye konusunda Türkiye’ye yakın bir strateji benimsemiş, İsrail’in Suriye’ye ilişkin ihtirasları da belli ki dizginlenmiştir.
Bunda Türkiye’nin İsrail’in provokasyonlarına kapılmadan sağduyulu bir politika izlemesinin, Körfez’in kibirli ülkeleriyle ve Mısır’la barışmasının, Gazze krizinden dengeli ve ölçülü davranmasının, Trump Yönetimiyle güvene dayalı işbirliği geliştirmesinin, hepsinin ötesinde kararlı ve tutarlı bir tavır takınmasının önemli payı olduğu unutulmamalıdır.
Türkiye bir yandan askeri teknolojide kazandığı ivme, diğer yandan dengeleri gözeten politikalarla sadece Suriye ile ilgili konularda değil, başka pek çok konuda ve alanda da başarılar elde etmiş, bölgesinin önemli aktörlerinden birine dönüşmüştür. Küresel sorunlar konusunda da aklına, fikrine danışılan bir ülke haline gelmiştir.
Dışarıda büyüyen Türkiye’nin en büyük sorunu hep söylediğim gibi içeride küçülmesi, hukukun üstünlüğü, insan hakları ve demokrasi gibi alanlarda gerilemesidir. Bu da iktidarın dışarıda gerçekleştirdiklerinin gölgelenmesine, değerlendirmenin özünde yatan öznelliğin artmasına, yapılan kadar yapılanın yorumunda da hata aranmasına neden olmaktadır...
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYANLeyla Zana vakası bir gösterge. Ama neyin? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye, güvenlik ve 15 milyon bağımlı… 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTİslamcılık Öldü mü? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa Karaalioğlu‘Entegre strateji’ varsa, niye tek yönünü görüyoruz? 25.12.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilGüvenlikten kimliğe, inkârdan yurttaşlığa 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKomisyonda uzlaşma çıkmazsa süreç yine de ilerler mi? 24.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİSekülerleşme sorunu veya Müslümanlar nasıl modernleşecek? 23.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEYüzdük yüzdük 22.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayPax Americana sonrası Almanya: Yeşil dönüşümden askeri Keynesçiliğe 21.12.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNKüfürbazlar ve ötesi 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasAK Parti hariç herkes CHP 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarThank you Ahmed 19.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakNüfusumuz dibe vururken! 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselPara politikasında sınav zamanı 18.12.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN"O Yıl", hangi yıl? 15.12.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRBu durumda AİHM yetkilileri de Trump’tan yardım istesin… 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENGüney Amerika’da büyüyen gölge 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin Sönmezİktidar politikası ters mi tepiyor, tersine mi işletiliyor? 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞEntelektüel üretimin kaybı-Rejimin vesayeti-Siyasetin iflası 13.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKANBahis oynayan bakan kim?.. CASUS KİM?.. 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezOrta sınıf nereye gitti? 12.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHakim sınıfın iki zümresi 11.12.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpHissedilemeyen büyümenin anatomisi 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞCHP programı halka ne vadediyor? Nasıl bir parlamenter sistem? 9.12.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKİmralı için CHP’yi sıkıştırmaya gerek var mı? 5.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYTürkiye İçin Irak Peşmergeleri Sorun Olmuyor da Rojava neden Sorun! 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRPOLEMİK SENDROMDA 4.12.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrta Doğu, Trump Amerika’sına Uyum Sağlıyor 3.12.2025 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunDağıstan Cumhuriyeti ve Ayna Gamzatova 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYŞu meşhur “İznik Konsili” 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKEve siyaset için dönüş öncesi bir mıntıka temizliği gerek 1.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMABD’de bir şeyler oluyor: Nick Fuentes 30.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaAK Parti çekingen 26.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerÇÖZÜM, BARIŞ VE KARDEŞLİK GETİRECEK Mİ? 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİCHP modernizmi ve faşizmi... 23.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KURÇOCUK HAKLARI EVRENSEL BİLDİRGESİ 19.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları










































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
18.12.2025
7.12.2025
3.12.2025
12.11.2025
5.11.2025
2.11.2025
29.10.2025
26.10.2025
22.10.2025
19.10.2025