Ankara’daki yerel seçimi CHP adayı Mansur Yavaş’ın kazandığı ancak sandıklarda çalınan oyların seçim sonucunu AKP adayı Melih Gökçek lehine sonuçlandırdığına ilişkin iddialar ayyuka çıktı ama sonuç değişmedi.

Benzer seçim hileleri İstanbul’un ilçelerinden Akçakale’ye, Bitlis’ten Hatay’a kadar tüm seçim bölgelerinde gündeme geldi ama Yüksek Seçim Kurulu’na yapılan itirazlar sonuç vermedi. Seçimlere ilişkin itirazlarda, meşhur atasözü devreye girer çünkü: Yenilmiş kuzunun davası olmaz…

GEZİCİ BÜYÜK ‘TEHLİKE’

AKP’nin oylarının düşmekte olduğunu açıklayan Gezici şirketine yapılan polis baskınını bu açıdan okumak gerekir. Gazetecilik mesleğim boyunca iktidarların para ve siyasi güçle seçim araştırması sonuçlarını kendi lehlerine değiştirttiklerine çok tanık oldum. Bunun en son örneğini Habertürk gazetesinin yaptığı ankete en tepeden müdahale ve “Alo Fatih” olayında gördük. Habertürk gazetesi, talimat gereği MHP’den bir-iki puan alıp HDP’ye eklemişti. Çünkü günün siyasi koşulları onu gerektiriyordu!

Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de nice “namuslu” araştırma kuruluşunun Recep Tayyip Erdoğan’ı hata paylarının dışında olarak çok ileride gösterdiğine ve bu durumun kimi seçmeni sandığa gitmekten alı koyduğuna hep birlikte tanıklık ettik.

Durum şudur; AKP kamuoyu araştırmalarını manipüle ederek hem seçmen davranışını etkilemekte hem de sandıktan çıkan sonucun sorgulanmasını önlemeyi amaçlamakta.

Şimdi, özellikle Erdoğan açısından hayati öneme haiz bir genel seçime gidiyoruz. Erdoğan’ın tek tek belirleyeceği bir AKP Grubu oluşacak Meclis’te ve en önemli görevi, başkanlık sistemine ‘evet’ diyecek Anayasa’yı oylamak olacak.

Erdoğan açısından her milletvekilli önemli. O nedenle elindeki tüm gücü anayasayı değiştirecek çoğunluğu sağlamak için seferber edecek.

Gezici’nin araştırması burada devreye giriyor. Gezici AKP oylarının yüzde 40’ın altına gittiğini göstererek yenilgiyi şimdiden kabul etmiş ana muhalefete durumun böyle olmadığını göstermekle kalmıyor, sandık manipülasyonlarına izin verecek bir zihinsel atmosferi de yıkıyor.

AKP’nin seçim stratejisi için ciddi bir tehdit Gezici’nin varlığı. Çünkü diğer araştırma şirketleri siyasi iktidarı gücendirmeme kaygısı içinde hareket ediyor.

EN ORGANİZESİ HDP

Gezici’ye yapılan baskın, sandık güvenliğinin tehlikede olduğunun açık göstergesidir. CHP’nin seçim sandıklarını güvence altına alacak bir dinamizm ve örgütlenme kabiliyetine sahip olmadığı defalarca kanıtlandı.

Sandık namusunu koruyabilecek cevalliyet ve organizasyon sadece HDP’de var. Yüzde 10 barajını aşıp 15’lere tırmandığı kamu oyu yoklamalarınca belirlenen bir HDP hem sandığa sahip çıkacak hem de olası bir hile durumunda ortalığı birbirine katacaktır.

Gezici anketi ve şirkete yapılan baskın, AKP’yi önde gösteren anketlerin tamamının manipülasyon olduğunun ve bağımsız araştırma şirketlerine müsamaha gösterilmeyeceğinin açık göstergesidir. Umut Oran ne kadar silahlı teröristse, AKP’yi yüzde 50’ye yakın gösteren araştırmalar da o kadar ahlakidir.