Mehmet TIRAŞ
Rusya’nın 23 Şubat 2022 Tarihinde Ukrayna’ya saldırması ile savaş dünyanın en can yakıcı ilk gündemi oldu...
Nasıl olmasın ki?
Savaşın olduğu yerde ne gök yüzünde kuş uçar ne de ağaçlara kuşlar konar..
Ne de çocuklar sokaklarda oynar.
Gecenin pırıltılı ışıkları söner şehirler karanlığa gömülür.
Sabahın aydınlığı susar.
Ormanda yangın çıkınca ormanda yaşayan bütün hayvanlar aynı yöne nasıl koşuyorsa..
Savaşın olduğu ülkelerden binlerce insan konvoylar halinde çoluk çocuk, savaşın olmadığı ülkelerinin sınırlarına doğru yürür.
Savaşlar ölümlerin kaderini değiştirir.
Gençler yaşlıları değil yaşlılar gençleri toprağa verirler.
Tarihte yaşanmış iki savaşın insanlığa yaşattığı unutulmaz yıkımları ve vahşi sonuçlarını, rakamlar ortaya koyuyor.Ama bunlar sadece rakam değil yaşamın yok oluş hali…
1.Dünya savaşı 1914-18 yılları arasında sürdü ve toplam 6 milyon 500 bin insan ölürken, savaş 500 milyar dolarlık yıkımı da beraberinde getirdi…
2.Dünya savaşı daha çok acımasız ve vahşiydi..
1939 yılında başlayan ikinci dünya savaşı 6 yıl sürdü ve 52 milyon insan öldü..
Ölü sayısının daha fazla olduğunu söyleyen tarihçiler var.
2.Dünya savaşında sadece Sovyetlerin insan kaybı 22 milyon oldu...
2.Dünya savaşının insanlığa ödettiği ekonomik bedel ise tam 1.5 Trilyon dolar.
Her iki dünya savaşında da ölen insan sayıları verilirken, savaşta kayıp olanlar istatistiklere yansımadı.
Kayıp sayısının ölen insan sayısına yakın olduğu hep iddia edildi.
Birinci ve ikinci dünya savaşında ne kadar insanın sakat kaldığı, kaç çocuğun öksüz, kaç kadının dul kaldığı da bilinmez.
Ne kadar insanın ülkesini terk ettiği ve evsiz barksız sokaklarda yıllarca ser sefil perişan şekilde yaşayarak öldüğü de bilinmez.
Artık savaşların olumsuzlukları sadece savaşan ülkelerin içinde kalmıyor, dünyanın dört bir yanına dağılıyor maddi ve manevi olarak tüm insanlığa yansıyor.
Bunun en canlı örneği Suriye iç savaşından kaçarak Türkiye’ye sığınan 4 milyon Suriyeli..
Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği(UNHCR)’in verilerine göre; Rusya’nın Ukrayna’ya saldırmasıyla bir hafta içinde, 500 bin Ukraynalı sınır komşu ülkelerine sığınmış durumda.
7 günlük Rusya-Ukrayna savaşında ölen insan sayısı kesin olmamakla, 7 bin rakamlarla ifade ediliyor.
Savaşlar yalınızca savaşan halkları yoksullaştırmıyor, global çağda sınır komşusu olmayan ülkelere de sirayet ediyor
Rusya-Ukrayna savaşının başlaması ile dünya borsasında buğday fiyatları tarihi yükselişe geçti..
Buğdayın tonu 370 dolardan 420 dolara çıktı ve burada da duracak gibi gözükmüyor.
Rusya ve Ukrayna dünyada buğday üretiminde ve ihracatında söz sahibi olan iki ülke.
Dünyaya buğday ihracatının yüzde 20’sini Rusya,yüzde 10’nu ise Ukrayna yapıyor.
Bu savaşın kısa sürede bitmemesi durumunda, dünya da çok büyük bir açlık ve kıtlığın baş göstereceği tartışmaları da yapılıyor.
Rusya ve Ukrayna’nın buğday üretimi ve ihracat rakamları da bu tartışmaları teyit ediyor.
Savaş içinde olan iki ülke de doğal olarak buğday ihracatlarını durduracaklar..
Bu da ekmek fiyatlarına yansıyacak.
Rusya yılda ortalama 77 milyon ton buğday yetiştirirken, buğday ihracatı ise 35 milyon ton..
Ukrayna’nın yıllık buğday üretimi 33 milyon ton, buğday ihracatı ise 2021 yılı verilerine göre 17.8 milyon ton.
Rusya Ukrayna savaşının sonuçları, ekonomik boyutta en büyük zararını Türkiye ödeyecek gibi gözüküyor. Bunalımda olan ekonomimiz daha da derinleşecek..
Türkiye’ye, Rusya ve Ukrayna’dan yılda ortalama 7 milyon Turist geliyor ve 6 milyar dolara yakın döviz bırakıyorlar. Biz 5 milyar dolar borç almak için Katar’ın kapısında günlerce bekledik.
Bir başka sıkıntımız ise Turizmden daha can alıcı o da; hububat ithalatımızın yüzde 80’nini Rusya ve Ukrayna’dan ithal ediyoruz.
İthal ettiğimiz buğdayın yüzde 58’ni Rusya’dan,yüzde 22’sini ise Ukrayna’dan alıyoruz.
Yılda ortalama 2.5 ile 3 milyon ton arasında buğday ithalatı yapmaktayız.
Geçen yıl Rusya ve Ukrayna’dan 3.8 milyon ton hububat ithal etmişiz.
Dünyadaki buğday fiyatlarının artışı bizi çok derinden etkileyecektir.
Rusya Ukrayna savaşının başlamasıyla bu iki ülkeye ihraç ettiğimiz yaş sebze ve meyve ihracatı durmuş vaziyette ve üreticiler çok büyük zararda…
2021 yılı yaş sebze ve meyve ihracatımız toplam 3 milyar 83 milyon dolar.
Bunun 1 Milyar dolarını Rusya’ya, 216 milyon dolarını ise Ukrayna’ya yapmışız.
Rusya Ukrayna savaşı nasıl bir sürece evrilir şimdiden kestirmek zor ama; Doğal Gazı elinde bir silah olarak tutan Rusya, ileride gazı nasıl bir koz olarak kullanacak, işte zurnanın zırt dediği yerde burası!...Kullandığımız petrol ve Doğal Gazın yüzde 65’ni Rusya’dan aldığımızı hatırlatalım. Karakışta Rusya bir de gaz akışını keserse açlık korkumuza bir de soğuk korkusu eklenecek.
Rusya Ukrayna savaşının sonuçları insanlığı nasıl bir felakete sürükler,insan aklına bile getirmek istemiyor ama yaşanacak felaket geçmişte yaşanılan savaşların sonuçlarına rahmet okutacağı kesin..
Artık bilgi çağında savaşlar insansız teknolojiyle yapılıyor.
Küresel askeri Harcamalardaki artışlar da bunu gösteriyor.
Dünyadaki askeri harcamaların yüzde 62’si 6 ülkenin elinde toplanıyor..
6 Ülkenin yıllık savaş bütçesinin dokümanı:
1.ABD yıllık askeri harcaması 730 Milyar dolar.
2.Çin yıllık askeri harcaması 290 Milyar dolar.
3.Hindistan yıllık askeri harcaması 75 Milyar dolar.
4.Rusya yıllık askeri harcaması 70 Milyar dolar.
5.S.Arabistan yıllık askeri harcaması 63 Milyar dolar..
Türkiye’nin askeri yıllık harcaması ise 20 Milyar dolar.
6 Ülkenin 2021 yılına ait toplam savaş bütçesi:”1 Trilyon 248 Milyar dolar” tutuyor.
Böylesi devasa bütçeyle barış ve yoksulluk üzerine yatırım yapılsa;dünyada bir tane çocuk yatağa aç girmez, dünyada sağlıklı içme suyu sorunu çözülür ve sokakta bir tane de evsiz insan kalmaz.
50 milyar dolarla dünyada açlık sorunu çözülebiliyor gerisini siz düşünün.
Her savaştan sonra ülkeler asker harcamalarına ve savaş teknolojisine daha fazla bütçe ayırdıklarını görüyoruz..
Savaşlara son vermediğimiz sürece..
Savaşın sonucu insanlığa göz yaşı,kan,yokluk,kıtlık,yoksulluk ve yersiz yurtsuz bir yaşam getirirken..
Yetim kalan çocuklar, engelli insanlar, dul kalmış kadınlar, parçalanmış aileler, yıkık viraneye dönmüş kentler ve milyonlarca insan ölümleri ve sahipsiz mezarlar bırakacaktır..
İnsanın dili varmıyor söylemeye ama eğer Rusya Ukrayna savaşı 3.Dünya savaşına evrilirse; bu savaş “nükleer savaş olacak” ve savaşın olduğu bölgelerde doğada yaşayan tüm canlıların sonu olur, tabii ki başta insanoğlu…
Yazarlar
-
Mümtazer TÜRKÖNEÖcalan’ın özgürlüğü 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolTrump Planı? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin KarabaşoğluYönetilenlerin özgürlüğü yöneteni de özgürleştirir 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞ“Ortaklaşmacı demokrasi” örnekleri: Fransa-Yeni Kaledonya özerk bölgesi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİHamas’ı kim silahsızlandıracak? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURTrump’ın Gazze Planı’nın alternatifi ne? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünEleştirelim ama plana da şans tanıyalım… 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanS-400’leri ne yapabiliriz? 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilBeklenen Mesih: Kurtarıcı arayışının toplumsal anatomisi 1.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZYeni Çözüm Süreci: Hakikatle yüzleşme 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalKirk ve ICE vakaları ile faşizme doğru mu? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRMHP’li Yıldız’ın KON’u AK Partili Miroğlu’nun Roja Welat’ı… 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasKendi uçağımızı kendimiz yaparken 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanJet motoru sıkıntısı: Tek geciken Kaan değil 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciAsgari ücret 30.000 TL 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayArjantin’in çıkmazı: Şok terapi, bağımlılık ve ABD’nin gölgesi 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUGazetecilik bir kez daha tartışılıyor 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKrallar ve ulus-devletler 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANGazetecilik can çekişiyor! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞSİYASETÇİ ZENGİNLEŞİRKEN VATANDAŞ FAKİRLEŞİYOR, NEDEN? 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRTÜSİAD isyan etmişti: Ciner’e kayyumun gerekçesi o madde! 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRZeytinlik yasasından Akbelen ve İliç'e; enerji ve maden hikâyesinde kaybolan gelecek 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYATürkiye’nin Demokratikleşmesi ve Kürt Sorununun Çözümü: Ciddiyetin Tarihsel Zorunluluğu... 29.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluTrump’a neler verdik, neler alacağız! 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYMutlakiyetçiler ve Cumhuriyetçiler 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKSüreç Suriye’yi, Suriye süreci bekliyor. Peki bu kısırdöngü nasıl aşılacak? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN“Trump’ın verdiği meşruiyet” notları 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUErdoğan’ın tercihleri 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİTrump-Erdoğan görüşmesine hile karıştı mı? 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇZaferden hapishaneye 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSarkozy’nin tarihi mahkûmiyeti 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuBoeing - Gazze ilişkisi nedir? 26.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNYetersiz bakiye! 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaŞimdi de Mansur Yavaş hedefte 24.09.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞBayrampaşa ve maskeli balo 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENKasabın bıçağını bileyen adam 23.09.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezGonca Kuriş’in kemiklerini, sevenlerin yüreğini sızlattılar 21.09.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraCumhuriyet-Halk-Parti 20.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRYANARDAĞ ÖZÜR DİLEMELİ 17.09.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENPogromlar, darbeler, acılar ayı Eylül.. 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçArşivden | 12 Eylülcüler nasıl bir ülke hayal etmişti? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye’nin en iyi/kötü dönemi hangisiydi? 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir 12 Eylül Sabahı 12.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİN2016 belediye ablukaları ve 2025 darbesi 9.09.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMesele CHP Değil! 8.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBİR ÖĞRETMEN YETİŞTİRME HİKAYESİ 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAAçlığı yönetemeyenler aç hayvanlarla uğraşıyor: Ülke yangın yeri 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRojava: Beklentiler, Gelişmeler, Olasılıklar 5.09.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKParti kapatma! Kayyum veya emanetçi ata yeter… 4.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezHangisi doğru? 3.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANBilge ve bilgin Mete Tunçay 19.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNÜretici Güçlerin Gelişiminin Motorlarından Biri Olarak Toplumsal-Sınıfsal Mücadeleler 9.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarŞeffaf, açık ve çoğulcu 7.08.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
22.09.2025
15.09.2025
1.09.2025
25.08.2025
22.08.2025
18.08.2025
11.08.2025
4.08.2025
28.07.2025
21.07.2025