A.Turan ALKAN
“Devletin çivisi” var mıdır, varsa neye teşbih edilir? “Adalet mülkün temeli”yse, devletin çivisinin de adliye olması lazım gelir.
Eğer öyleyse, bence bu çivi yerinden çıkmıştır!
Son bir ay içinde yaşadıklarımız inanılır gibi değil. Adalet hizmetleri toplumla devlet veya kişilerle kişiler arasında bir güven unsuru olmaktan çıkarıldı. Halinden, mevkiinden ve mevziinden memnun olmayanlar artık işaret parmaklarıyla adlî cihazı göstererek hak ihlâline uğradıklarını ileri sürüyorlar.
Ne yazık ki adliye, resmî dairelerde “Yangında ilk kurtarılacak” etiketlerine benzer şekilde, “krizde ilk olarak suçlanacak yer” haline getirildi.
Bu psikoloji, eh, hukukta büyük bir reformdur ama tersinden: Hukuk işlerinin kötü, yanlı ve bozuk yürütüldüğünü imâ edenler, hâlinden memnun olmayanlar nezdinde büyük bir beklenti icat ettiler. Herkes şöyle bir hesap içinde: “Zaten yeniden yargılama çok yakında Meclis gündemine gelip kanunlaşacak; sona ermiş veya devam eden davalar da dahil bütün ihtilâflar, yeni bir hukuk düzeni içinde yeniden görülecek; böylece maruz kaldığımız haksızlık ortaya çıkacak; öyleyse bugünlerde hukuku pek takmayabiliriz!”
Bu beklentiyi kimlerin icat ettiğini belirtmeye lüzum görmüyorum ama tercih edilebilecek en kötü, en zararlı yolun seçildiği açık. “Biz iyiyiz savcılar tezgâhçı, biz mâsumuz polisler kumpasçı; bütün şerler paralel devlet yapılarının eseri” mantığını çokça tekrar ederek kısa vadede bir kanaat bulanıklığı inşâ etmek mümkün lâkin bu sızlanmaların, devleti bizzat işletmek ve kamu işlerini yürütmekle görevli olanlardan gelmesi alışıldık bir durum değil.
“Devletin çivisi çıktı” benzetmesi biraz hafif kalıyor bu akıl almaz bulanıklığı izah için. Hukuka güveni tazelemek için adliye cihazını dağıtıp yeniden yapılandırmak da yetmez artık. Beklenti o kadar büyüktür ve Yargıtay kararı hakkında sarf edilen “Siyasî karar, kumpas, paralel devlet, tükenmiş yanlı yargı, ele geçirilmiş devlet mekanizmaları, emniyet ve yargının aldığı kararlar artık yok hükmünde, siyasî manevra” gibi ağır ithamlar beklentinin ne kadar abartılı olduğunu açıkça gösteriyor.
Bu ağır yükü kim kaldıracak? Gökten bütün müştemilatıyla yani hukuku, hakimleri, savcıları, adlî kolluğu ve Emniyet teşkilatı ile yeni bir kamu cihazı nâzil olsa bile işe yarayacağını sanmam. Birileri, “benden sonra tufan” dercesine günü kurtarmak için nazik bir mekanizmayı kurcaladılar ve bozdular.
Yeri geldi, Alevi kardeşlerimin hoşgörüsüne sığınarak bir fıkra nakletmek istiyorum:
Yoksul bir Alevi, sarp bir yamaçlıktaki avuç içi kadar tarlasının üç avuç hasadını toplayıp kağnıya yüklemiş. Kağnıyı düze indirebilirse oh diyecek lakin yol pek çetin bir uçurumun kenarında. Öyle bir yerden geçiyorlar ki, tekerin biri boşa geliyor, kağnı yan üstü yatıyor, tam uçuruma sürüklenirken köylü, can havliyle tekerleğin altına atıyor kendini. Yük pek ağır ama;
-Yetiş ya Ali, diye feryad ediyor, durum değişmiyor. Kağnı giderek omzunu çökertmektedir.
-Yetiş ya Hasan, yetiş ya Hüseyin çağrıları da kâr etmiyor. Kağnı gıcırdıyor, yük, öküzle birlikte uçuruma doğru terazilemekte...
-Yetiş ya Zeynel Abidin, yetiş ya İmam-ı Bâkır, yetiş ya Askerî… yetişin ey Yediler, Kırklar... diye imdad eden köylü, dayanacak takatı kalmayınca bile itikadını bozmuyor;
-Eğer geldiyseniz kurbanınız olayım bir tarafa kaçıp canınızı kurtarmaya bakın, diyor, “Bende gayrı dayanacak tâkat kalmadı!”
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
14.07.2016
13.07.2016
11.07.2016
10.07.2016
8.02.2016
7.02.2016
6.02.2016
4.02.2016
3.02.2016
2.02.2016