Ümit KIVANÇ
Pekâlâ, madem bu korkunç olayda bile çıkıp çıkıp iç rahatlığıyla, özgüvenle, kendinizden emin olarak, "sözüm kime yarar?" demeden tepki gösteremiyorsunuz; o halde en basitinden şunu kabul etmek zorundasınız, yazan-çizen, güya düşünen, hükümetsever dindar insanlar: Allah'ın, dinin hizmetinde, emrinde, her nesinde olduğunu sanıyorsanız, orada değil, bambaşka bir yerdesiniz. Neyin hizmetinde olduğunuz şu anda konumuz değil. Özgecan'ın başına gelene gösterebildiğiniz tepkiyi, Kabataş meselesiyle falan kıyaslayın, yeter.
Özgecan'a doğru dürüst sahip çıkamayışınız, şimdiye kadar atmadığım bir adımı attırıyor bana. İnsan zincirlerinden böyle böyle kurtulur, sağolun.
Gelin şunu konuşalım: Birtakım erkeklerin ortalık yerlerde hiç utanmadan sıkılmadan, İslâm'daki tesettürü, "Beni günaha sokuyor, örtünmeli" diye savunmaları hakkında ne düşünüyorsunuz?
Burası Türkiye olduğu, şu toplumda birşeyleri değiştirmek için uğraşan insanların ağzından çıkan her lafı bir yerinden tutup kafalarına indirmek için fırsat kollayan kötü ruhlu insanlar pusuda beklediği için şu son derece gereksiz izahatı yapmam lazım: Başörtüsü mücadelelerini başından itibaren desteklemiş biriyim. (Bilen biliyor zaten, ama ummadığımız insanlar birer küçük zorba muktedir haline geldi, neme lazım...) Meselenin siyasî yönünden çok insanî yönünü önemsiyorum. Bir kadın tesettür istiyorsa ona göre giyinir, başörtüsü mü takacak, çarşafa mı girecek, ne yapacaksa yapar, kimse de karışamaz, bu seçimini o kadına karşı herhangi bir maksatla kullanamaz, bu yüzden onun herhangi bir hakkını kısıtlamaya kalkamaz. (Bunları belirtmek zorunda kaldığım için utanıyorum ama belki böylece üç-beş hakaret az yerim.)
Ancak birtakım erkekler çıkıp, "kadın örtünmeli, çünkü ben orama burama hakim olamıyorum" diyorsa, kadınlar da buna itiraz etmiyorsa, ortada epeyce vahim bir insanî sorun var demektir. Dini, yetişkin kadın ve erkeklerin bilinçli seçimine dayalı, değerli bir aidiyet olmaktan çıkaracak bir durum. ("Bilinçli seçim mi - doğuştan mı?" sorusunun başlı başına büyük tartışma konusu olduğunu biliyorum, ama oraya şu anda hiç girmek istemiyorum; gireceğimde bunu, üstünde "bu makine ırkçıları öldürür" yazılı bomba yüklü kamyonla yapmaya niyetim var.)
Şimdiye kadar tesettürlü kadınlardan, acımasız bir erkek üstünlüğünün kabulü anlamına gelen şu yukarıdaki bayağılığı giderecek etkili, yaygın açıklamalar duymadık. Üstünlük bile denemez; erkek esas, kadın ikincil; araç gibi bir şey, bunu böyle ifade eden erkeklerin gözünde!
"Allah"ın emri, ondan örtünüyorum", bireysel seçimi ifade ettiği ölçüde tartışılmaz, ama dayandığı içerik bakımından tatmin edici bir cevap değil. Zira nasıl örtünüleceği konusunda hiçbirinin din bilgisinden şüphe edilemeyecek birçok insan farklı görüşlerde. Bu şekilde örtünmenin gerekmediğini söyleyen bile var. Türkiye'de belirli bir tarihten sonra yaygınlaşan örtülü giyim tarzının birtakım yaygın ortak özellikleri var; bunları kim tanımladı? Bunlar hiç de basitçe geçiştirilebilecek noktalar değil. Biri çıkıp, hayır, tesettür kılığı öyle değil şöyle olmalı, dediğinde ona yapılabilecek itirazların kaynağı nedir? Kur'an mı? Tabiî ki değil.
Bizzat İslâm'ın içinden, tesettür konusunda farklı görüşler ileri süren pek çok insanın varlığı bir yana, tesettürün tarih içinde, Allah'ın kelamınca değil, iktidar sahibi erkeklerce şekillendirildiği ortada. Burada bir "kutsal" yok yani. Düpedüz tartışılabilir bir konu var. Tartışılmaması, erkeklerin zorbalıkla hükmetmesi, kadınların bu tahakküme boyun eğmesi yüzünden. Tekrar sorayım: Şu anda Türkiye'de yaygın olan tesettür tarzını kim(ler), nerede, nasıl, nelere dayanarak şekillendirdi? "Tasarladı" diye sorsam derdim sanki bir anda çok daha anlaşılır hale gelecek.
Tesettür konusunda şahsen en çok etkilendiğim ve itiraz edilemez bulduğum izahı, üniversitelerdeki ilk başörtüsü mücadelesi yıllarında eylemlere katılmış, bir tür öncülük etmiş bir insanın yazdığı metinde bulmuştum. Şöyle diyordu bu kadın: Örtünmek bana bireysel özgürlük sağlıyor. Kendi seçtiğim insan dışında kimseye hiçbir yerimi göstermiyorum. Bu, tartışılabilecek bir şey değil. Bireysel bir görüş ve algılama tarzı. Kimisi mantıklı bulur, kimisi bulmaz. Ama bir insanın en doğal ve temel hakkına dair bir görüş bu. İkna edici bir başka görüş şöyleydi: Hayatla kendi başıma başa çıkamıyorum, din benim için bir tür 'hayatı kullanma kılavuzu', örtünmek kendimi onun içinde hissetmemi sağlıyor, dünyayla ilişkimi ona göre düzenlememe yardımcı oluyor. Bu da kelimenin en zengin anlamıyla bir yorum ve "tercih".
Tesettüre dair yaygın şekilde duyabildiğimiz tek açıklama, maalesef, "onlar örtünsün ki biz günahtan korunalım" yollu erkek münasebetsizliği. Neden meselâ, erkeklerin sokakta yere bakarak yürümesi, kadın görünce başını eğmesi vs. dinî buyruklar yok? Var, demeyin; yeterince sıkı, güçlü değiller ki, yetmiyor. Bakmasınlar kadınlara; başlarını çevirsinler! Çok basit değil mi sorduğum: Bedenine, zihnine hakim olamayan erkekse, kadınla değil erkekle ilgili tedbir alınması daha mâkûl değil mi?
Buna bazı başka sorular ekleyelim, ortalık daha bir aydınlanacak: Neden meselâ, ufacık kız çocuğundan tahrik olabileceğini söyleyen bir insanın müminliği tartışma konusu yapılmıyor? Sekiz yaşındaki kızın başını örtmesini istediğinizde, bunu sadece bir toplumsal tahakküm göstergesi olarak dayatıyorsanız, eyvallah, pek kötü bir iş yapıyorsunuz ama en azından anlaşılır bir iş; gözünüz dünyevî iktidar dışında pek az şeyi gördüğü için, gayet anlaşılır, sahiden. Ama bu eğer, erkeklerin, "evet, biz sekiz yaşındaki kızdan tahrik oluyoruz" demesi anlamına geliyorsa..? Bu, çok alçaltıcı bir durum değil mi? Bunun, bütün kızları, kadınları, erkekleri tahrik eden zararlı yaratıklar konumuna sokmaya yolaçabileceği, dolayısıyla erkeklerin rahatsız huzursuz olduğu ilk anda doğrudan onları suçlayacakları veya, diyelim bir anlığına şeytana uymaya karar verdiler, onlara saldıracakları açık değil mi?
Tesettürün izahını bu şekilde yapmanın kadını ne yapsa kurtulamayacağı bir günah üreticisi konumuna soktuğunu görmenin vakti gelmedi mi?
Ve son bir soru: Neden meselâ, "kedicikler" hadisesi, Müslümanlar için kabul edilebilir sınırlar içindedir? Gencecik kadının, tecavüze direnince bıçaklanarak öldürülmesi, cesedinin yakılması gibi bir vahşet karşısında bile terbiyesizliği, şirretliği elden bırakmayan, "Amerika'da da oluyor, haydi şimdi çenenizi kapatın!" diye haykıran zevatın bu tür rezaletler karşısında doğru dürüst ses çıkardığına şahit olmadım ben. Hükümetin eleştirilebileceği her durumda nereden ne bulurum da terazinin öbür kefesine koyarım diye didinen entelektüel dindar kadınlar da pek dil uzatmıyor "kedicikler"e. Neden?
İnancımız dediğiniz şey eğer Tarsus'ta, bu toplumun bağrından çıkıp zincirlerinden boşanmış dehşet karşısında bile bir şekilde elinizi kolunuzu bağlayan bir iktidar bağımlılığına yolaçmışsa, liderinizin pek seveceğiniz tabiriyle söyleyeyim, kimse kusura bakmasın, her şeyinizin tepeden tırnağa sorgulanacağı zaman çoktan gelmiş demektir. Zaten gelmişti, ama konular anında gündelik siyaset malzemesi haline geldiği ve ilk saniyeden karşılıklı gardlar alındığı için bundan kaçabiliyordunuz. Özgecan'ın bakışlarından kaçmanız mümkün değil.
Çok seneler önce, Erbakan için söylemiştim, öyle görünüyor ki, daha epeyce tekrarlayacağım: İnsanların karşısına siyasî hasım olarak Allah'ı peygamberi çıkartır ve tahakküm-çıkar aracı olarak onlara yaslanırsanız, hak-adalet mücadelesi bir süre sonra kaçınılmaz olarak onlara karşı verilmeye başlanır. İslâm tarihi, bu yılların Türkiye İslâmcılarını böyle bir başlık altında ele alacaktır. Uygarlık tarihiyse, ters taraftan ittirerek de olsa, Türkiye toplumunun nihayet sahiden sekülerleşmesine yolaçan din tacirlerine "garip ama gerçek" sütunlarında yer verecek.
http://riyatabirleri.blogspot.com.tr/2015/02/kadn-erkek-din-tesettur-baz-sorular.html?spref=tw&m=1
Yazarlar
-
Fehmi KORU3809 sayfa ve temel çelişki 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEAhtapotun kolları 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNEmeğin Sosyolojisi ve Kapitalizmin Geleceği: Marx vs. Marx 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKRus cinleri imana nasıl hizmet etti? Tuhaf bir Soğuk Savaş hikâyesi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANMahkemeye düşmüş siyaset 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBölgede Trump operasyonu sürüyor 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYenilikçi bir İslam düşünürü Gannuşi 16.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluÇözüm sürecinin CHP’si daha merkezde 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURAK Parti üzerine doktora yapmış bir CHP lideri…. 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerPATRON KİM? 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÖzel ve CHP’ye dair son gözlemler 15.11.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİmamoğlu'na istenen 23 asırlık tarihi ceza: Roma İmparatorluğu kurulduğunda hapse girseydi hala ceza 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDEN"Arananlar" zulmü ne zaman son bulacak? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİddianamenin ruhu siyasi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRBakın Şahan'ı şikayet eden kimmiş? Her balkona havuz yapan müteahhit savcıya koştu! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİÖzgür Özel'le kahvaltı: CHP nereye böyle? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuSuriye’de ‘altın oran’ nedir? 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCHP hakkında kapatma davası açılır mı? Yok artık, daha neler! 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZBir iddianameden fazlası: CHP’yi dizayn girişimi 14.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNYerel yönetimlerle işbirliği kültür politikası için hayati 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraMemnuniyetsizler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBir “yalanlama” yalanı: CHP üyeliği ve Kanada’ya iltica meselesinde gerçekler 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciBir iddia-nağme 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERDemokrat Kral’ın anıları 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİKemalizm’in dindarlarca rehabilitasyonu 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBelediyenin açıklaması gerçekleri gizliyor mu? 13.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYAEnternasyonalizm ve Demokratik Toplum Çağrısı... 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZÇÖZÜM SÜRECİ KOMİSYON VE EKMEN 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYeşil sarıklı hocalar bize böyle anlatmamışlardı 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünBaşarılı bir diplomasi örneği… 12.11.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSosyalist yükseliş dağınık ama yine de oligarşiye bir darbe 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRHSK neden suskun? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAkdeniz’den Hazar’a hizalananlar ve Colani’nin Beyaz Saray günü 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKürtler davete icabet ediyorlar 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞİŞ CİNAYETLERİ VE CİNAYET EKONOMİSİ… 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞÖcalan 70’lerde mi kalmış? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRAK Parti’nin 23 yılı: Kitle partisinden devlet partisine, siyaset dilinden güvenlik diline bir dönüş 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasDüşmanımız kimdir bizim? 11.11.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilModernlik, gelenek ve Türkiye’nin zihinsel coğrafyası 9.11.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTZohran Mamdani Türkiye’de neye denk düşer? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanEğer tuz da koktuysa ne yapmalı? 8.11.2025 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİKeşke… 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞSelahattin Demirtaş’ın yazısı, zihnimiz ve zihniyet labirenti 4.11.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselVahim bir gelişme: İşgücü piyasasında daralma 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Necati KUR3 MART 1924 YASALARI 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezMor-yeşil ekonomi: Ara dönem fırsat yaratabilir 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Selva DemiralpFiyat istikrarı mı, finansal istikrar mı? 3.11.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayTrump, Fed ve para politikası: Sol, merkez bankası konusunda neyi savunmalı? 2.11.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRSÜREÇ VE "DİLİN KEMİĞİ"! 31.10.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNMenzile doğru bir adım daha 28.10.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKemalizm mi daha ‘iyi’, (Yeni) İttihatçılık mı? (3) 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKDünyanın araf dönemine denk gelen Türkiye’nin çözümü 25.10.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇİki din, iki tanrı tasavvuru 23.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENAK Parti 2.0’a Hazır Mıyız? 17.10.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezGüvenli Liman: Altın ve Gümüş 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYBaşkalarının acısı… 14.10.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMAN‘Parlak gelecek’ ve sol gelecek... 12.10.2025 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaSüreç yönetmenin sorumluluğu 11.10.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarSosyal medya çürümüşlüğü 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğluİnsanların devletlerle savaşı 9.10.2025 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKTrump’ın dünyasına hoşgeldiniz… 3.10.2025 Tüm Yazıları
-
nevzat cingirtNeden Yazmıyorsun? 30.09.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunYazmak, ciddi bir iştir 28.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANAlev rengi hüznüyle sonbahar… 25.09.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMTERÖRSÜZ TÜRKİYE’YE GEÇİŞ SÜRECİ! 14.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNÖcalan, Erdoğan’a “Seni yine başkan yaptırırız” sözü mü veriyor? 11.09.2025 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakPalantir ve "Tech. Republic" 7.09.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKENBarışı dilerken 6.09.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANTürkiye’de ve Yunanistan’da Aleviler – Yeni Bir Tablo 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYKüresel Güney Neden Çin’den Vazgeçmiyor 1.09.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEMete Tunçay 25.08.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANÇÖZÜM NASIL GELİR! 20.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYPutin, Trump’ı parmağında oynatmaya devam ediyor 17.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARSorumluktan kaçmak umuttan kaçmaktır 12.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakKadife eldiven zamanı 10.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları










































































































































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
31.01.2025
30.12.2024
24.12.2024
15.12.2024
1.12.2024
15.11.2024
21.10.2024
7.10.2024
22.09.2024
5.07.2024