Yıldıray OĞUR
Milattan sonra 305 yılı. Roma’da Hristiyanlık gizlice ve hızla yayılırken, Romalıların Hristiyanlara baskıları da artmaktadır. Giragos, Konyalı dul bir kadın olan Hugida’nın üç yaşındaki oğludur. Hristiyan olan annesi baskılardan kaçmak için Giragos’u alıp Tarsus’a göç eder. Ama orada da huzur bulamazlar. Yakalanıp mahkemeye çıkarılırlar. Mahkemede işkencelere rağmen imanından vazgeçmeyen annesine yapılanları gören küçük Giragos, onu yanına çağırıp güzel sözlerle ikna etmeye çalışan yargıca annesinin mahkemede söylediklerini tekrar eder: “Hristiyan'ım ve Rab İsa’ya tapıyorum”
Yargıç çok öfkelenir, çocuğu tutup merdivenden aşağı atar. Başını taşa çarpan küçük Giragos orada ölür.
Hristiyanlık Roma’nın resmi dini olduktan sonra kilise tarafından annesiyle birlikte aziz ilan edilir. Ve bu aziz çocuk anısına çok sayıda kilise açılır.
Diyarbakır Sur’da Hançepek ya da meşhur adıyla Gavur Mahallesi’ndeki 16. yüzyılda inşa edilmiş Surp Giragos Ermeni Kilisesi, inandıkları uğruna mahkemede öldürülmüş bu çocuk azizin adını taşıyor.
Beş horanlı (yani mihraplı) kilise Ortadoğu’nun en büyük Ermeni kilisesi.
Sadece otoriteye isyan, zorunlu göç, hukuksuz bir mahkeme, genç bir ölümden gelen adı dışında, başına gelenler de Diyarbakır’ın kaderiyle örtüşüyor.
1881 yılında yangınla kül olunca, Şeyhulislam’dan alınan fetvayla yeniden inşasına izin verilmiş.
Birinci Dünya Savaşı’nda Alman askerlerine ev sahipliği yapmış. (Hatta restorasyon sırasında bile Alman askerlerin şapkaları bulunmuş.) 1913’de yıldırım düşen çan kulesi yıkılınca, yerine çok büyük ve görkemli yeni bir çan kulesi inşa edilmiş. Şehirdeki bütün minarelerden yüksek bir kuleymiş bu.
24 Nisan 1915’de başlayan tehcirden sonra önce cemaatini, bir yıl sonra da askerlerin bir kilise için fazla görkemli bulup top atışıyla yıktığı çan kulesini kaybetmiş.
Cumhuriyetin ilanıyla Ermeniler sürüldükleri yerlerden memleketleri Diyarbakır’a meşhur Gavur Mahallesi’ne dönmeye başlamışlar. Ama görkemli kilise 1959’a kadar askeri depo, Sümerbank bez deposu olarak kullanılmış.
1950’den itibaren seçimlerde Ermeni cemaatinin de desteğini alan DP iktidarının son yılında, Ermeni cemaati kiliseyi Menderes’ten istemiş.
Cemaatten Yassıada’da birlikte gidip yargılanacağı milletvekilleri de olan Menderes de kiliseyi esas sahiplerine teslim etmiş.
Uzun yıllar Diyarbakır’daki kalabalık Ermeni cemaatinin özel günlerde yer bulmak için geceden sabahladığı hayatın merkezi olmuş kilise.
Sonra 1964 kararnamesi, 1974 Kıbrıs harekatı, ASALA ile artan gerilimlerle birlikte gelen göçle cemaati neredeyse kalmayan kilisenin 1980’lerden itibaren ahşap tavanı çökmüş ve kilise bir harabeye dönmüş.
Onu bu uykusundan 2011 yılında Ermenistan açılımı, demokratikleşme reformlarıyla değişen havayla birlikte dünyadaki Ermeni cemaatinden toplanan paralar ve Diyarbakır’ın belediye başkanı Osman Baydemir’in desteği uyandırmış. Kilise törenlerle açılmış, en iyi restorasyon ödülleri almış.
Çözüm sürecinde yıkılmış çan kulesi tekrar yerine konulmuş.
Tam yan komşusu dört ayaklı minareden yükselen ezan sesleri ile uyum içinde çan sesleri yükselmeye başlamış ki hendek olayları patlak vermiş.
Kurşunlar, bombalar cami, minare, kilise dinlememiş. Dört yıllık restorasyonla ayağa kalkmış Surp Giragos da tekrar kullanılmaz hale gelmiş.
Kilise vakfı çalmadığı kapı bırakmamış. Nihayet 2019 yılında kilisenin restorasyonunun maliyetini Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Vakıflar Genel Müdürlüğü ile birlikte üstlenmiş.
Neyse ki On Gözlü Köprü başta olmak üzere Diyarbakır’daki tarihi eserleri ayağa kaldıran mimar Zülfikar Halefoğlu’na emanet edilen kilisenin restorasyonu, hemen karşısında hendek olayları sırasında yıkılan tarihi evlerin yerine bakanlığın yaptırdığı beyaz badanalı toplu konutlara benzememiş.
Surp Giragos bir kez daha 8 Mayıs günü kapılarını Ermeni patriğinin ve bakanların katılacağı bir törenle açacak.
Ermenistan’la değişen atmosfer olmasaydı muhtemelen böyle bir açılış da olmazdı.
Zaten Diyarbakır, Türkiye’de değişen siyasi iklimin mevsim normallerinin üzerinde hissedildiği bir şehir.
Türkiye’de siyasi iklimlerin değişiminin habercisi olan ilk cemreler de genelde Diyarbakır’a düşüyor.
Şehrin gökkubbesinde pek çok öncü söz hoş bir nida olarak kalmış.
İlk akla gelenler 1991’de Başbakan Demirel’in “Kürt realitesini tanıyoruz”, 1999’da Mesut Yılmaz’ın “Avrupa Birliği’nin yolu Diyarbakır’dan geçer”, 2005’de Erdoğan’ın “Kürt sorunu benim sorunum”, 2013’de Newroz mitinglerinde silahlı mücadele devrinin bittiğinin ilanı ve son olarak 2022’de Kılıçdaroğlu’nun “Demokrasinin yolu Diyarbakır’dan geçer” sözü.
O yüzden özellikle son 20 yılda yüzlerce Kürt sorunu ve çözüm başlıklı toplantıya ev sahipliği yapmış Diyarbakır, içinde Kürt sorunu, barış, çözüm geçen cümle yorgunu.
10 yıldır barış çözümleri üzerine çalışan Demokratik Gelişim Enstitüsü'nün (DPI), Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası (DTSO) ile birlikte Diyarbakır’da düzenlediği yuvarlak masa toplantısı o yüzden en baştan başlığıyla kulakların açılmasını sağladı:
“Türkiye’de Barışın Kâr Payını Haritalandırmak: Barışın Alt Yapısı Olarak Ortak Ekonomik Çıkarlar”
Başlığın bir zamanlar ısrarla “Kürt sorunu yok, sorun ekonomik” diyen inkarcıların tezleriyle bir ilgisi yok.
Ama konu seçimi meselenin lügatçesinin değişmeye başladığının bir işareti.
Toplantıya gösterilen ilgi de artık sorunun “analar ağlamasın” yerine daha soğukkanlı bir rasyonaliteyle konuşulmasının zamanının geldiğini gösteriyor.
Yuvarlak masada konuşan ekonomist İzzet Akyol daha önce kimsenin girişmediği bir işe soyunup şiddetin ekonomik bilançosunu çıkarmış.
Buna göre 1985-2021 Türkiye ekonomisinin toplam büyüklüğü 23 trilyon dolar. 35 yıl Kürt meselesindeki çatışmalarla buhar olan kaynak 229 milyar dolar. Her yıl bu yüzde 1'lik kaynak buhar olmasa, 4.5 trilyon dolar daha büyük ekonomi olacaktı. Milli gelir %35 daha yüksek olacaktı.
Bir Arada Yaşarız Eğitim ve Toplumsal Araştırmalar Vakfı'ndan (BAYETAV) Dr. Cuma Çiçek ise coğrafi varlığını iddia etmenin bile gözaltı nedeni olduğu Kürdistan’ın ekonomik parametreler ortaya konduğu zaman Türkiye haritasında sosyo-ekonomik bir gerçeklik olarak kendiliğinden ortaya çıktığını söyledi.
Fakat bölge Türkiye’nin gerisinde kalsa, yavaş ilerlese ve son krizle bu ilerleme de sekteye uğrasa da ekonomik gelişme Diyarbakır’da oyunun kurallarını değiştiren gerçek bir king-maker.
Şehirde 70’in üstünde özel okul var. Artık Diyarbakır’ın buluşma merkezi şehre gelen gazetecilerin nabız tutmaktan yorgun düşürdüğü Ulucami etrafındaki çay ocakları değil, adını caddenin 75 metrelik eninden alan 75 Cadde’deki şık restoran ve kafeler.
Caddenin resmi adı ise Mahabad. 1946’da İran’da kurulan ve bir yıl dayanan Kürt devleti Mahabad Cumhuriyeti’nden geliyor.
Tabela değiştirmekten hoşlanan kayyımlar bu iddialı ada dokunmamış.
Ama dokuz kilometreyi bulan cadde zaten bu adın içindeki nostalji, trajedi ve siyasi davadan epey uzaktaki canlı bir hayatın merkezi bugün.
Caddenin bu hale gelmesinin kredisini herkes yurtdışına giderek hapisten kurtulan HDP’li eski Kayapınar Belediye başkanı Zülküf Karatekin’e veriyor.
2009’daki meşhur kelepçe fotoğrafındaki siyasetçilerden biriydi Karatekin.
Cadde 500 yıllık Şeyh Sadeddin Cübbavi Örfizade Eş Şeyh Es Seyyid El Hüseyni El Amidi Abdurrahman Bin Numan Vakfı’na ait araziler üzerine kurulmuş. Adından anlaşılacağı gibi bir tarikat silsilesine ait vakıf, Orfioğlu Vakfı olarak biliniyor. Vakfın mirasçıları arsaları imara açarken açgözlülük yapmamış, belediye da vakfın hassasiyetine dikkat ederek ODTÜ’den mimar akademisyenler getirip projesini çizdirmiş.
Ve sonuçta ortaya Türkiye’nin başka şehrinde göremeyeceğiniz estetik standartlara sahip, hepsi aynı boyda olan, aralarında geniş aralıklar ve yeşil alanlar bırakılmış lüks apartman sitelerinin dokuz kilometre boyunca sağlı sollu sıralandığı bir cadde çıkmış.
Sitelerdeki yüksek tavanlı ve geniş dairelerin son fiyatları iki-üç milyon arasında değişiyor.
Apartmanların altında ise caddede yol boyu yine ancak Bağdat Caddesi’nde ya da Ankara Çukurambar’da göreceğiniz ünlü markalar ve yerel markalara ait çok şık restoranlar, cafeler, kahveciler, tatlıcılar sıralanıyor.
İftar sonrası tıklım tıklım dolan üçüncü nesil kahvecilerde oturanlar arada bir üstlerinden gürültüyle geçen jetlerin seslerine aldırış etmeden San Sebastian kekleriyle, kahvelerini yudumlamaya devam ediyorlar.
O jetlerin gittiği Pençe Operasyonu şehrin pek de ilgisini çekmiş görünmüyor.
Zaten Kürt meselesinde uzun süredir tartışmaların odağı şiddet değil siyaset, PKK değil HDP, Öcalan değil, Demirtaş.
Şehrin elitleri artık Rojava’dan çok Cumhurbaşkanlığı seçiminde muhalefetin adayını, CHP’nin ya da DEVA’nın şehirden kimi aday göstereceğini ve tabii hapishaneden Demirtaş’ın gönderdiği mesajları konuşuyor.
Hayat kendi çözüm sürecine devam ediyor Diyarbakır’da.
Diyarbakır merkezli Rawest, anadilde eğitim gibi Kürtlerin taleplerine olan desteğin ve Kürt milliyetçiliğinin yükseldiğini gösteriyor.
Ama artık şiddet hayatı felç eden, Kürt sorunun çözümü en acil kısmı değil artık.
Kürt sorunu artık daha komplike sorunlar demek; Belediyelere şube müdürlerini bile şehir dışından bulup atayan kayyımlar, en son işadamlarına dönük yeni bir gözaltı dalgasının olduğu hukuki standartları düşük davalar, devlete iş alımlarında Kürtlerin ayrımcılık gördüğü yolunda yaygın kanaatler artık.
Bu arada Diyarbakırlıların çoğunun şehrin Rizeli valisi Münir Karaloğlu’nu diğer kayyımlar sınıfına sokmadıklarını da söylemek gerek. Karaloğlu, şehirle iyi ilişkiler kurmuş, Kürt kimliğine saygılı, belediye başkanı vekili sıfatını mümkün mertebe kullanmayan, iş yapan bir vali olarak iyi intibalar yaratmış.
Ama şehrin ekonomisi valiliğin yatırımlarıyla düzelmeyecek kadar bozuk.
Çünkü Diyarbakır artık vergi rekortmenleri listesinde en üst sıralarda sadece müteahhitlerin olduğu bir şehir değil. Artık bütün dünyaya pijamadan çikolataya kendi ürettiği ürünleri ihraç eden bir şehir.
Ekonomik sorunlar sadece şehrin yoksul semtlerini değil, çözüm süreciyle motive olmuş girişimcileri de vurmuş.
2016’dan bu yana Hevsel Bahçesi markasıyla bölgeden tarım ve gıda ürünlerini tüm Türkiye’ye gönderen eski gazeteci Şehadet Çitil de onlardan biri.
Hendek olaylarından sonra döndüğü Diyarbakır’da Sur’da açtığı Hevsel Bahçesi artık Türkiye’de tanınan bir marka.
Ama enflasyonu fırsatçılara yıkan iktidar medyasının çizdiği profilin tam zıddı Şehadet.
Çünkü eli bir türlü ürünlerine zam yapmaya gitmemiş.
Hatta dostları, arkadaşları onu uyarmasa artan maliyetlere rağmen zam yapmadan zarar ederek devam edecekmiş.
Ama artık girdi fiyatları dayanılmaz bir hale gelmiş.
Ürünleri koyduğu kutuları bantladığı koli bandının tanesi bile 3,5 liradan 13 liraya çıkmış.
Artık rakamlar öyle bir hale gelmiş ki 2021 yılında Temmuz-Ağustos ayında yaptığı salçaların kilogram başına maliyeti, bir kilogram salçayı doldurduğu bidondan daha düşük kalmış.
Yine pek çok ürünün konup satıldığı cam kavanoz fiyatları, kavanoz başına 1,25 liradan 6 lira bandına yükselmiş.
Cam kavanoz bulunsa da kargoya koyarken kırılmasın diye ona sarılan pıtpıtlı ambalajın balyası 350-450 TL’den 1100-1200 TL olmuş.
2021 bahar aylarında 5000 adet farklı ebatlarda yaptırdığı karton kolilere 17,500 lira vermişken, Aralık ayında 75 bin TL vermiş.
O yüzden artık bazı ürünleri listeden çıkarmış.
Mesela un fiyatları yüzünden en çok rağbet gören Diyarbakır çörekleri listeden çıkmış.
Üreticiler de aynı durumdalarmış.
5 yıldır Hevsel Bahçesi için Derik zeytini üreten aile bu sene zeytinlerini toplamama kararı almış.
Zira Nisan sonu başlayacak olan zeytin bahçesi sulama işleminde geçen yıllarda gelen aylık ortalama 2000 lira elektrik faturası, bu sene aylık ortalama 8000 lira bandında.
Yani ekime kadar uzayan bir sezon için bu ortalama 40 bin lira elektrik parası demek.
Derik'teki birçok zeytin bahçesi sahibi aynı durumdaymış. Hatta artan fiyatları öngören bahçe sahiplerinden bazıları zeytin ağaçlarını kesmişler. Boşalan arazilere düğün salonu, kafe veya ev yapılmış. Aileler de Batı illerime çalışmaya gitmişler.
Bütün bölgenin morali bozulan ekonomiyle bozulmuş durumda.
Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası başkanı Mehmet Kaya, evsahipliği yaptığı toplantıyı şehrin ekonomik şikayetlerini özetleyen bir espriyle kapattı:
“Keşke 90’larda ‘Kürt sorunu ekonomik sorun’ diyenlerin dediklerini kabul etseydik.”
DPI VE DTSO’nun ortak toplantısının yapıldığı Divan Hotel’de aynı anda şehri ziyaret eden DEVA Partisi lideri Ali Babacan ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da misafirdi.
Bundan altı yıl öncesine kadar çözüm sürecini yürüten aynı kabinede yer alan bakanlardan Babacan Dağkapı meydanında halka açık kalabalık bir iftardan sonra Ulucami’de teravih kıldı, çıkışında halkın ekonomiden şikayetlerini dinledi, 75 Cadde’de gençlerle buluştu, bir köyde melelerle görüştü.
Bakan Soylu’yu ise şehirde sınırlı sayıda insan ancak kapalı salonlarda görebildi.
İki ziyaretin içeriği son altı yılda Türkiye’deki değişimin de özeti gibiydi.
8 Mayıs’ta Diyarbakır’a Surp Giragos Ermeni Kilisesi’nin açılışı için Ankara’dan yine bakanlar gelecek.
Bu yaptıkları hayır işini tamamına erdirmek isterlerse yanlarına az sayıda güvenlik alarak birkaç saatlerini Ulucami önünde ve 75 Cadde’de geçirmeleri tavsiye edilir.
Halkın bazı söyleyecekleri olabilir…
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer TahincioğluBilek güreşi yoksa masayı mı kıracak? 28.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç, umut ve endişeler 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENÖcalan'ın ilk barış çağrısından 27 yıl sonra... 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞPınar Gültekin kararının anatomisi: Bu kararı ailenize izah edebilecek misiniz? 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANErdoğan’ın planı tuttu 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERYeni Bir Çözüm Süreci Ne Kadar Mümkün? 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYAİNSANLIĞIN ÖLÜMÜ 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaKılıçdaroğlu’nun adaylığı 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
-
Cengiz AKTARSavaş notları 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim KaragülBu bir Avrupa savaşı ve çok uzun sürecek. -Batı, Türk-Rus savaşı istiyor! 1.03.2022 Tüm Yazıları
-
Aydın ENGİNBir MHP’nin 2. Başbuğ’undan, bir benden 7.02.2022 Tüm Yazıları
-
Nezih DUYGUMete Toksöyle (30 Mart 1954 - 02 Şubat 2022) 3.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet KARDAM28/29 Ocak Karadeniz Katliamı'nın 101. Yılı 1.02.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAKAN“Ya herro ya merro” mu dedi?.. 7.01.2022 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇAL2022 yılı karamsarlıklarımızı tersine çevirebilir mi? 4.01.2022 Tüm Yazıları
-
Galip DALAYOrtadoğu’nun ‘Yeni Dönemi’ 9.12.2021 Tüm Yazıları
-
Muharrem SarıkayaOylardaki yükselişin ağırlığı 7.11.2021 Tüm Yazıları
-
Şevki ÇELİKCİKEMAL ARABACI 17.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin GürcanFırat batısı, Suriye, riskler, tespitler: Ufukta bir operasyon mu var? 13.10.2021 Tüm Yazıları
-
Metin MünirErkeğin kadını ezmesi 22.09.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AcetSon anketler ne diyor? 9.09.2021 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZKONYA KATLİAMI VE GAZETECİLİK MESLEĞİ ÜZERİNE 2.08.2021 Tüm Yazıları
-
Yasin AKTAYTaliban’ın inancıyla ters olma arzusu 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Süleyman Seyfi Öğün2023’e doğru Türkiye 26.07.2021 Tüm Yazıları
-
Yusuf KaplanFetih ruhu ve rüyası 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Cem SANCARHanımefendi diyeceksiniz 28.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ali AYDINİşsiz Kalan Antikorlar, Lanetli Pay ve Siyaset 17.06.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer F. GergerlioğluMuhafazakârlar çürümeye niye sessiz? 8.06.2021 Tüm Yazıları
-
Mustafa ÖztürkNiyet ve akıbet 29.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ayşe BöhürlerTarih büyük harflerle yazılmaz 28.05.2021 Tüm Yazıları
-
Gazi BAŞYURTBir zamanlar sayılamazdık parmak ile, şimdi eksiliyoruz birer birer… 25.05.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız ÖNENİsrail’in sonu gelmez işgalciliği 15.05.2021 Tüm Yazıları
-
Ömer Ahmet ÖZERENBİR 1 MAYIS Anekdotu… 10.05.2021 Tüm Yazıları
-
Osman CAN24 Nisan 1915: Kardeşimin Cenazesini Kaldıramadım Hala! 29.04.2021 Tüm Yazıları
-
Verda ÖZERBırak artık eski normali 28.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yetvart DANZİKYAN24 Nisan’ı anmak 24.04.2021 Tüm Yazıları
-
Kurtuluş TAYİZPandemide Erdoğan'ı devirme planı çöktü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali Saydam23 Nisan ‘Çocuklara Hürmet’ Günü 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Vedat BilginSistem değişti de ne oldu! 22.04.2021 Tüm Yazıları
-
Ali TarakçıZEVZEK'in asıl amacı Montrö değilmiş! 17.04.2021 Tüm Yazıları
-
Burak Bilgehan ÖzpekVesayet Nedir, Nasıl Kurulur, Niçin Çöker? 16.04.2021 Tüm Yazıları
-
Firuz TÜRKERDARBE GİRİŞİMİNE HAZIR OLMAK 4.04.2021 Tüm Yazıları
-
Yıldız RamazanoğluYeni metin ne söyleyecek? 25.03.2021 Tüm Yazıları
-
RAGIP DURAN'Bir tek kişinin otoritesi suçtur!' 22.03.2021 Tüm Yazıları
-
Sevilay YALMANMesele Gergerlioğlu meselesi değil! 19.03.2021 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKBACAKİZMİT KÖRFEZİ YAKIN, DENİZ BİZE ÇOK UZAK! 17.03.2021 Tüm Yazıları
-
Ural ATEŞERANADİL... 21.02.2021 Tüm Yazıları
-
Demir Küçükaydınİki Devrimci – Türeci ve Şahin 4.01.2021 Tüm Yazıları
-
Perihan MAĞDENHayaller: ETHOS, Gerçekler: BİR BAŞKADIR BENİM MEMLEKETİM 18.11.2020 Tüm Yazıları
-
Talat ULUSOY9 Eylül 1922, İzmir’in “KURTULUŞ” Günü’nde… 9.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mahmut ÖVÜRAK Parti mi “İhvan’cı” siz mi operasyon çekiyorsunuz? 8.09.2020 Tüm Yazıları
-
Mustafa Yurtsever2010 YILI REFERANDUMU’NUN BİTMEYEN HİKAYESİ 29.08.2020 Tüm Yazıları
-
Hilâl KAPLANİstanbul Sözleşmesi yaşatır mı? 7.08.2020 Tüm Yazıları
-
Eşref ÇAKARKonca Yazışmaları... 5.08.2020 Tüm Yazıları
-
Zekeriya KurşunOsmanlı Kudüs’ü 4.06.2020 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANÜmitliyim, çünkü… 26.05.2020 Tüm Yazıları
-
Kadri GÜRSELTürkiye’de darbe mi olacak gerçekten? 16.05.2020 Tüm Yazıları
-
Sinan ÇİFTYÜREKTürbülanstan mayın tarlasına dalış yapan AKP! 13.05.2020 Tüm Yazıları
-
Yaşar YAKIŞTürkiye’nin iktidar partisi yardımlaşmayı da tekeline almak istiyor 25.04.2020 Tüm Yazıları
-
Orhan PamukEski salgınlar ve bugün biz 24.04.2020 Tüm Yazıları
-
Bejan MATURÖlüm hangi boşluğu doldurur? 12.04.2020 Tüm Yazıları
-
Umut ÖZKIRIMLIKorona ve milliyetçilik 8.04.2020 Tüm Yazıları
-
Raffi Hermon Araks‘ARTSAX (Dağlık Karabağ) MESELESİ, NEDİR VE NE DEĞİLDİR? 1.04.2020 Tüm Yazıları
-
Serdar KAYAİslam, Bilim, Virüs, Kumaş 24.03.2020 Tüm Yazıları
-
Markar ESAYANKarantina günlerinde yalnızlık... 20.03.2020 Tüm Yazıları
-
Eyüphan KAYACorona Virüs bir musibettir 19.03.2020 Tüm Yazıları
-
Merve Şebnem OruçSürreel bir devrim: Gezi 23.02.2020 Tüm Yazıları
-
Metehan DemirMoskovanın samimiyet testi 23.02.2020 Tüm Yazıları
-
Tayfun AtayGoebbels korosu söylüyor: "Her şey mükemmel efendim!" 18.02.2020 Tüm Yazıları
-
Yalçın AKDOĞANBirilerini suçlama yarışı 8.02.2020 Tüm Yazıları
-
Hüseyin GÜLERCECHP, şimdi de İlker Başbuğu alet ediyor 8.02.2020 Tüm Yazıları
-
Ufuk COŞKUNCemevleri için Cumhurbaşkanı’na Çağrı! 20.01.2020 Tüm Yazıları
-
Yalçın ERGÜNDOĞANGökdelen hançeri tam İzmir’in kalbine saplanıyordu ki… 16.12.2019 Tüm Yazıları
-
Nihat Ali ÖzcanOrtadoğu’nun karmakarışık halleri 22.10.2019 Tüm Yazıları
-
İbrahim TenekeciDün ve bugün 11.09.2019 Tüm Yazıları
-
Haşmet BABAOĞLUİçerisini iyi anlamak için dışarıya bak! 9.09.2019 Tüm Yazıları
-
Esat KORKMAZYOLDAŞIM YAVUZ ÇANAK 29.08.2019 Tüm Yazıları
-
Ali KİREMİTCİDÜNYADA VE TÜRKİYE’DE SİYASET YENİDEN ŞEKİLLENİYOR 13.07.2019 Tüm Yazıları
-
Tayfun TURANAYILANA GAZOZ, BAYILANA LİMON. 11.07.2019 Tüm Yazıları
-
Mustafa DAĞCIÖTEKİLEŞTİRMENİN ÖTESİ= DÜŞMANLAŞTIRMAK 3.07.2019 Tüm Yazıları
-
Gürkan-Zengin23 Haziran seçimleri: Bir vak’ayi hayriyye 25.06.2019 Tüm Yazıları
-
Serdar ESEN"Herşey Çok Güzel Olacak" mı? 9.06.2019 Tüm Yazıları
-
Celal DENİZIRKÇILIĞIN TEDAVİSİ VAR MIDIR? 9.06.2019 Tüm Yazıları
-
Ahmet AY14 Mayıs güzellemelerinin anlamı 15.05.2019 Tüm Yazıları
-
Salih TunaZincir sesleri 23.04.2019 Tüm Yazıları
-
Beril DEDEOĞLUİflas eden tüccar, eski defterleri karıştırırmış 27.02.2019 Tüm Yazıları
-
İbrahim TığlıBu ne iki yüzlülük!... 26.02.2019 Tüm Yazıları
-
Nermin ALPAYİNSAN VE EKONOMİK DEĞERİ 8.02.2019 Tüm Yazıları
-
İlnur ÇEVİKSUUDİLER UNUTMAK İSTİYOR AMA OLMUYOR 8.02.2019 Tüm Yazıları
-
Ümit FıratBir mahalli seçim hatırası 15.01.2019 Tüm Yazıları
-
Murat AKSOYUnutmayalım yerel seçime gidiyoruz 11.01.2019 Tüm Yazıları
-
Ekin GÜNBİR… İKİ… İZMİR MARŞIYLA KOŞ! 4.01.2019 Tüm Yazıları
-
Ahmet SeverTürkiye bu kadar tehdit ve hakaret eden bir Cumhurbaşkanı görmedi 18.12.2018 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
21.06.2025
18.06.2025
16.06.2025
15.06.2025
11.06.2025
8.06.2025
4.06.2025
2.06.2025
1.06.2025
26.05.2025