Mehmet Ali ALÇINKAYA
Bu süreç, ne AKP’nin ne de MHP’nin dar iktidar hesaplarıyla sınırlanabilecek bir siyasal gelişmedir. Bu, bütün devlet mekanizmasını, toplumu ve halkların geleceğini ilgilendiren tarihsel bir dönüşüm sürecidir. Türkiye’nin demokratikleşmesi, halkların eşit birlikteliği ve toplumsal barışın inşası, devlet aklının köklü bir paradigma değişimiyle mümkündür. Bu nedenle bugün, barışın dili yalnızca siyaset masalarında değil, toplumun öz dinamiklerinde, örgütlü halk iradesinde hayat bulmaktadır.
Sayın Abdullah Öcalan’ın temsil ettiği Önderlik gerçekliği, bu sürecin merkezinde yer alan tarihsel bir rol oynamaktadır. Çünkü şimdi biliyoruz ki, yüzyılın başında inkâr edilmiş bir halkın varlık ve özgürlük iddiasının sözcüsü, eylemcisi ve önderi haline gelmiş bir Önderlik gerçekliği vardır. Kürt olmaktan kaçmak zorunda bırakılan milyonlarca insanı kendi kimliğiyle, kendi tarihsel hakikatiyle buluşturmak; ardından bu kimliğin onuruna dayalı bir barışı inşa etmek, kolay bir görev değildir. Bu nedenle Öcalan’ın mücadelesi, sadece bir halkın değil, bütün Ortadoğu’nun demokratik geleceğine yön veren tarihsel bir dönüm noktasıdır.
“Zor barış” dediğimiz şey, aslında hakikatin ve adaletin diliyle örülmüş bir barıştır. Bu barış, yalnızca çatışmaların son bulması değil, toplumun kendini yeniden kurması, devletin yeni bir demokratik zihniyetle halkla buluşması anlamına gelir. Bu bağlamda Öcalan’ın “Demokratik Cumhuriyet” ve “Demokratik Toplum” perspektifi, örgütlü halk gücüne, özgür kadın öncülüğüne ve ekolojik yaşam ilkelerine dayalı bir toplumsal inşa çizgisidir.
Demokratik toplum, sadece devletin reforme edilmesiyle değil; halkın kendi yaşam alanlarında, kendi örgütlenmeleriyle kurduğu demokratik iradeyle gelişir. Bu, “aşağıdan yukarıya” bir toplumsal inşa sürecidir. Meclislerde, komünlerde, kooperatiflerde, kadın ve gençlik örgütlenmelerinde somutlaşan bu yapı, Öcalan’ın barış stratejisinin özünü oluşturur. Çünkü barış, yalnızca silahların susması değil, halkın kendi yaşamına söz ve irade katmasıdır.
Bu perspektif, bireysel bir liderliğin ötesinde, kolektif bir örgütsel ve ideolojik çizgiye dayanır. Öcalan’ın demokratik toplum çağrısı, örgütsel bir bilinçle, halkın kendi öz gücünü esas alarak yürüttüğü barış mücadelesidir. Zor barış, bu nedenle “örgütlü barış”tır; çünkü örgütsüz bir halkın barışı, her an manipülasyona ve inkâra açıktır.
Bugün yapılması gereken, bu süreci yalnızca siyasal partiler arasındaki rekabet düzeyinde değil, demokratik toplumun inşa süreci olarak görmek; halkların kendi kendini yönetme iradesini, kadın özgürlükçü ve ekolojik bir çizgiyle birleştirmektir. Devletin de, bu tarihsel gerçekliği kabul ederek, diyalog ve çözüm zeminlerini yeniden kurması zorunludur.
Barışın yolu, hakikatin kabulünden ve demokratik toplumun örgütlenmesinden geçer. Bu yolda en zor olan, en onurlu olandır. Çünkü zor barış, özgürlük isteyen bir halkın, kendi önderliğiyle birlikte yarattığı tarihsel hakikattir.
Bugün artık açıkça görülmektedir ki, bu sürecin stratejik önderi, barışın ve demokratik toplumun inşasının kurucu aklı olan irade,
Sayın Abdullah Öcalan’ın perspektifinde somutlaşmaktadır.
Ve bu perspektif, yalnızca Kürt halkının değil,
bütün halkların ortak demokratik geleceğini inşa etmenin anahtarıdır.
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURHavf ve reca arasında yeni bir yıla... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEBölücüler ve Ülkücüler 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİVicdansız senenin kelimesi dijital vicdanmış 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKErken Cumhuriyet dönemi eleştirileri: Revizyonizm mi, Türk usülü “woke” mu? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolKara bir yıl 2025 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA2026’ya Girerken; Barış, Demokratik Toplum ve Enternasyonal Özgürlük Yürüyüşü... 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciOkudukça yoksullaşan bir ülkeyiz 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünGemini’ye göre 2026’da Türkiye… 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ocaktan2026’da deliler çağına karşı bir umut ışığı yanar mı? 31.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENNasıl anılmak isterdiniz? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZTürkiye’ye özgü sürecin muhasebesi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNAfrika Boynuzu’ndaki oyun: İsrail kime şah çekti? 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORU2026: Beklentiler, beklentiler… 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞBarış Akademisyenleri'nin göreve iadesine istinaf engeli: Daire, Danıştay kararına direndi 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUÇözüm için mücadele demokrasi için mücadeledir 30.12.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞUlus devlet, milli egemenlik, çevre, insan hakları, uyuşturucu ve Venezuela 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçLeyla Zana ve Gözde Şeker ne yaptı? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTBir fotoğraf karesinden çok daha ötesi... 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRUyuşturucu dosyasındaki sürpriz isim! "Cumhurbaşkanımızın tensipleri ile…" 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRTürkiye'de davaların portresine kısa bir bakış: Hâlâ en güçlü ortak talep neden adalet? 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇER23 yılın en kötüsü 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞYENİ YILDA DA KURU EKMEK BİZİ BEKLİYOR… 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANİktidar medyası infilak etti 29.12.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CAN2025 giderken 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa PAÇALRTÜK ve basın özgürlüğüne geçit yok… 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRAN11. YARGI PAKETİ, YENİ ADALETSİZLİK VE EŞİTSİZLİKLER YARATTI 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENRaporların Gösterdiği 28.12.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraYılın Kelimesi 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUÜlke siyasetin neresinde, hangi evresinde? 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanKararsızlığın Erdemi: Kesinliğin Gölgesinde Düşünmek 27.12.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTAN100 Bin Dolar Kazanan “Yeni Yoksul” Mu? 26.12.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan TuğalSovyetler ve Bookchin 26.12.2025 Tüm Yazıları

































Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
27.12.2025
24.12.2025
20.12.2025
18.12.2025
14.12.2025
11.12.2025
8.12.2025
7.12.2025
4.12.2025
30.11.2025