Hasan CEMAL
Çekilen ‘ikinci grup’tan bir gerilla: “Silahlar elimizden alınsın da, cıscıvlak ortada mı kalalım? Ayrıca, bu devlet ne yaptı da, biz silahı bırakalım?”
Sitem ediyor: “Türk aydınları, gazeteciler de dahil, Kürdistan’da yaşananların gerçek yüzünü neden göstermediler, çekilen acıları neden anlatmadılar? Niye her şeyi çarpıttılar? Türk halkı şimdi bunun bedelini ödüyor. Türk aydınlarının çarpıtması, Türk medyasının da devlete alet olması...”
Hep kulağıma çalınıyor: Barış evet,
ama içi nasıl doldurulacak demokrasiyle,
insan hakları ve özgürlüklerle, hukukla?..
Irak Kürdistanı, Metina bölgesinde bir PKK kampı-
Dağın tepesinde bir ileri bir geri yapıyoruz. Biri direksiyonda, biri arkada iki gerilla. Cep telefonu için en iyi noktayı yakalayıp yazımla fotoğraflarımı bir an önce geçmek istiyorum.
Hava kapalı, dışarıda yağmur çiseliyor.
Müthiş bir kadın sesi yükseliyor. Sıra dışı bir ses. Tok, duru, olağanüstü temiz ve etkileyici. Gitar eşliğinde Kürtçe söylüyor.
“Delila... Kürtlerin Sezen Aksu’su...”
“Şarkının adı, Şev Tari...”
“Ne anlama geliyor?”
“Karanlık Gece...”
“Bu arkadaş, Delila, şehit düştü. 2007’de Şırnak il sınırını 11 kişilik bir grupla geçerken vuruldu. 1981 Amed (Diyarbakır) doğumluydu.”
“Hissederek, yaşayarak söylediği için böyle güzel söylüyor.”
Dağların arasında, Uludere sınırına yakın bir yerdeki ‘bir gerilla noktası’nda, Türkiye’den yeni çekilen 15 kişilik ‘ikinci gerilla grubu’yla görüşmeye gidiyorum.
Hüzünlü bir ses...
Delila’yı bir daha, bir daha dinliyorum. Bazen bir ses ağlatır insanı, biraz böyle oluyor.
'Gerillacılık çağrısı gibi bir doğa...'
Yemyeşil vadiye Berivanlar, keçi sütü, koyun sütü sağan Kürt kadınları yayılmış, rengârenk giysileriyle. Biri, neden Türkçe konuştuğumuzu soruyor.
Türk savaş uçaklarının bombalarından ara sıra paylarını aldıkları ve PKK’lı gerillalarla yıllardır içiçe yaşadıkları için Türkiye’den, Türkçe’den hoşlanmadıklarını anlıyoruz, bu Iraklı Kürt köylülerinin...
Saddam Hüseyin döneminde yakılmış yıkılmış bir köyün hazin kalıntılarını arkamızda bırakarak dağa tırmanmaya koyuluyoruz.
Gerçekten vahşi bir doğa! “Bu doğa bize bir gerillacılık çağrısı gibi...” diyor bir gerilla, “Bu devlet Ege’den, İstanbul’dan ana kuzularını böylesine coğrafyalara getiriyor, gelin savaşın, mücadele edin diye... Yazık değil mi? Yazık, hem de çok yazık. Vicdanı olan bir devlet bunu yapar mı?..”
Bir yerde soluklanmak için kısa bir mola veriyoruz. Bulunduğumuz coğrafyayı anlatıyor:
“Aşağıdaki vadinin içinden Habur Suyu akıyor. Bu su, Metina bölgesinin batı sınırını oluşturuyor. Doğu sınırını da Zap Suyu çiziyor.”
Ve bana sorusunu soruyor:
“AKP, bu sürecin altından kalkabilecek mi?”
Ben de ona soruyorum:
“Güzel bir soru. Sen ne düşünüyorsun?”
Gülüyor, ben devam ediyorum:
“Kolay değil, değil mi?..”
Yine gülüyor:
“Dogridir, kolay değil.”
Gerillanın bu sorusunun arkasında, ‘çözüm süreci’nin kritik bir düğüm noktası yatıyor. Geçen ay Güneydoğu’da yaptığım sekiz günlük gezi sırasında da, ‘çekilme süreci’ni izlemeye çalıştığım bu coğrafyada da soru işaretlerinin çengelleri gelip bu düğüme asılıyor.
“Ateşkes, çekilme... Biz PKK olarak, önderliğimizin iradesinin de gereği olarak üzerimize düşeni yapmaya başladık; Erdoğan da gereğini yapacak mı?” sorusu, Güneydoğu’da olduğu gibi burada da kulağıma çalınıyor.
Geri çekilmeden dolayı burukluk mu?
Dağın yamacında, sarp kayalıkların, ağaçların arasına saklanmış bodur çadırlardan, barınaklardan çıkıyorlar. Çekilme sürecini tamamlayan kadınlı erkekli 15 kişilik ikinci grubun gerillaları. Beytüşşebap taraflarından dokuz gün süren ve üçte ikisi karla kaplı bir coğrafyadaki çok yorucu bir yürüyüşü bir gün önce noktalamışlar.
Kayalıkları sohbet mekânı olarak seçiyoruz. İki gün önce çekilme sürecinin ‘birinci gerilla grubu’yla birlikte yaptığım sekiz saatlik dağcılık sırasındaki sorumu yine ortaya atıyorum:
“Geri çekilmeden dolayı burukluk var mı?”
Birbirleriyle bakışıyorlar.
Hayır diyen yok yine.
Daha çok burukluğun tarifi yapılıyor.
Sözü önce Tamara Warjin alıyor.
Van’dan bir kadın gerilla.
Adının Türkçesi Yaşam Diyarı.
29 yaşında, dokuz yıldır dağda.
“Sorun burukluk değil” diye söze başlıyor Tamara, “Biz silah gücüyüz. Biz silah seçeneğiyle dağa çıktık. Sorun silahtan dolayı çıkmadı. Yani biz var olan bir sorundan sonra silahı kaldırdık. Şimdi sorun çözümdür. Bizdeki burukluğun nedeni, sorunların çözülmemiş olmasıdır.”
Çözülmemiş sorunları da şu çerçevede topluyor:
“Bir halkın varlığının ve kimliğinin inkârı... Sanki Kürt yok, Kürtçe yok... Sanki her şey uydurma, kandırılmış gençlerin terörist, eşkıya yapılması... Kültürel hakların inkârı, en başta dilin... Kürtçe eğitim hakkının hâlâ kabul edilmiyor olması... Kürtlerle Türklerin eşit haklara sahip olmamaları... Ve ekonomik alandaki eşitsizlik...”
Tamara Warjin, ortaokul mezunu.
Okulda kendisine Türkçe’nin dayatılmasına karşı duyduğu tepkiyi anlatıyor. Öğretmenin okulda sürekli olarak yaptığı Kürtçe konuşmayın uyarısının ne kadar itici olduğunu anlatıyor. Kürtçeyi savunan bir aileden geldiğini belirtiyor. Hapishaneden geçtiğini, ‘canlı kalkan’lık yaptığını söyledikten sonra ekliyor:
“Yedi kardeşiz. Ablam ve ben dağdayız.”
Kürtlüğü inkâr burukluğu...
Munzur Piro, Dersimli, 45 yaşında, 15 yıldır dağda. Annesi Ermeni. Zaza, Alevi.
Yedi kardeşler. Küçük kardeşi de dağda. Aile Çukurova’ya göçmüş. O da, İstanbul’a okumaya gitmiş. Yıldız Teknik mezunu...
Burukluk konusuna şöyle değiniyor:
“Birden çok burukluk var. Bir kısmını Tamara arkadaş anlattı. Bu coğrafyada 30 yıldır bir savaş yaşanıyor. Ama Türk aydınları ve medya, devletin çizmiş olduğu resmi çerçevenin içinde kaldılar. Bir halkın, Kürtlerin yaşadığı trajediyi yeterince anlatmadılar. Korktular, zaman zaman devletle karşı karşıya kalmak istemediler. Bu savaş yıllarca inkâr edildi. Kürt kimliğimiz nasıl inkâr edildiyse, savaşımız da inkâr edildi. Bu bir burukluk... Bugün gelinmiş olan nokta mutluluk verici...”
Munzur Piro şöyle devam ediyor:
“Bir başka burukluk... Bu halk kendi tarihini yarattı, yaratıyor. Bizim tarihimiz inkâr edildi. Yıllarca önderliğimizi (Öcalan) inkâr ettiler, onun halkla ilişkisini koparmak istediler. Olmadı, yapamadılar.”
Bir başka burukluk konusuna şöyle dokunuyor:
“Tarih çarpıtılıyor, Kürtler yok sayılıyor. Dilimiz inkâr ediliyor. Kendi anadilimizde eğitimin reddedilmesi de Kürtçe’nin inkârıdır. Çocukluğumdan beri anadilimi inkâr etmem için baskı gördüm. ‘Dilini ve kültürünü bırak, kendini inkâr et, o zaman her şey olabilirsin!’ dendi bana...”
Silah bırakmak, silah gömmek...
Soruyorum:
“AK Parti bu işin altından kalkabilir mi?”
Munzur Piro’nun yanıtı:
“AKP de Kürtleri teslimiyete getirmek istedi. Kürt halkı ve önderlik teslimiyete geçit vermedi. 2010’la 2012 arasında bir kez daha her şeye başvurdu Erdoğan... Ama sonuç alamadı.”
Gelinen noktayı da şöyle özetliyor:
“Erdoğan sonuç alamayınca, Kürt Halk Önderliği’yle (Öcalan’la) müzakereye oturmak zorunda kaldı. Elbette olumlu bir gelişme bu...”
Şöyle devam ediyor:
“Bizim taleplerimiz bellidir. AKP’ye zerre kadar güvenim yoktur. Peki o zaman, niye ateşkes, niye çekilme sorusuna gelince... Önderliğimize güvendiğimiz için...”
Soruyorum:
“Ama Öcalan silahlara veda demedi mi? Silahlar değil, silahlı mücadele değil, demokratik mücadele zamanı demedi mi? O zaman?..
Yanıt bir soruyla geliyor:
“Silahlar elimizden alınsın da, cıscıvlak ortada mı kalalım? Ayrıca, bu devlet ne yaptı da, biz silahı bırakalım?”
Çekilme süreci içindeki ‘ikinci gerilla grubu’ndan geliyor bu sorular. Ve bu sorulardaki duyarlık genel kabul görüyor.
Bu bir tespit.
Ankara’da altı çizilmesi gereken, barış sürecinde yol alınabilmesi için göz önünde tutulması şart olan bir tespit...
Barış, evet, ama içi nasıl doldurulacak demokrasiyle, insan hakları ve özgürlüklerle, hukukla?..
'Türk halkı çarpıtmanın bedelini ödüyor'
Arkada duruyor, mahçup bir hali var. Hiç konuşmuyor. Adı Ruken. 18 yaşında. Bir yıldır dağda. Koçer’miş. “Önderliğimizin özgürlüğü için harekete katıldım” diyor. Ve başını önüne eğiyor.
Adı Seyda, Gabar’dan.
40 yaşında. 23 yıldır dağda.
Liseyi Gebze’de bitirmiş.
Ailesi 1989’da göç etmiş İstanbul tarafına.
Aydınları, gazetecileri eleştiriyor:
“Türk aydınları, gazeteciler de dahil, Kürdistan’da yaşananların gerçek yüzünü neden göstermediler, çekilen acıları neden anlatmadılar? Niye her şeyi çarpıttılar? Türk halkı şimdi bunun bedelini ödüyor. Türk aydınlarının çarpıtması, Türk medyasının da devlete alet olması... Gerçeklerin saklanması, Türk halkını da karanlıkta tuttu. Şimdi barışa bu kadar direniyorsa, karanlıkta tutulmuş olmasıdır.”
Önce çaylar, sonra karpuz, kavun geliyor. Karpuz İran’dan mı, diye soruyorum. İran Kürdistanı’ndan diye düzeltiyor.
Bir kadın gerilla soruyor:
“Uzlaşma ve Hakikat Komisyonu gerçek anlamda kurulabilir mi?”
Şöyle devam ediyor¨
“Barışın kalıcı, adil ve gerçek olabilmesi için altını eşitlikle, özgürlükle, demokrasiyle doldurmak gerekir.”
Bir kadın gerilla:
“Silah araçtır, amaç değildir. İnşallah barış olacak.”
Çekilme günlüğünün 4. yazısı yarına...
Twitter: @HSNCML
Yazarlar
-
Ali BAYRAMOĞLUMuhalefet barış sürecinde yer alacak mı? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasCHP artık iktidar alternatifi mi 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRKomisyon hayırlara vesile olsun inşallah… 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluGazze’nin tarihe düştüğü kayıt, dünyaya verdiği ders 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanKendi halkına cihad ilan etmiş bir Diyanet İşleri Başkanı 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Yıldıray OĞURNetanyahu’nun üstadının yolu İstanbul’a nasıl düşmüştü? 2.08.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞZora girmiş bir anlatı: “ABD emperyalizminin değişmez stratejik hedefi bağımsız Kürt devleti” 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKEzberler bozulurken mağduriyetler de son bulmalı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİHıristiyanlıktaki “kurtuluş” fikrinin İslamda yeri olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuKomisyon ve SDG… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçCan Atalay 'komisyon' üyesi olabilir mi? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Türkiye’yi Sarsan Bir Yıl… 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞ“Terörsüz Türkiye (!!!)” Komisyonu aritmetiği ve CHP 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGECibuti Başkonsolosu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Gökçer Tahincioğluİnsanlığa karşı suç için “Hitler” kriteri: Bombayla öldürülen, yaralanan insanlar “mağdur” sayılmadı 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunSuyun akışı ya da meramı barış olmak 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERPatrona hediye gibi kanun, işçiye erteleme 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi EgilmezKuznets Eğrisi Hipotezi ve Türkiye 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Doğu ErgilNeden gelişmiş bir ülke değiliz? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Akın ÖZÇERSüreç ya da Çözüm Komisyonu 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolYeni çözüm süreci 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Bahadır ÖZGÜRHer yangın yeni ihale demek... Beslenme sırası felaket tüccarlarında: Tomruğa hücum! 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYAzerbaycan ile Rusya arasında savaş çıkar mı? 1.08.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDört Tarz-ı Siyaset 31.07.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUKomisyon oturumları canlı yayınlansın 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZKomisyon kuruluyor sorular çoğalıyor 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYAnkara, CHP, Çözüm Süreci ve Şam Arasındaki Tıkanıklık: 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUN“Siz de Çekoslovakyalılaştıramadıklarımızdan mısınız?” 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİOrmanlarımızı kim mi yakıyor? 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUKötülük durur durur, seni de vurur! 29.07.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIR"Terörsüz Türkiye" süreci: Neden barışın vaatlerini değil de şiddetin risklerini önümüze koyuyorlar? 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"İMRALI ADASI’NI BARIŞ ADASI YAPACAĞIZ"... 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNSüveyde’den sonra: Eski çamlar bardak olurken… 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUYKU “ÖLÜMÜN OYUNBOZAN” KARDEŞİ. 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan Özkan‘III. Dünya Savaşı ihtimali 50/50’ 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRKÜRT ULUSAL BİRLİK KONFERANSI 28.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENBeyaz Toroslu savcı olayına iktidar nasıl bakıyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Abdullah KıranYeni süreç ve Suriye denklemi 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünSuriye’de istikrarı sağlamak mümkün mü? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUDünya değişiyor, Suriye’nin Türkiye politikası da mı değişiyor? 27.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇHüseyin için matem, Gazze için ağıt 25.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçayReel sosyalizm neden çöktü? 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl Boraİhtiyatlı İyimserlik 24.07.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKİktidarın soğuk matematiği 23.07.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKKürt açılımının toplumsal meşruiyeti nasıl artar? 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANTartışmayı kazanmaktan önce becermek gerek 21.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENKürtler, Türkler ve Araplar 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Sedat KAYABeşiktaş düzene karşı çıktı: Sessiz devrimin adı olacak 19.07.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerULUSAL KİMLİK DAVASI 18.07.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTaşıyıcı koalisyonlar ve ormanın içindeki CHP 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim Kahveciİşsizlik Vergisi… 17.07.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMAcaba Kürt sorununun önündeki engel “Atatürk miti” mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanPKK silahları yaktı acaba şehre de demokrasi gelir mi? 14.07.2025 Tüm Yazıları
-
DOĞAN ÖZGÜDENKürt ulusunun kavgasında bir sosyalist lider 13.07.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TEZKANMuhalefetsiz muhalefet; medyasız medya!... 7.07.2025 Tüm Yazıları
-
KEMAL GÖKTAŞDemirtaş’a Kobane mahkumiyeti: Gerekçedeki “10 kusurlu hareket” 28.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazKılıçdaroğlu, Erdoğan’a hizmet etmeye hazır 26.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
-
Sezin ÖNEYKopukluk ve “Anadolu Kırılması” 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Baskın ORANRahip Brunson ve öğrenci Rümeysa 25.04.2025 Tüm Yazıları
-
Yüksel TAŞKINİktidar milli iradeyi “tapulu arazisi” sandığı için büyük bir bedel ödeyecek 22.04.2025 Tüm Yazıları
-
Ayhan ONGUNDEMOKRATİK EĞİTİM MÜCADELESİNE ADANMIŞ YAŞAMLAR 21.04.2025 Tüm Yazıları
-
Nuray MERTVeda ediyorum 15.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan CEMALTerörsüz Türkiye! İyi güzel, peki ya demokratik Türkiye?.. 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Gülçin AVŞARŞizofrenik yurttaşlık 14.04.2025 Tüm Yazıları
-
Zeki ALPTEKİNTrump Küreselleşme Sürecini Geriye Döndürebilir mi? 13.04.2025 Tüm Yazıları
-
Pelin CENGİZTrump’ın yeni vergileri diye yazılır, ‘post modern merkantilizm’ diye okunur 7.04.2025 Tüm Yazıları
-
Cennet USLUİktidar neden umduğunu bulamadı? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Mehveş EVİNBoykot ve sokaklar neden bu kadar korkutuyor? 2.04.2025 Tüm Yazıları
-
Hayko BAĞDATSokaklarda yükselen ses 28.03.2025 Tüm Yazıları
-
Nevzat CİNGİRTCoğrafya kaderimizmiş… 23.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selva Demiralpİmamoğlu krizi ve ekonomik yansımaları 20.03.2025 Tüm Yazıları
-
Halil BERKTAYPKK ve Türk solcuları (4) “Dağlarında gerilla var memleketimin” 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Selami GÜREL“Adı belirsiz” süreç hızlı ilerliyor 16.03.2025 Tüm Yazıları
-
Etyen MAHÇUPYANKürt ‘açılımı’nın nedeni Suriye değil, Türkiye! 15.03.2025 Tüm Yazıları
-
Haluk YurtseverKaosta 'hegemonya' arayışı 11.03.2025 Tüm Yazıları
-
Arzu YILMAZHodri Meydan 10.03.2025 Tüm Yazıları
-
Berrin SönmezCumhur İttifakı'nın ‘muhalefeti dönüştürme görevi…’ 28.02.2025 Tüm Yazıları
-
Doğan AKINAhmet Sever: Eşsiz, kırgın, yalnız… 26.02.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın ÜnalParti ve iktidar 25.02.2025 Tüm Yazıları
-
Murat YETKİNCHP’ye açılan soruşturmaların ortak hedefi Ekrem İmamoğlu 12.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KIVANÇİç duvarlar 10.02.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet İNSELOtoriter Nasyonal-Kapitalizmin Yeni Eşiği: II. Trump Devri 5.02.2025 Tüm Yazıları
-
İhsan DAĞIİmamoğlu nasıl kurtulur? 1.02.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ata UÇUMDEVLET VE KÜRTLER SORUN DEĞİL KONU! 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Şeyhmus DİKEN“Mesele”yi hayatın içinden çözmek 26.01.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal ÖZTÜRKKürt meselesindeki psikolojik bariyerler 17.01.2025 Tüm Yazıları
-
Cemile BayraktarKürt meselesinin toplumsal boyutu 16.01.2025 Tüm Yazıları
-
Seyfettin GürselEkonomik büyümede iyimser olunabilir mi? 13.01.2025 Tüm Yazıları
-
Münir AKTOLGABATI’DAN FARKLI BİR ÖRNEK OLARAK TÜRKİYE’DE VE ARAP ÜLKELERİNDE DEVRİMCİ DÖNÜŞÜM DİYALEKTİĞİ... 16.12.2024 Tüm Yazıları
-
Necati KURBÜYÜK TÖS BOYKOTU 15.12.2024 Tüm Yazıları
-
Hakan AlbayrakDevrim 10.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cenk DoğanÜRETİCİLERE İLK OLARAK KOOPERATİF LAZIM 4.12.2024 Tüm Yazıları
-
Cevat KORKMAZFiller ve Çimen... 22.11.2024 Tüm Yazıları
-
Tuncer KÖSEOĞLUTamirhanelere giden toplar… 4.11.2024 Tüm Yazıları
-
Ayşe HÜRDevletin Muhteşem Örgütlenmesi: 6-7 Eylül 1955 Pogromu 9.09.2024 Tüm Yazıları
-
Abdurrahman DilipakHakikat’e savaş açan troller! 26.08.2024 Tüm Yazıları
-
Ferhat KENTEL“Maarif” marifetiyle yeni “makbul vatandaş” kurma çabaları 26.07.2024 Tüm Yazıları
-
Banu Güven“Bozkurt” Almanya’da sahaya indi 4.07.2024 Tüm Yazıları
-
İBRAHİM Ö. KABOĞLUDevlet ve yürütme kaç başlı? 27.06.2024 Tüm Yazıları
-
Gürbüz ÖZALTINLICHP’nin normalleşme politikası Erdoğan’a mı yarar? 21.06.2024 Tüm Yazıları
-
Oya BAYDARBir yazamama yazısı 14.06.2024 Tüm Yazıları
-
Bayram ZİLANAK Parti’de değişim gecikiyor mu? 4.06.2024 Tüm Yazıları
-
Soli ÖzelBetül Tanbay'ın gözünden "Gezi"nin tarihi 30.05.2024 Tüm Yazıları
-
Reha RUHAVİOĞLUTürkiye’de Kürtçenin Durumu: Gidişat, İmkânlar ve Fırsatlar 18.05.2024 Tüm Yazıları
-
Abdulmenaf KIRANNeden Yeterli Halk Desteği Alamıyoruz! 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
SİBEL HÜRTAŞ31 Mart'ın merkez üssü: Pazarcık ve Elbistan 8.04.2024 Tüm Yazıları
-
Atilla AytemurBingöl Erdumlu Kitabı: Film gibi hayat* 24.01.2024 Tüm Yazıları
-
Zülfü DİCLELİ“Gazze’deki Uzun Savaş” 10.01.2024 Tüm Yazıları
-
Şahin ALPAY"Ergun Abi"ye veda 10.11.2023 Tüm Yazıları
-
Ahmet ALTANYüzyıllık cumhuriyet başarılı mı başarısız mı? 29.10.2023 Tüm Yazıları
-
Levent GültekinDin, insanları kardeş yapar mı? 26.09.2023 Tüm Yazıları
-
Ayhan AKTARŞair Roni Margulies’in ardından… 7.08.2023 Tüm Yazıları
-
Ceyda KaranBiden ve iki cephede birden yenilgi 30.06.2023 Tüm Yazıları
-
Orhan Kemal CENGİZMuhalefetin sınavı asıl şimdi başlıyor 1.06.2023 Tüm Yazıları
-
Roni MARGULIESMutlu bitmiş bir göç öyküsü 20.05.2023 Tüm Yazıları
-
Burhanettin DURANTarihi Yol Ayrımındaki Kritik Seçim 6.05.2023 Tüm Yazıları
-
Celal BAŞLANGIÇKendini kurtarmak için Erdoğan, Erdoğan’ı reddedecek! 14.04.2023 Tüm Yazıları
-
Ergun AŞÇIErsagun Hanım 5.03.2023 Tüm Yazıları
-
Uğur Gürses‘Dolambaçlı katlı kur’ yolunda 23.01.2023 Tüm Yazıları
-
Besim F. DellaloğluMesafenin Sosyolojisi 16.12.2022 Tüm Yazıları
-
Hidayet Şefkatli TUKSALKur’an kurslarında yatılı eğitim ve çocukların korunması 15.12.2022 Tüm Yazıları
-
Nergis DemirkayaAltılı Masa ortak yönetim planı: Her partiye bir yardımcı bir bakan 17.11.2022 Tüm Yazıları
-
Nabi YAĞCIŞaşıyorum gerçekten… 24.10.2022 Tüm Yazıları
-
Berin UYARONLAR İÇİN... 12.09.2022 Tüm Yazıları
-
İbrahim UsluSeçmen yolsuzluğu önemsiyor mu? 9.09.2022 Tüm Yazıları
-
Hasan GÜRKAN“SEVMEK YİNE DE BİR SARRAF İŞİDİR, YERYÜZÜ KİTAPLIĞINDA” 18.08.2022 Tüm Yazıları
-
Oktay Cansın EMİRALSAVAŞ VE ZAMAN 7.08.2022 Tüm Yazıları
-
Özgül Üstüner COŞKUNİnceden 5.07.2022 Tüm Yazıları
-
Namık ÇINARBir toplumun geri kalma inadı 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Barış SoydanGıda Komitesi’nin ve enflasyonla mücadelede başarısızlığın acıklı öyküsü 21.06.2022 Tüm Yazıları
-
Melih ALTINOKAna muhalefet lideri Akşener mi olacak? 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
Mehmet BARLASAnkara’yı sel aldı 14.06.2022 Tüm Yazıları
-
M.Latif YILDIZİKİ MEZAR, İKİ İNSAN ve IRKÇILIK 12.06.2022 Tüm Yazıları
-
Atilla YAYLAKanunlar ve fiyatlar 10.06.2022 Tüm Yazıları
-
Fatma Bostan ÜNSALBu kez Günah Keçisi SADAT mı? 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Fikret BilaKılıçdaroğlu’nun adaylığı 23.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ahmet İlhanBurhan Sönmez’in İstanbul İstanbul’unda Yerin Altı ve Üstünde Ne Yaşanıyor? 15.05.2022 Tüm Yazıları
-
Yavuz BAYDARİmamoğlu olayı ardından: ’Altılı Masa’ bir ortak aday çıkarabilecek mi? 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Kübra ParSessiz İstila belgeseli ve sığınmacı meselesi 9.05.2022 Tüm Yazıları
-
Ergun BABAHANTürkiye’nin patlamaya hazır yeni kırılma hattı: Suriyeliler 22.04.2022 Tüm Yazıları
-
Kemal BURKAYİSVEÇ DEMOKRASİSİ VE KURAN YAKMA OLAYI… 17.04.2022 Tüm Yazıları
-
Tarık Ziya EkinciGAZETECİ AYDIN ENGİN VEFAT ETTİ 24.03.2022 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
3.03.2025
28.02.2025
20.02.2025
13.02.2025
28.11.2024
12.11.2024
24.10.2024
27.08.2024
20.04.2024
9.04.2024