Erol KATIRCIOĞLU

Erol KATIRCIOĞLU
Erol KATIRCIOĞLU
Tüm Yazıları
Cemil Çiçek ne söylemiş oldu?
17.02.2014
2109

 Meclis Başkanı Cemil Çiçek bir söyleşide, “Türkiye’de kayıtdışı, siyaset ve din olduğunu” söylemiş. Cemil Çiçek’in bu sözü mevcut siyasi sistemimizle ilgili önemli bir tespit. Önemli çünkü Türkiye ekonomisinde kayıtdışılığı sağır sultan bile duymuştu ama “siyasette” ve “din” alanında “kayıtdışılık”  pek konuştuğumuz konulardan değildi. Peki ama Cemil Çiçek bu sözleriyle ne demek istedi dersiniz?


Siyasetteki “kayıtdışılığı” açıklarken Çiçek: “Siyaseti, partilerin yaptığı zannedilir. Bizde o kadar çok siyaset yapan var ki arta kalanları biz yapıyoruz. İş dünyası, basın, sosyolojik gruplar, kulüplerÖ” Bu cümlelerden anlaşılan Cemil Çiçek’e göre, asıl siyasi kararları iş dünyası, basın, sosyolojik gruplar ve kulüpler alıyor, arta kalanları ise siyasiler. Peki ama bu doğru olabilir mi?

Parlamenter sistemde siyasi kararları “iş dünyası, basın, sosyolojik gruplar ve spor kulüpleri” gibi çevreler alabilir mi? Doğrusu böyle bir durum hiçbir ülkede mümkün olamayacağına göre Cemil Çiçek başka bir şeye işaret ediyor olmalı. İlk akla gelen Cemil Çiçek’in bu sözleriyle sivil toplum örgütlerini (STK’lardan) kastediyor olması. Bilindiği gibi bu kesimler, (diğer başka demokratik ülkelerde de olduğu gibi) kurdukları bir takım sivil toplum örgütleri (STK’lar) vasıtasıyla hükümetlere baskı yaparak siyasi kararlar üzerinde etkili olabilirler. Ama bu durumda da yukarıya aldığım cümlesinden hemen sonra Çiçek’in “STK’ları kastetmiyorum, onların görüşleri şeffaftır” demesine ne demeli? Bu cümle yaptığımız yorumu açığa düşürmüyor mu? Cemil Çiçek’in bu son cümlede STK’lardan bahsederken “STK’ların görüşlerinin şeffaflığından” söz etmesi,  işaret ettiği olgunun da başka bir olgu olduğunu düşündürtüyor insana. Bir başka okuyuşla Çiçek aslında bu sözleriyle, “görüşleri şeffaf olmayan” “iş dünyası, basın, sosyolojik gruplar ve kulüpler”in varlığına işaret ediyor, STK’ların değil. Bunların siyasi kararlar üzerinde etkili olduklarına ve tabii bu durumun da mevcut parlamenter sistemde bir “anamoli” olduğuna...

Kısacası, Meclis Başkanı diyor ki bizim parlamenter demokrasi diye bildiğimiz bu siyasi sistem burada Batı’dan farklı biçimde çalışıyor. Daha doğrusu bizde toplumda öyle kesimler var ki bu kesimler görüşlerini “şeffaf” bir biçimde değil “şeffaf olmayan”,  yani “el altından”, “gizli” bir biçimde siyasi kararların üzerinde etkili kılıyorlar. Bir başka deyişle bizde ekonomide olduğu gibi “siyasette” de “kayıt dışılık” diye bir olgu var. Tam da Cemaat olgusunun siyasete müdahale ettiği şu günlerde, Meclis Başkanı’ndan böyle sözler işitmiş olmak ilginç değil mi?

Peki ama siyasetteki kayıtdışılığın nedenleri ne? Ve bu kayıtdışılık nasıl çalışıyor? Bu durum varolan ve adına demokrasi dediğimiz sistemin gerçekten demokratik olup olmamasıyla ilgili olabilir mi?

Siyasetteki kayıt dışılığın varlığı devletin siyasetle ilişkisiyle ilgili bence.  Türkiye’de devlet, kurulduğundan bu yana oluşturduğu yasa düzeni içinde toplumun önemli kesimlerini siyasetin dışına itmiş durumda. Vesayet rejimi dediğimiz rejimin kuruluş amacı da buydu. Bu rejim çerçevesinde seçim yasası ve partiler yasası gibi yasalar da özünde toplumun geniş kesimlerini siyasetten uzak tutmayı, bir anlamda onları  kayıtdışılığa itmeyi sağlayan mekanizmalar olarak işlev görüyorlar.

Dolayısıyla Cemil Çiçek’in, siyasi kararların önemli bir kısmının kayıtdışına itilmiş olmasına ilişkin eleştirel bakışı aslında bugünkü sistemimizin de “meşruiyet” üretimi bakımından ne kadar sorunlu olduğunu gösteriyor.  Çünkü eğer toplumdaki bazı kesimler, “şeffaf olmayan” görüşlerini “gizli” bir biçimde “el altından” siyasi partilerin siyasi kararları üzerinde etkili olabiliyorlarsa, böyle bir siyasi partiler sistemine demokrasi demek mümkün müdür?

Doğrusu Cemil Çiçek’in tespiti varolan demokrasimizin değişmesi gerektiğinin kabulü aslında. O ne düşünür bilmeyiz ama bu tesbitten sonra yapılması gereken daha demokratik, daha katılımcı ve yerelin daha özerk olduğu yeni bir yönetim tarzı bulmak.

Anlaşılan bugünlerde tam da bu arayışın ortasındayız gibi.

http://www.ozgur-gundem.com/index.php?haberID=98146&haberBaslik=Cemil%20%C3%87i%C3%A7ek%20ne%20s%C3%B6ylemi%C5%9F%20oldu?&action=haber_detay&module=nuce&authorName=Erol%20KATIRCIO%C4%9ELU&authorID=703

Yorum Yap

Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Yazarlar