Murat AKSOY
Yarın hiç şüphesiz Türkiye için tarihi bir gün olacak. Diyarbakır'da kutlanacak Nevruz'un Türkiye için 'barışın ilk günü' olması hepimizin temennisi. Öyle de olacak. Bu önemli güne tanıklık etmek için Diyarbakır'da olacak izlenimlerimizi sizlerle paylaşacağız.
Mayıs 2012 sonunda başlayıp, yılsonunda hızlanan çözüm sürecinde en önemli aşama yarın Öcalan'ın yapacağı çağrı olacak. Peki Öcalan kime ve ne çağrısı yapacak?
Öcalan iki ayrı çağrı yapacak. Birini PKK'ya, ikincisini tüm Türkiye kamuoyuna.
PKK'ya yapacağı çağrının içerini biliyoruz. PKK'dan hem eylemsizlik ilan etmesini hem de koşulların oluştuğu en kısa sürede Türkiye'deki PKK'lıların sınır dışına çekilmesini isteyecek. Bu çağrının PKK tarafından cevapsız kalmayacağını o günün akşamında karşılığını bulacağını az çok biliyoruz.
Öcalan ikinci çağrısını tüm Türkiye'ye yapacak. Türkiye'deki siyasilere, barış ve çözüm yanlılarına yapacak. Bu çağrı, PKK'ya yaptığı kadar önemli. Öcalan Türkiye'ye yapacağı çağrıda; hem çözüm sürecinin felsefesini hem de çözümüm asgari koşulu olan toplumsal desteğin ve o desteği temsil eden Meclis'in sürecin parçası olmasının önemine değinip, bunu talep edecek. Öcalan; 'devletle-örgüt arasında süren müzakere olumlu sonuçlandı, şimdi bu müzakereyi toplumun ve onu temsil eden Meclis'in sahiplenmesinde' mesajını verecek. Öcalan'ın çağrısının hedefi çözüm sürecini toplumsallaştırmak. Öcalan'ın özellikle PKK'lıların sınır dışına çekilmesini denetlemek üzere Meclis'in devrede olmasını istemesi, hem çekilmeyi yasallaştırmak hem de barışa atılan adıma toplumu ortak etme arzusudur.
Bu amaçla daha önce farklı taraflar tarafından dile getirilen 'akil adamlar' bir kez daha gündeme gelmiştir. Bu konuda Meclis'te bir çalışma yapılması gündemdedir.
CHP ERGEÇ TERCİH YAPACAK
Peki kamuoyu ve siyasetin tepkisi ne olur?
AK Parti ve BDP hem yönetim hem de taban olarak bu süreci bir biçimde sahiplenmiş durumda. Özellikle AK Parti bu süreçte çok büyük bir siyasal risk almış görünüyor.
Burada en büyük soru işareti muhalefetin tepkisinin ne olacağı.
MHP, bu sürecin başından bu yana kategorik olarak karşı. Bu noktada önem kazanan CHP'nin tavrı.
Geçen hafta ortaya çıktı ki, CHP'ye 'Bu süreci birlikte yürütelim' teklifi sadece AK Parti'den gelmemiş. Benzer teklifi BDP Eşbaşkanı Gültan Kışanak da 'Gelin, yolu birlikte temizleyelim' şeklinde yapmış. Ama CHP, Başbakanın teklifine cevap vermediği gibi BDP'nin teklifini de cevapsız bırakmıştır. Oysa gündeme gelen akil adamlar grubu ve Meclis denetimi CHP'nin 6 Haziran'da AK Parti'ye önerdiği 10 maddelik tespitlerin içinde yer almaktadır.
Başından bu yana CHP'nin bu sürecin parçası olmasının önemine değiniyoruz. Hatta bu sürecin CHP içinde önemli bir kırılmaya yol açacağının iddia ediyoruz. Bundan vazgeçmiş değiliz. Geçtiğimiz hafta sonu yapılan PM toplantısında çıkan ortak karar metnine rağmen; CHP içinde ideolojik farklılık aşılabilmiş değil. Bu farklılaşma ilk kriz anında daha ağır biçimde yeniden nüksedecektir.
TÜRKİYE'YE FORMAT ATILACAK
Son olarak şunları ifade edelim. Çözüm süreci herşeyden önde büyük bir değişimi zorunlu kılıyor. Çözüm süreci Türkiye'nin kendine format atması ve eski bilgileri yenilemesi ezberlerinden kurtulması anlamını taşıyor.
Siyasi partilerden medyaya, akademisyenlerden köşe yazarlarına, STK'lardan kanaat önderlerine kadar herkesin bilgisini yenilemesi, eski ezberlerinden kurtulmasını zorunlu kılıyor.
Çözüm süreci siyasi yelpazede AK Parti ve BDP'yi başbaşa bırakacak görünüyor. Ama bu toplumun eksik temsilidir. O yüzden CHP'nin bu yenilenmesini içinde olması önemlidir.
İkincisi medyada köşe yazarlarından kanaat önderlerine kadar herkes yeni döneme göre kendini yeniden şekillendirmek zorunda kalacaktır.
Kısaca çözüm süreci yepyeni bir Türkiye anlamını taşıyor. Elbette bu, var olan paradigmaların kırılması ve yeni bir paradigma inşası demektir.
Türkiye yeniden kurulurken bu kuruluşun başarı ile tamamlanması ancak demokrasinin derinleşmesiyle mümkündür. Derinleşmeyen demokrasi sorunların yeniden çözümsüz noktaya gelmesine yol açabilir. Çünkü demokratikleşme sadece Kürt sorununun değil, Türkiye'deki pek çok kadim sorunun çözülmesinin aracıdır.
Çözüm sürecinin önümüzdeki dönemde en büyük sınavı bu noktada karşımıza çıkabilir.
HASAN CEMAL IÇIN…
Çok arzu etmeme rağmen kendisiyle bir söyleşi yapamadım. 28 Şubat'ta Ali Bayramoğlu ve Etyen Mahçupyan gibi post-modern darbeye karşı çıkanlara 'ahmak' dediği günleri de biliyorum. Ama bugün karşımızda bambaşka bir Hasan Cemal var. Kürt sorununun bu kadar toplumsallaşmasında onun da aralarında bulunduğu isimlerin büyük payı var. Cemal'in yazmaması çözüme değil ama hedeflenen tam demokrasiye darbedir. Bunu herkes bilmeli.
twitter.com/murataksoy
Yazarlar
-
Yıldıray OĞURSessizlik neden en büyük tehdittir? 25.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KahveciHer şey yolunda ise bu fahiş faiz nedir? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehmi KORUSaldırılarla İran’a ‘‘Ölümlerden ölüm beğen’’ denildi 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İsmet BerkanFatih Altaylı’yı hapse atacağız diye hukuku dibine kadar zorladılar 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mümtazer TÜRKÖNEDış Cephe ateş altında iken İç Cephe ne durumda? 24.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlker DEMİRİDAMCI İRAN, SOYKIRIMCI İSRAİL DEVLETİ Mİ? 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cihan AKTAŞTahran bir kez daha bombalanırken 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akdoğan ÖzkanWashington’un İran takıntısının şifreleri 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet TIRAŞUCUBE SİSTEM CEHENNEMİ… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Alper GÖRMÜŞDoğru, ülke güvenliği demokrasisiz de sağlanabilir fakat bunu durmaksızın tekrarlamakta bir sorun va 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Y. YılmazFıkra gibi ülke ama gel de gül! 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet Ali ALÇINKAYA"Masada Milyonlar Var;"Barış, Özgürlük ve Demokratik Toplum İçin Örgütlenmeliyiz 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BULAÇSavaşın meşruiyeti ve ahlaki üstünlük meselesi 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mustafa KaraalioğluYeryüzü artık bir Vahşi Batı… 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Fehim TAŞTEKİNİran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm 23.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan AKSAYRusya, Suriye’den sonra İran’ı da kaybedebilir 22.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali BAYRAMOĞLUKürt meselesinde CHP’nin yakın dönem öyküsü 21.06.2025 Tüm Yazıları
-
Çiğdem TOKERZeytin ağaçları ve şirketokrasi 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet ALTANBasın Tarihi: Neo-Mussoli’nin “Havuz Medyası” 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cafer SolgunDevlet “devletimiz” olur mu? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Hasan Bülent KAHRAMANTürkiye için bir fırsat: CHP’de yeni kuşak siyaseti 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Figen ÇalıkuşuÖcalan İsrail için ne dedi? 20.06.2025 Tüm Yazıları
-
Erol KATIRCIOĞLUYeni milliyetçilik ve Öcalan 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Akif BEKİBahçeli'ye muhalefet ikna oldu da ortağı olmadı mı? 19.06.2025 Tüm Yazıları
-
Cansu ÇamlıbelCHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın: CHP anayasa değişikliği masasına oturmayacak, öyle bir komisy 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mensur AkgünOyun içinde oyun… 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit AkçaySıcak yaz 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Elif ÇAKIRNihai hedef Türkiye mi? 18.06.2025 Tüm Yazıları
-
Aydın SelcenDemokrasiye giderken cumhuriyetten olmak 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mücahit BİLİCİModern katil 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Gökhan BACIKTürkiye ne yapmalı? 17.06.2025 Tüm Yazıları
-
Bekir AĞIRDIRMHP’nin yeni anayasa hamlesi, köklü bir rejim düzenlemesini mi işaret ediyor? CHP ne yapmalı? 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat BELGEDaha kötüsü her zaman mümkün 16.06.2025 Tüm Yazıları
-
Vahap COŞKUNÖzgür Özel’in İmtihanı 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Eser KARAKAŞSiyasetin (ve biraz da ceplerin) finansmanı, yasalar, AKP ve CHP 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mesut YEĞENBaas’tan ve İslamcılıktan Sonra 15.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ali TürerBOŞ UMUT, SONU HÜSRAN 12.06.2025 Tüm Yazıları
-
Taha AkyolHer 4 liranın 3’ü faize! 11.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet TAŞGETİRENAKP ahlâkî üstünlük mü kazandı? 10.06.2025 Tüm Yazıları
-
İlhami IŞIKBarış süreci için en büyük tehlike nasıl Türkiye’nin iç barışının bozulması oldu? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mahfi Egilmezİnsanlar Olmayan Parasını Nerelere Harcıyor? 9.06.2025 Tüm Yazıları
-
Ümit KARDAŞBir anayasa inşa süreci deneyimi: Yeni Anayasa Platformu (YAP) 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Murat SevinçEşitlik korkusu ve 12 Eylül darbesinin büyük zaferi 4.06.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet OcaktanYerli-milli Kur’an meali AK Parti’ye nasip olacak! 2.06.2025 Tüm Yazıları
-
İbrahim KirasErken seçim en geç ne zaman? 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Tanıl BoraSokak 29.05.2025 Tüm Yazıları
-
Kemal CANSiyasi gündem notları: Üç süreç nerede kesişir veya nerede kopar? 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Umur TALUSizin en sevdiğiniz tahakküm hangisi! 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Taner AKÇAMRuşen Çakır’ın Abdurrahim Semavi ile Kürt açılımı görüşmesi 27.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hakan TAHMAZ12 Mayıs, Bahçeli, mecburiyetler 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Berat ÖZİPEKYolsuzluklar, barış ve biz 21.05.2025 Tüm Yazıları
-
Hikmet MUTİAsoyşeytit Pres ' den Cemşit K.nın canlı PKK kongre izlenimleri... 13.05.2025 Tüm Yazıları
-
Mehmet AKAYOtoriterlikten Demokrasiye 12.05.2025 Tüm Yazıları
-
Metin Karabaşoğlu‘Türkiye Müslümanları’ kimler oluyor? 11.05.2025 Tüm Yazıları
-
Ahmet ÖZTÜRKÇetin Uygur bir kitaba sığar mı? 10.05.2025 Tüm Yazıları
Yorum yazarak yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Marmara Yerel Haber (marmarayerelhaber.com) hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Yazarın Diğer Yazıları
8.02.2019
23.11.2018
20.11.2018
16.11.2018
13.11.2018
10.11.2018
6.01.2018
3.01.2018
30.10.2018
26.10.2018